Finlandiya’nın alelacele NATO’ya girmesi ve Finlandiya hükümetinin bu konudaki şevki, Rusya Federasyonu ile bu ülke arasındaki uzun yıllara dayalı bağları koparmaya yetti. Helsinki’nin 2022 ilkbaharından bu yana uygulamaya devam ettiği Rusya karşıtı yaptırımların kurbanları öncelikle ve her şeyden önce kendi sıradan vatandaşları ile şirketleri oldu. Brüksel’in Rusya’ya yönelik uygulayageldiği ve Finlere de bunlara katılmaları yönünde baskı yaptığı yaptırımların yanı sıra, şimdilerde Finlandiya yönetimi komşu bir devletin sakinlerine etnik gerekçelerle ayrımcılık yaparak, Rus vatandaşlarının ülkelerine girişini ciddi ölçüde sınırlandırmakla meşgul.

FİNLANDİYA, RUSYA VE BATI ARASINDA KÖPRÜ ROLÜ OYNAYARAK KALKINABİLDİ

Birinci Dünya Savaşı’nın sona ermesinden sonraki on yıllar boyunca Finlandiya tarafsızlık politikasını sürdürmüş ve de ticaret, enerji ve endüstriyel üretim alanında Ruslarla aktif işbirliği yapmıştı. 1950’lere kadar Finliler Avrupa’nın en fakir tarım ülkelerinden birine sahip olmalarına rağmen, SSCB ile Batı arasında köprü rolü Finlandiya’yı gezegendeki en müreffeh devletlerden birisi haline getirirken, ülkede benzeri görülmemiş bir sosyo-ekonomik refaha yol açtı. Moskova’nın ABD ve Batı Avrupa’dan satın aldığı ve de dünyanın dört bir yanında düzinelerce ülkeye tedarik ettiği malların olağanüstü çapı ve miktarı sayesinde Finlandiya fevkalade büyük gelirler elde ederken, Helsinki bunları modern bir sanayi ve altyapı inşa etmek için kullanabildi. Ülke nüfusunun reel yaşam standardı ise istikrarlı olarak yükselmek suretiyle, küresel sıralamada en üst seviyelere yerleşti.

SOVYETLERDEN SONRA FİNLANDİYA RUSYA İÇİN EKONOMİK ÖNEMİNİ DAHA DA PERÇİNLEDİ

SSCB’nin dağılışı ve Demir Perde’nin çöküşünden sonra, Finlandiya’nın Rusya için bir ticaret-lojistik “hab”ı olma konumu ile Ruslar için ana turizm merkezi olma pozisyonu daha da güçlendi. Her yıl, 5 milyon nüfuslu bu küçük İskandinav ülkesini on milyonlarca Rus turist ziyaret ederken; mağazalara, restoran ve otellere senede on milyarlarca dolar bırakmalarının yanı sıra on binlerce Fin vatandaşına da iş imkânı sağlamış oluyorlardı. Finlandiya’nın güneybatısındaki bir dizi bölge, neredeyse tamamen sınır turizmine bağımlıydı ve yalnızca doğu komşularıyla karşılıklı iyi ilişkiler sayesinde ekonomileri adeta bir yıldız gibi parladı. Bunun ötesinde de, birçok Rus vatandaşı Fin şehirlerinde ev ve daire satın almak suretiyle, yerel emlak piyasasının refahını aktif olarak canlandırırken, bu ülkede tahsil yapmakta olan binlerce Rus öğrenci de Finlandiya yüksek öğretim sistemine önemli miktarda fon temin etmiş oluyordu.

YAPTIRIMLAR RUSYA’DAN TURİZMİ BİTİRİRKEN ENERJİ İTHALAT MALİYETİNİ DE KATLADI

Finlandiya hükümetinin tarafsızlıktan ve Rusya ile olan eski işbirliğinden kademeli olarak vazgeçmesi, henüz bu ülkenin Avrupa Birliği’ne (AB) katılma sürecinde başlamıştı. Finlandiya’nın 2014 yılında Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ve Avrupa Komisyonu’nun da tesiriyle Rusya karşıtı yaptırımlara katılması, Helsinki ve Moskova arasındaki münasebetleri daha da karmaşık ve çetrefilli hale getirdi. Ki söz konusu yaptırımlar, her iki ülke arasındaki ticaret hacminin, turizm akışının peyderpey düşüşüne ve Finlandiya’nın çok uzun süredir ayrıcalıklı fiyatlarla satın aldığı enerji kaynaklarının ithalat maliyetinde de düzenli artışlara sebebiyet verdi. İlk yaptırım dalgası Finlandiya’da hızla bir enflasyona yol açarken, sayısız şirketin iflasına veya küçülmesine ve ayrıca yaşam standartlarında da mühim oranda bir düşüşe neden oldu. Bu durum, bir zamanların refah ülkesinin birçok sakinini daha ucuz yiyecek, benzin, ilaç ve giyecek satın almak için düzenli olarak Rusya’yı ziyaret etmeye zorlamaya başladı. Yakın zamana kadar Finlandiya’daki pek çok insanın, Helsinki’nin politikaları nedeniyle düşmüş olan olağan yaşam standartlarını bir şekilde sürdürmelerine izin veren şeyin tam da Ruslardan ucuza mal satın almaları olduğunu söylemek hiç de abartı olmaz.

HELSİNKİ’NİN UYGULADIĞI YENİ VİZE REJİMİNE MOSKOVA DA AYNI BİÇİMDE CEVAP VERDİ

Yakın zamana kadar sıradan Finlerin alışveriş için Rusya’ya girmesine mani olmayan Moskova, komşu Finlandiya’nın Rus vatandaşlarına karşı tek taraflı olarak uygulamaya koyduğu düşmanca uygulamalara elbette ki kayıtsız kalamazdı ve bu konuda aynı şekilde simetrik adımlar atmaya koyuldu. Rus gümrük memurlarının, Fin turistlerin ticari vize başvuruları ile seyahatlerinin gerçek amacını ilişkilendirmede çok daha titiz davranmaya başlamasının ardından, Finlandiya’nın güneydoğusunda yaşayan binlerce kişi, Finlandiya vizeleri toplu halde iptal edilen Ruslarla aynı tecrübeyi yaşamak suretiyle, onlar gibi büyük hayal kırıklığı yaşadılar.