Flamenco müziğinin yaratıcılığın arkasındaki latin rüzgarı Gypsy Kings'in kurucularından Chico & The Gypsies, Geçtiğimiz günlerde CRR'de yine yeniden İstanbul'da sevenleriyle buluştu…
Bamboleo, No Volvere, Amor Mio, Trista Pena, Volare, Viento Del arena, Un Amor, Habla me gibi şarkıların unutulmaz olması bu güzel parçaların geleceğe hitap etmesinden kaynaklanıyor.
Chico & The Gypsies, şarkılarında İspanyol ikliminin kaldırım kokuları bile hissedile biliniyor. Dünyanın en sevilen metaforlarından biri olarak kabul edilen Flamenco, bir yaşam biçimi, bir aşk ve tutku.
Toplum dışına itilmeye zorlanan insanların, adaletsizliğe karşı gelenlerin müziği ve dansıdır, aynı zamanda Flamenco...
Gittikçe güçleşen yeryüzünde hayatın ritmini arttırmak, yarınlara daha güçlü çıkmak, dans etmek için harika bir duygu. Flamenco'nun her devirde büyüleyici etki yaratmasının nedeni bir sembol oluşu bu yüzden.
Chico'dan da biraz bahsedersek,
Gypsy Kings'in kurucularından Chico, Fransa’da dünyaya geldi. 16 yaşında ilk gitarını aldı. İnşaat sektöründe çalışan babası Faslı, annesi ise Cezayirliydi. Müzikle tanışmasını “Chico, İspanyolcada ‘küçük çocuk’ demekti.. Bu lakap benimsendi. Gitar ile ilişkisi Ekmekle su gibi oldu. "Çocukluğumdan gelen doğal bir ritim duygum vardı. Başlangıçta şöhret olmak gibi bir düşüncem yoktu. Sadece keyif alıyordum.” cümleleriyle anlatan Chico’nun, Gypsy Kings’in temellerini birlikte attıkları Reyes Ailesi ile arkadaşlıkları kısa bir sürede dostca dostluklarla ilerledi. Milyonluk satış rekorları kırararak kitlelere ulaşan Gypsy Kings efsanesi, Chico & The Gypsies, olarak günümüzün vazgeçilmezlerinden biri oldu.
Gypsy Kings’in kurucularından Chico’nun müzik dünyasına armağan ettiği ve liderliğini üstlendiği Chico & The Gypsies, Pasion Group organizasyonuyla Aralık akşamı Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nda sevenleriyle buluştu. Unutulmaz Flamenco gecelerine bir yenisini daha ekledi.. Flamenco dansının tutkusuyla müziğin coşkusuyla, içimizdeki gizemi dansa kaldırmak isteyenler için!
Chico & The Gypsies, CRR’de
Daima Oley! dedi…