Türkiye'de yurttaşların son yıllarda tek yürek olup takip ettiği belki de tek dava Narin Güran davası.
Narin Güran, Diyarbakır'ın Bağlar ilçesi Tavşantepe köyünde 21 Ağustos'ta kaybolmuş 19 gün kayıp olarak arandıktan sonra evinin 1 kilometre uzağındaki Eğertutmaz Deresi içinde çuvala sarılmış halde bulundu cansız bedeni.
Amcası Salim Güran, annesi Yüksel Güran, ağabeyi Enes Güran ve Nevzat Bahtiyar Narin Güran cinayetinde şüpheli olarak tutuklandılar. Düzenlenen iddianamede 4'ü hakkında ağırlaştırılmış müebbet isteniyor.
4 şüpheli karakoldan adliyeye, adliyeden mahkemeye kadar her durakta ifadelerini değiştirdi. Hele ki Nevzat Bahtiyar... Sürekli yeni bir ifadesini okuduk.
Nitekim 7 Kasım günü bu düğüm düğüm olmuş cinayetin davası görülmeye başlandı.
Ancak Mahkeme Başkanı'nın, avukatların sorularına hiçbir sanık net bir cevap vermedi.
Ya hatırlamıyorum dediler ye görmedim. 3 günlük koca mahkeme böyle geçti.
Örnek mi? Buyrun…
Hakim: Salim'in üzerinde ne vardı?
Nevzat Bahtiyar: Hatırlamıyorum
Hakim: Çıplak mı?
Nevzat Bahtiyar: Hatırlamıyorum
Savcı: Salim Güran o gece Narin'in naaşının yanına gidiyor.
Nevzat: Bilmiyorum.
Cinayetin belki de en net delili olabilecek battaniye detayı var bir de. Sözde Nevzat, Narin'in cansız bedenini Salim'den aldığı sırada bir battaniyeye sarılıymış. Hakim bunu sordu. Nevzatın buna da cevabı değişmedi.
Hakim: Salim’in arabasından çıkan DNA var. Arabasında, battaniyede ıslaklık var mı?
Nevzat Bahtiyar: Bilmiyorum, hatırlamıyorum.
Durum ağabey Enes'in sorgusunda da değişmedi.
Mahkeme Başkanı: Nevzat gibi senin de çelişen beyanların var, neden?
Enes Güran: Hatırlamadığım şeyler var.
Amca Salim Güran:
Peki, siz 20.46’da Narin’in 15.30 sıralarında kaybolduğunu söylüyorsunuz. Nereden biliyorsunuz?
Salim Güran: Okulun kamerasını açtılar.
Akşamki görüşmede bunu nereden biliyorsunuz?
Salim Güran: Bilmiyorum, hatırlamıyorum.
Salim Güran'a Narin'in cesedinin bulunduğu yere neden gittiği soruldu. Cevap aynı...
Mahkeme Başkanı: Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı sana kumpas mı kuruyor? Sen neden Narin’in öldürüldüğü yere gece gittin?
Salim Güran: Gitmedim, bilmiyorum.
Anne Yüksel Güran, Enes Güran'ın Hediye Güran'ı gördüğünü söylemesine rağmen şunları söylüyor mahkeme başkanına:
Savcı, Yüksel Güran’a Enes’in 'Hediye Güran' ifadesini ifadesini sordu.
Yüksel Güran: Enes yanlış söylemiş.
Savcı: Enes yalan söylüyor yani?
Yüksel Güran: Hayır.
Savcı: Enes ile Hediye karşılaştı mı?
Yüksel Güran: Enes görmediğini söylüyor.
Koca bir 3 gün böyle geçti. Üstelik bu davada duruşma mesai saatleri içinde başlayıp bitmedi. 9'da başladı 23.00'da bitti. Ara karar duruşması Cumartesi sabah 9'da başlayıp pazara bağlanan geçe 1.30'da bitti. Ancak bu kadar uzun süren yargılamadan, bu kadar çapraz sorgudan yine hiçbir şey çıkmadı. Sanıkların en kritik sorulara verdiği yanıt hep aynıydı. 'Bilmiyorum, görmedim, duymadım..."
He bir de Nevzat'ın Narin'i Salim boğdu ifadesi var. E Salim'in elinden ve arabasından zaten Narin'e ait DNA çıkmıştı. Ancak Narin öldürüldükten sonra Salim tarafından da taşınmış olabilir. Ya da arabasına konulmuş...
Burada Eski Diyarbakır Baro Başkanı Nahit Eren'e ayrı bir parantez açmak lazım. Mahkeme içinde mahkeme kurup tek başına yargıladı. Hatta belki de kritik bir sorunun sorulmasına ve cevabına ön adım hazırlamış olabilir. Ne miydi o Narin'in paramparça olmuş bacağı'nı sordu Nahit Eren Nevzat Bahtiyar'a. O idi çünkü Narin'i suyun içine saklayan. Ondan başkası bilemezdi Narin'in bacağının karada mı yoksa su da mı kaldığını. Nasıldı o sorgulama... Şöyle:
Nahit Eren'in "Dışarıda kalan kısmı bildiğimiz kadarıyla bacağı.." dedikten sonra Bahtiyar hatırlamıyorum dese de Eren'in 'O kısım toprakta mı yoksa suyun üstünde mi kaldı' diye sormasına "Suyun üstünde kaldı" diye cevap verince Nahit Eren, Mahkeme Başkanı'na dönüp "Ben alacağım cevabı aldım" dedi.
Zaten Nahit Eren burada sorgusunu 'Ben alacağım cevabı aldım' diyerek bitirmişti.
Davanın ilk duruşmasında bunlardan başka veri elde edemedik. Narin'in katili kim? Bu cinayet neden işlendi? Bilmiyoruz. Tek bildiğimiz bir sonraki duruşma 26 Aralık günü.