Muharrem İnce başta olmak üzere bildik ve bilmedik tüm faktörlere rağmen seçimin birinci turda biteceğine inanıyorum. Yoğun katılımın gerçekleşeceği seçimlere yorgun, tükenmiş ve çaresizlik sendromu yaşayan ancak devletin tüm olanaklarını sınırsız kullanan Erdoğan ve ekibine karşı topluma her konuda umut ve yaşama sevinci vermeyi başaran Kılıçdaroğlu ve ortakları büyük bir mücadele veriyor ve psikolojik üstünlük şu anda onlarda. Son kanıt İzmir mitingi. Bunun farkında olan birinci gurubun as elemanları akıl almaz söylem ve davranışlarla toplumu germeye çalışıyorlar. Amaçları Türk halkına Haziran - Kasım 2015 döneminde yaşanan gerginlik ve kanlı olayları hatırlatmaktır. Bu tehlikeli oyunlarını nereye kadar sürdürürler bilinmez ama yaratmaya çalıştıkları korku ortamı ile vatandaşın sandığa gitmesini engellemeyi amaçlıyorlar.

Seçime katılma oranı yükseldikçe iktidarın kaybetme olasılığı artacaktır.

Bunu İstanbul seçimlerinde gördük. Mart'ta 10 bin oy farkla kaybeden iktidar YSK’nu devreye sokarak seçimlerin yenilenmesi kararını aldırmış ama halkın sağduyusundan gerekli yanıtı alarak Haziran’da yapılan seçimlerde İmamoğlu’nun 810 bin farklı kazanmasına neden olmuştu. Ama anlaşılan iktidar bu olaydan alması gerekli dersleri almamıştır. İktidar ; bildik ve bilmedik yol ve yöntemlere başvurarak 14 Mayıs seçimlerinin ikinci tura kalması için yoğun çaba harcıyor. Muharrem İnce olayı bundan ibarettir. Farklı bir format olmakla beraber Muharrem İnce ikinci bir Metin Feyzioğlu vakıasıdır.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ‘satın alma becerisini’ kanıtlayarak toplumda ‘dönekliği’ teşvik ediyor.

Yakınında ve etrafında bulunanların ezici çoğunluğu bir zamanlar ona karşıydı ama şimdi ‘mecburiyetten’ ya da ‘tamamen duygusal’ nedenlerle yanındakar. Bahçeli, Soylu, Kurtulmuş, Rahmetli Erbakan’ın oğlu Fatih, HÜDAPAR ve en ilginç olanı DSP lideri Önder Aksakal.

Yandaş medyanın silahşörleri ya da muhalif geçinen kurnaz sözde gazetecilerinin hepsi ayrı ayrı birer döneklik ve satılmıştık ‘abideleri’.

Dönelim seçimlere.. Erdoğan’ın kaybetmesiyle Muharrem İnce ne olur bilemem ama KKTC’de büyükelçi olarak atanan Feyzioğlu’nun Kılıçdaroğlu tarafından hemen görevden alınacağı kesindir. O konumda yüzlerce belki de binlerce kişi vardır.

Gelelim ikinci tur hikayesine…

Tersi propagandaya rağmen Muharrem İnce’nin alacağı oyun %1 civarında olacağına inanıyorum. Buna rağmen seçim ikinci tura kalırsa seçmenler intikamı İnce’den değil Erdoğan’dan alacaktır. İstanbul seçimlerinde olduğu gibi ikinci turda aradaki fark açılır ve Kılıçdaroğlu büyük bir farkla kazanır.

Ama siz siz olun gelin bu işi birinci turda bitirin.

1- Olağanüstü bir sağlık sorununuz yoksa mutlaka sandığa gidin. 2- Tüm eleştiri, aday itirazlarınız ve benzeri çekincelerinize rağmen oyunuzu mutlaka Kılıçdaroğlu’na ve TBMM seçimlerinde Millet İttifak adaylarına verin. 3- Genel ve yerel baraj oranlarını aşma olasılığı olmayan partilere verilecek her oy kesinlikle iktidara yarar ve Millet İttifakı’nın TBMM’deki çoğunluğunu engeller. Ülkedeki tüm sorunların çözülebilmesi için bu çoğunlu yaşamsal öneme sahiptir. 4- Tarafız kalmanın , seçimi boykot etmenin, ‘bu adam yakışıklı, bu kadın güzel konuşuyor, bir de bunları deneyelim’ gibilerinden kendinize gerekçe aramanın ne alemi ne de zamanı değil ve olmamalıdır. 14 Mayıs Türkiye’nin ve hepimizin geleceğini belirleyecek tarihsel bir seçimdir. Soğan, sarımsak, patates ve et kavgası dışında bu seçimde özgürlük, demokrasi, esenlik, umut, sevinç, dostluk, kardeşlik, ortak vicdan ve akıl için oy kullanacağız.

Uzun lafın kasası :

Yaşanan bildik ya da bilmedik tüm rezaletlerden kurtulmak için bu seçim birinci turda bitmeli ve herkes gönül rahatlığı ile tatiline gitmeli. Gerisi Bay Kemal ve ekinine kalıyor. Merak etmeyin onların da takipçisi olacağız. Önemli olan yeni bir Türkiye’nin yaratılması için 14 Mayıs’ta birlikte ilk adımı atmaktır.