Figen Çalıkuşu: Erdoğan’ın bu sözü 85 milyonun içini titretmeli

Hukukçu Figen Çalıkuşu, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘3-4 yaşındaki çocuğun kanını yerde bırakmayacağız ama sandıkta da bırakmayalım’ sözlerinin 2015 seçimleri öncesinde yaşananlara benzettiğini ifade etti. “Aslında bu 85 milyonun içini titretmesi gereken bir cümle” diyen Çalıkuşu, “Bu cümle her şeyi anlatıyor. Hepimizin bunu algılaması lazım. Sandıkta neyi bırakmıyoruz, sandıkta bir çocuğun kanı üzerinden canı üzerinden neyi bırakmıyoruz?” diye sordu.

Lale Özan Arslan’ın YouTube kanalında 25. Saat programına konuk olan Hukukçu Figen Çalıkuşu siyaset gündemini değerlendirdi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü nedeniyle İstanbul Kongre Merkezi’nde düzenlenen programda yaptığı konuşmayı hatırlatan Figen Çalıkuşu “Cumhurbaşkanı dün ne dedi ‘3-4 yaşındaki çocuğun kanını yerde bırakmayacağız ama sandıkta da bırakmayalım’ dedi.

Bu ‘sandığa bırakmayalım’ cümlesi aynı 2015’teki gibi. Aslında bu 85 milyonun içini titretmesi gereken bir cümle. Bu cümle her şeyi anlatıyor. Hepimizin bunu algılaması lazım. Sandıkta neyi bırakmıyoruz ya, sandıkta bir çocuğun kanı üzerinden canı üzerinden neyi bırakmıyoruz?” diye sordu.

Çalıkuşu sözlerini şöyle sürdü: “Sandık nedir? Sandık demokrasinin en etkili araçlarından birisidir. Sandık bizi kimler yönetsin diye yetki vereceğimiz insanları seçtiğimiz yerdir. Bize parmak sallasınlar, had bildirsinler, vatan haini olmakla suçlasınlar diye seçeceğimiz insanlar için yoktur sandık.

Sandıkta kan falan hesap sorulmaz, demokratik haklar için, özgürlük refah için sandık kurulur. Bu cümlenin hiç unutulmaması lazım. Belki bu cümlenin her programda bir kenara yazılması lazım”

“İKTİDARDAN GİDECEKERİ GERÇEĞİNİZ DEĞİŞTİREMEZLER ÇÜNKÜ ÇÖKÜYORLAR”

İktidarın 2015’te olduğu gibi terör saldırıları ve operasyonlar üzerinden menfaat sağlayacaklarını düşündüğünü ifade eden Çalıkuşu sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bunu deneyecekler, dilerim olmaz, dilerim artmaz, dilerim Pençe Kılıç’tan daha fazla şehit sayısı gelmez, içeride bombalar patlamaz, insanlar ölmez. Bunu deneyebilme ihtimali var. Ona binaen konuşuyorum ama bu yine de iktidardan gidecekleri gerçeğini değiştirmez çöküyorlar gidiyorlar.

Oy kaybederken, kan kaybederken, daha fazla şiddet uygulamaları onların yükselişine sebep olmaz. Yani güçlerini yitirmiş oldukları noktada uygulayacakları şiddet onların gidişini hızlandırır.

Çok derin bir yoksulluk var. O kadar derin bir yoksulluk var ki ne yapsalar ne etseler de bu insanlar dönüp de ‘ben yoksulum, ben öldürülüyorum, benim sorgulamam yasak, cezaevine gönderiliyorum ama ben güvende kalayım bombalar patlamasın’ diye bu iktidara oy vermeyecektir. Bu bitti, bu dönem kapandı. Bundan süratle vazgeçmeleri daha lehlerine olur.

“BELEDİYEDE VARSA TERÖRİST BULUN ÇIKARIN”

Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü vesilesiyle İstiklal Caddesi’nde yapılacak yürüyüşün yasaklanmasına ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun CHP’li belediyelere yönelik ‘terörle bağlantılı kişilere iş verildi’ iddialarını da değerlendire Hukukçu Çalıkuşu: “Şimdi burada kadınlara kapatıyorsun İstiklal Caddesi’ni. Ekrem İmamoğlu’na kalkıp ‘belediyende şu kadar terörist var’ diyorsun, onları ayrılıyorsun şu kadarı FETÖ, bu kadarı PKK.

Her şeyi bildiğini söylüyorsun, peki o kadın nasıl geldi Türkiye’ye girdi? Nasıl o bombayı elinde sallaya sallaya taşıdı? Siz bir oraya baksanıza. İçişleri Bakanlığı güvenlik bürokrasidir, belediyede varsa terörist bulun çıkartın, lafını ne ediyorsunuz.

CUHURBAŞKANI ERDOĞAN NE DEMİŞTİ?

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü nedeniyle İstanbul Kongre Merkezi’nde düzenlenen programda yaptığı konuşmada şunları söylemişti:

İstiklal Caddesi’ndeki terör eylemini, bu terör örgütleri neyle icra edecekler? En ufak bir açıklamalarını duydunuz mu? Konuştular mı? Ne ana muhalefet ne yavrusu konuştu mu? Konuşmadı. Konuşacak sözleri yoktu, onun için. İşte bu bakımdan ben ‘Orada şehit edilen o 3 yaşında, 4 yaşındaki yavrumuzun kanını yerde bırakmayalım’ derken aynı zamanda sandıkta da bırakmayalım. Çok çalışacağız, koşacağız. Önümüzde kar var. Kar kış demeden koşacağız. Ve inşallah 2023 bunlar için bir son olacak. Benim buna imanım var. Benim buna inancım var.