Davranışlarını, çevresindeki öteki bireylerin, kendisiyle ilgili beklentilerine göre zorlayan edilgen kişi. Elbette bu tip kişilikler sağlıklı toplum için elverişli olamazlar.
Dıştan yönetilmeyen tip, kişinin duygu ve düşüncelerini başkasının etkisi altında kalmadan açıklayabilen ve uygulayabilen kişidir. Ancak, duygu ve düşüncelerini yaşayanlar özgür olabilirler.
Ülkemizde yaşayan kişilerin böyle bir yapıya sahip olup olmadığı tartışılır bir durumdur. Davranışlarımızı başkalarına göre düzenleyemeyiz. Elbette bu anlayışa sahip olmamak geleneksel toplumların temel nitelikleri arasındadır. Başka bir ifadeyle, dıştan yönetimli -edilgen- olmak geleneksel toplumların temel nitelikleri arasındadır. Aslında, bu konunun sosyoloji ile de bağlantısını kurmak mümkündür. Dıştan denetimli kimselerin oluşturduğu toplumun etkili olmaları mümkün değildir. Çünkü, dıştan denetimli insanlardan oluşan toplum özgürlüğü ve bu anlayışın gerektirdiği sorumlukları yerine getirmiyor demektir. Diğer taraftan, özgür birey olamayan kişilerin sorunlarını doğru saptayıp, sağlıklı çözüm üretmeleri de mümkün değildir. Çünkü, bu tip insanlar sorunlarını çözmede sürekli başkalarına gereksinim duyacaklardır.
Dıştan denetimli insanlar etkin, sağlıklı bir yaşam kalitesine sahip olabilir mi? Olamaz, çünkü kaliteli yaşam bir ölçüde bireyin seçimlerini kendisinin özgürce yapmasını gerektirmektedir. Çünkü, bireyin psikolojik sağlığı bir ölçüde özgürce seçimlerine bağlıdır. Seçimlerini kendisi yapamayan insanların özgüvenleri yoktur.
Toplumumuzda, dıştan yönetilen insanlara önemsenmeyecek ölçüde karşılaşmak mümkündür. Bu durumun kabul edilir tarafı olamaz. Çünkü, sağlıklı toplumun dıştan yönetilmeyen –edilgen olmayan- insanlara ihtiyacı vardır. Seçimlerini kendisi yapan bireyler sağlıklı bir toplum için önem taşımaktadır. Çünkü bir ölçüde seçimlerini kendileri yapan kişiler özgürdür. Sağlıklı toplum özgür bireylerden oluşur.