Sevgili okurlarım, bu yazının başlığı, bundan yaklaşık kırk yıl önce, övündüğüm bir eylem sırasında kaleme aldığım kitaplarımdan birinin adıdır.
EVET, YİNE DEMOKRASİ’DEN UZAKLAŞMA SÜRECİNDE BİR 1 MAYIS:
VE YİNE BEN HAYKIRIYORUM:
“DEMOKRASİ İŞÇİNİN EKMEĞİDİR!”
***
12 Eylül 1980 Askeri Darbesi’ni ve onun ürünü olan YÖK’ü protesto etmek için:
Hacettepe’den istifa ettikten ve Aziz Nesin’le birlikte Kenan Evren’e “Aydınlar Dilekçesi”ni verdikten sonra...
O sıralarda Demokrasiyi savunmayı görev edinmiş olan, Harb-İş, Denizciler Sendikası, BASİSEN gibi sendikaların desteğiyle...
Birkaç akademisyen arkadaşımla birlikte, “demir asa demir çarık”, Anadolu’yu gezmeye ve siyasal yasakların kaldırılması için kampanya yapmaya başlamıştım.
Milli gelirden işçilerin aldığı payların, Demokrasi dönemlerinde arttığını, Demokrasinin askıya alındığı dönemlerde ise azaldığını, “Demokrasi İşçinin Ekmeğidir” adlı kitabın ana tezini kanıtlayan bir tablo olarak metne dahil etmiş, konferanslarımda da onu kullanmaya başlamıştım.
***
AKP İKTİDARININ EMEKÇİ KARNESİ:
DİSK RAPORU ÖZETİ:
Sendikal hak ihlalleri devam etti
Gerçek sendikacılık zayıflarken yandaş sendikacılık büyüdü
200 bine yakın işçinin grevini yasakladı
İş hukukunu esnetti ve güvencesiz çalışmayı yaygınlaştırdı
Taşeron uygulaması yaygınlaştı
Sosyal güvenlik haklarını tırpanladı
Emekliliği güçleştirdi ve emekli aylıklarını düşürdü
Milli gelir artışı asgari ücrete yansımadı
Gelir dağılımı bozuldu
Kiralık işçiliği yasalaştırdı
İş davalarında zorunlu arabuluculuk sistemi getirdi
İşsizliği düşürmede ve istihdamı artırmada başarılı olamadı
Bütün kamu işletmelerini sattı
Hane halkının borç yükü arttı
Dolaysız vergiler arttı, vergiler çalışana ve tüketiciye yüklendi
İş cinayetleri tırmanmaya devam etti
OHAL’i istismar ederek çalışma hakkını ortadan kaldırdı
140 bine yakın çalışan ve kamu görevlisi hukuksuz biçimde işten atıldı.
Mustafa Balbay, “2002’de GSMH’nin yüzde 35’i maaş ve ücretti. Bir bakıma emeğin payı bu kadardı. 2018’de bu oran yüzde 18’e kadar düştü” diyerek DİSK raporunun milli gelire yansımasını özetliyordu.
***
KILIÇDAROĞLU’NUN ÇAĞRISI:
Yazımı “Demokrasi İşçinin Ekmeğidir” deyişi bağlamında Kılıçdaroğlu’nun Cumhuriyet’te yayımlanan şu sözleriyle bitiriyorum:
“Kasım 2017’de Avrupa Parlamentosu’nda yaptığım konuşmada, Karl Marx’ın ‘Dünyanın bütün işçileri birleşin’ sloganına atfen, otoriter iktidarlara karşı ‘Dünyanın bütün demokratları birleşin’ çağrısında bulunmuştum...
...Demokratlar, dünyanın Covid-19 sonrasını, baskıcı ve otoriter iktidarlara, neo-liberal politikaların uygulayıcılarına bırakamaz.”
***
YAŞASIN İŞÇİ HAKLARI...
YAŞASIN DEMOKRASİ!