Türkiye İş kurumunun hafta başında kısa çalışma ödeneğine ilişkin başvuruları almaya başladığını duyurması üzerine faaliyetlerine ara veren ülke genelinde on binlerce işveren kuruluş kuruma başvuruda bulundu. Başvuruların ağırlıklı olarak KOBİ niteliği taşıyan işyerleri olduğu bildiriliyor.
Bilindiği üzere 4447 Sayılı İşsizlik sigortası kanunu kapsamında olan kısa çalışma ödeneğinden yararlanma şartlarının içinde bulunduğumuz olağanüstü döneme özgü olmayıp, normal döneme ilişkin yararlanma şartları ile aynı oluşu ciddi eleştiri konusuydu. Halen yasada var olan son 3 yılda çalışıp en az 600 gün prim ödemiş olmak şartı (son 120 gün kesintisiz olacak) bu ödenekten pek çok işsizin yararlanamaması sonucunu doğruyor.
20 yılı aşkın bir süredir çalışma hayatımızda olan İşsizlik sigortası fonundan işsizlere ilk ödemeler 2002 yılından itibaren yapılmaya başlandı. Başından beri gerek yararlanma koşullarının ağırlığı bakımından gerekse, ödeme süresi ve miktarı bakımından fonun yetersizliği konusunda tüm kesimlerin mutabık olmasına karşın aradan geçen sürede İşsizlerin fondan daha etkin yararlanması konusunda hiçbir adım atılmadı.
Bu eleştiriler sonucunda olacak geçici bir süre için de olsa yararlanma şartlarına
“korona virüs (Covid-19) kaynaklı zorlayıcı sebep gerekçesiyle” bir esneklik getirildi. Resmi gazetenin 25 Mart tarihli nüshasında yayımlanan ek geçici 23 madde ile Corona ya özel
geçici olarak yararlanma şartları prim ödeme gün sayısı bakımından indirildi. Düzenleme metni aşağıdaki gibidir;
4447 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.
“GEÇİCİ MADDE 23- 30.6.2020 tarihine kadar geçerli olmak üzere, yeni korona virüs (Covid-19) kaynaklı zorlayıcı sebep gerekçesiyle yapılan kısa çalışma başvuruları için, ek 2 nci maddenin üçüncü fıkrasında işçinin kısa çalışma ödeneğine hak kazanabilmesi için öngörülen hizmet akdinin feshi hariç işsizlik sigortası hak etme koşullarını yerine getirmesi hükmü, kısa çalışma başlama tarihinden önceki son 60 gün hizmet akdine tabi olanlardan son üç yıl içinde 450 gün sigortalı olarak çalışıp işsizlik sigortası primi ödenmiş olması şeklinde uygulanır. Bu koşulu taşımayanlar, kısa çalışma süresini geçmemek üzere son işsizlik ödeneği hak sahipliğinden kalan süre kadar kısa çalışma ödeneğinden yararlanmaya devam eder.”
Görülebileceği gibi 600 gün prim şartı 450 güne son 120 gün kesintisiz prim şartı 60 güne çekilmiş. Bunun yanında dikkat çekici bir diğer husus 450 gün şartını taşımayanların son işsizlik ödeneği hak sahipliğinden kalan süre kadar kısa çalışma ödeneğinden yararlanabilecek olmalarıdır. Bu yine pek çok çalışanın ödenekten eksik ya da hiç yararlanamayacağı bir durumdur.
Diğer taraftan ödenekten yararlanacak işveren kuruluşların yararlanma sürecinde İş kanununun 25/2. Maddesinde yer alan ve işverene haklı nedenle derhal fesih hakkı veren Ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzerleri dışında bir sebeple işçi çıkarmamaları gerekiyor. Aksi halde işverene yapılan ödenek kesilecek.
Bu çalışan kesim tarafından beklenen olumlu bir düzenleme olmakla birlikte, asıl talep edilen ödenek süresiyle sınırlı değil, ne kadar süreceği ön görülemeyen bu salgın krizi süresince işçinin kusurlu olduğu haller dışında işçi çıkarmanın yasaklanmasıdır.
Diğer taraftan ödenek başvurularının 60 gün gibi bir süre içinde sonuçlandırılacak olması kriz başlar başlamaz faaliyetini durduran ve halen çalıştırılmayan işçiler ve işverenleri bakımından ciddi sıkıntı yaratacaktır. Son olarak da düzenleme başvuruların yılsonuna kadar uzatılmasının Cumhurbaşkanının yetkisinde olduğunu içermektedir. Geçici Ek madde Metninin devamı aşağıdaki gibidir.
“Bu madde kapsamında kısa çalışma uygulamasından yararlanabilmek için, iş yerinde kısa çalışma uygulanan dönemde 4857 sayılı Kanunun 25 inci maddesinin birinci fıkrasının (II) numaralı bendinde yer alan sebepler hariç olmak kaydıyla işveren tarafından işçi çıkarılmaması gerekir. Bu madde kapsamında yapılan başvurular, başvuru tarihinden itibaren 60 gün içinde sonuçlandırılır.
Bu madde kapsamında yapılan başvuru tarihini 31.12.2020 tarihine kadar uzatmaya ve birinci fıkrada belirlenen günleri farklılaştırmaya Cumhurbaşkanı yetkilidir.”