Hollanda maçında kalemizde gördüğümüz ikinci golden sonra televizyonu kapattım. Zira izlemeye devam ettiğimde yaşayacağım hayal kırıklığıyla baş başa kalmak keyifsiz olacaktı.
Maç sonunda ise Şenol Güneş’in basın toplantısını takip ettim. Konuşmalarında yer verdiği üç konu önemliydi. İlk konu, oyunun iç dinamiğine yönelik Avrupa futbolunun geldiği noktaya zihinsel ve farkındalık noktasında gelememiş olmasıydı.
Buradan, köşemden Güneş ve ekibi tarafından milli futbol takımına oynatılan oyunda sorunların ne olduğunu ve çözümlemeye dair nasıl bir bakış açısına ve zihne ihtiyaç olduğunu yazmıştım. (23-Haziran-2021 tarihli köşe yazım)
Basın toplantılarına katılan ama aklı başında soru soran basın mensupları da, aylardır yanlış bir oyun anlayışı içinde olduğunu sorularıyla Güneş’e anlatmak istemişti.
Ve gelinen noktada görülüyor ki, mesleki olarak işaret edilen sorunlu noktalar bu kadar üst düzeyde eleştiri olarak dikkate alınıp profesyonel yaklaşıma ihtiyaç duyuyor.
Bunun için profesyonel davranma pratiğine sahip olmak gerek.
Değilse egoya teslim olunur.
O zaman kişiler arasında sorunlu diyalogların yaşanması da kaçınılmazdır.
Tıpkı Güneş’le medya arasında yaşandığı gibi.
Evet Güneş, futbol medyasında görev alan bir çok kişiyi spor ve oyun bilgisi konusunda eleştirebilir.
Haklıdır da.
Ama bu alanın içerisinde son derece deneyimli bilgili, profesyonel ve öngörü sahibi bir çok futbol insanı olduğunu da hatırlamalı ve onları dikkate almalıydı.
Karadağ, Cebelitarık ile yapılan karşılaşmalar ve son 6-1’lik Hollanda mağlubiyetinde gördük ki, Avrupa’da oynanan yeni zamanın futbolunu Şenol Güneş ve ekibi bir türlü kavrayamamış.
Oysa sadece İtalya takımının maçlarını defalarca seyretmeleri onları şu anda Avrupa’da oynanan futbol konusunda bir yerlere taşıyabilirdi.
Kendilerini bir üst seviyeye taşıyamayınca büyük teveccühle milli takıma davet edilen Güneş ve ekibi şu ana kadar iyi iş çıkaramadılar.
Net.
…
Basın toplantısında değindiği ikinci konu Şenol Güneş’in iyi iş çıkaramadığı bir başka bakış açısı.
Mevzu aldığı ücret.
Konunun tartışılmasına neden olan şey kendi tutumu.
Buradan iletişimini yöneten danışmanlarına bir not göndermek gerekiyor.
Siz kamusal görev yapıyorsanız, ülkeyi temsil için bir görevdeyseniz, sizin aldığınız ücreti kamunun bilme hakkı vardır.
Gazetecinin bunu sorma hakkı vardır.
Sizin de buna cevap verme ve gerçekleri paylaşma sorumluluğunuz vardır.
Net.
…
Gelelim üçüncü konuya.
Ülkemizin temsili, futbolun itibarı, liyakatin öneminin söz konusu olduğu o önemli konuya.
Şenol Güneş basın toplantısında “…şeytanlığın karıştığı bir düzen oluştu. Düzen ve şeytanlık karışmış. Düzen artık şeytani olmuş. Bu sonuçları alarak şeytani düzeni bozabilirdim ama bozamadım.” Dedi.
Şeytan derken metafor kullanarak Rıdvan Dilmen’i kastetmedim dese de, bu kelimeyi kullanmaktan çekinmemesi dikkat çekiciydi.
Ama dikkat çeken bir diğer konu var ki, o da Emre Belözoğlu’nun Şenol Güneş ve ekibine katılmamış olması.
Hatırlarsanız Emre Belözoğlu millî takımda Şenol Güneş’in ekibinde yer alacak konuşmaları yapılmıştı.
Güneş bir basın toplantısında Emre’yle görüştüğünü doğrulamıştı.
Ve kendisini ekibinde görmekten mutlu olacağını söylemişti.
Sonra birden bu konu kapandı.
Öğreniyoruz ki, stajyer Emre teknik kadroda kendi kurduğu ekipten birileri de teknik yönetim kadrosunda olsun istemiş.
Sorunlar da kurulan bu ilk cümlelerle başlamış.
O gitsin bu gelsin konusu.
Güneş’in ekibinden istemedikleri, kendi ekibinden mesela Volkan Demirel’in teknik ekibe katılması isteği gibi.
Oluşan tatsızlıklar Emre’nin yeni bir planı devreye sokmasına neden olunca, Şenol Güneş de “şeytanlık…, şeytani…”diyerek mesajlarını verdi.
Rıdvan Dilmen’le, Emre arasından su sızmadığı da biliniyor.
Bu konuda yaşananlar zaman içerisinde detaylı bir şekilde ortaya çıkar elbette.
Görülüyor ki, birileri illaki stajyer Emre’yi ülkemizde teknik direktör yapmak için uğraşmaya devam edecek. Hem de en üst düzeylerde.
Fenerbahçe de Ali Koç bu baskıyı iyi yönetti. Fenerbahçe bir yılını kaybetti ama geleceğini kazandı.
Şimdi sıra milli takımda.
Emre Belözoğlu 2022 Dünya Kupasından sonrası için hazırlatılıyordu.
Ama Şenol Güneş bugün istifa ederse hemen göreve getirilecek isim.
Peki, Milli Futbol Takımı’nın başında ülkeyi ve ülke futbolunu temsil etmek için sadece futbolculuk yapmış ama teknik direktörlük alanında bir eğitim dahi almamış stajyer Emre Belözoğlu’nu görmek ister misiniz?
Twitter: @Hulya__Coskun
Instagram: hulyacoskun