“MERDAN YANARDAĞ TERÖRE DE TERÖRİSTE DE KARŞIDIR!” başlıklı dünkü yazıma şöyle başlamıştım:

“Arkasında pek çok kitap, saatlerce program kaydı, yüzlerce makale olan Merdan Yanardağ’ın ‘teröre destek vermek’, ‘terörizm propagandası yapmak’ gibi suçlamalarla tutuklanması ‘hayatın normal akışına’ aykırıdır: Çünkü yapılan suçlamalar, Yanardağ’ın yazar kimliğine, siyasal kişiliğine uygun değildir.”

Ve yazımı şöyle bitirmiştim:

“Dilerim tutuklamaya yapılan itirazı inceleyecek olan mahkeme: Bu tutuklamaya yol açan iddiaların ‘Merdan Yanardağ’ın siyasal tutumuna ve gazeteci-yazar olarak oluşan kimliğine aykırı olduğu’... Dolayısıyla, ‘yaşamın normal akışına da uygun olmadığı’... ‘Sözlerinin bağlamından kopartılarak arka arkaya sıralandığı, yani montajlandığı’... ‘Twitter aracılığıyla bir linç kampanyası başlatıldığı’ gerçeklerini... Özellikle de ‘kaçma şüphesi olmadığı’... Olgusunu dikkat alır... Ve kendisini tahliye eder.”

Bugün başka iki yazarın görüşleri ve onun kitaplarının listesi ile son kitabı üzerinden bu görüşümü destekleyeceğim.

***

Yine dünkü gazetede Ergin Yıldızoğlu şöyle diyordu:

“Seçimlerden önce iki konuda uyardık. Eğer rejim kazanırsa, muhalefet büyük bir moral bozukluğu yaşayacak. Rejim çok tehlikeli bir eşikten geri döndükten sonra, onu buraya getiren güçlere, aktörlere yönelik sert bir saldırı başlatacak. Rejim kazandı ve ikisi de oluyor. Merdan bu iki gelişme karşısında, TELE1’de, yazılarında, moral bozukluğunu önlemeye çalışırken seçimlerin sonuçlarına ilişkin gerçekleri açıklamaya, rejimin saldırılarını teşhir etmeye başladı. Kısacası bu iki eğilime karşı mücadele etti... Rejim tabii ki böyle bir entelektüeli susturmak isteyecekti.” ***

Mehmet Ali Güller de dünkü yazısına şöyle başlamıştı:

“Merdan Yanardağ’ın ‘karşı çıktığını savunmakla suçlanarak’ tutuklanması ibretliktir. AKP’li Ensarioğlu’nun ‘genel af’ açıklamasına karşı çıktığı canlı yayın konuşmasında, ‘terör örgütü propagandası’ yapmakla suçlanarak tutuklandı.”

Güller daha sonra yazısını şöyle bitiriyordu:

“İşte son halkası Merdan Yanardağ olan bu tutuklama zinciri, ‘basının süngüsünü’ düşürmek içindir. Unutmayın, 100. yılda ‘yeni anayasa’yı temel hedef ilan etmiş durumdalar ve o hedef için yolun düzlenmesi gerekiyor. Fakat Yanardağ başta pek çok gazeteci, ‘dik kalem’dir ve kalemini eğmeden yazmayı, inadına sürdürecektir.” *** Şimdi Merdan Yanardağ’ın kitaplarının Wikipedia’daki listesine bir bakalım: · MHP Değişti mi? Ülkücü Hareketin Analitik Tarihi, Gendaş Yayınları-2002. · Milliyetçilik MHP Faşizm, Aykırı Yayınları, (ortak kitap)-2002. · Ergenekon ve Sosyalistler, Siyah Beyaz Yayınları-2008. · Kadro Hareketi, Siyah Beyaz Yayınları-2008. · Kadro Hareketi: Dünyada ve Türkiye’de Ulusçu Sol ve Üçüncü Yol Arayışının İdeolojik Kaynakları, Destek Yayınları-2018. · Bir ABD Projesi Olarak AKP, Siyah Beyaz Yayınları-2007. · Operasyon Partisi: Bir ABD Projesi Olarak AKP, Destek Yayınları-2013. · Yeni Muhafazakârlar (Neo-Cons), Chiviyazıları Yayınevi-2004. · Yeni Muhafazakârlık Neo-Conlar Dünya’da ve Türkiye’de Post-Modern Gericilik, Destek Yayınları-2013. · Türkiye Nasıl Kuşatıldı? Fethullah Gülen Hareketinin Perde Arkası, Siyah Beyaz Yayınları-2009. · Kuşatılan Türkiye Gülen Hareketinin Perde Arkası, Destek Yayınları-2016. · Liberal İhanet / Siyasal İslam’a Biat Edenler, Kırmızı Kedi Yayınları-2014. · Türkiye Neden Feda Edildi, Destek Yayınları-2013. · Cumhuriyetin Sonbaharı, Destek Yayınları-2017. · Darbe İçinde Darbe, Siyah Beyaz Yayınları-2017. · Medya Nasıl Kuşatıldı?, Siyah Beyaz Yayınları-2008. · Medya Nasıl Kuşatıldı?, Halk Kitabevi-2016. · İçtihad Kapısı / İslam Dünyasının Süren Ortaçağı, Kırmızı Kedi Yayınevi, 2022. Bu listeye son kitabı olan İslamo-Faşizmi de ben ekleyeyim. Kırmızı Kedi Yayınevi, 2023.

Bu kitabı için şöyle diyordu:

“Gericilik ile hesaplaşmasını tamamlayamayan ve devrimini yarım bırakan toplumların karşılaştığı sorunlarla mücadele ediyoruz. İhanete uğrayan bir devrimin yol açtığı tarihsel ve sosyolojik sorunlar adeta nefes alamaz hale getiriyor. Modern Türkiye, yolun sonuna gelmiş durumda; ya gericiliğe bütünüyle teslim olacak ya da yeniden tarihsel ilerleme kanalına dönecek. Türkiye yoluna böyle devam edemez.” *** Peki bu külliyat bize nasıl bir siyasal ve ideolojik yazar kimliği fotoğrafı veriyor? O da Pazar günkü yazıya!