Erdoğan’ın eski danışmanı Aydın Ünal: FETÖ’cü ahlak AK Parti’yi felç etti

Yayın tarihi: 20 Ağustos 2019 Salı 4:23 pm - Güncelleme: 20 Ağustos 2019 Salı 5:01 pm

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın eski metin yazarı ve eski AKP Ankara Milletvekili Aydın Ünal, AKP’li yöneticilerin kendi zaaflarını örtmek ya da rakiplerini etkisiz hale getirmek için trolleri kullandığını yazdı…

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın eski metin yazarı ve eski AKP Ankara Milletvekili Aydın Ünal, kişisel internet blogunda AKP’li siyasilerin “trol” olarak nitelendirilen sosyal medya hesaplarını kullanarak rakipleri hakkında kara propoganda yaptıklarını yazdı.

Ünal, “Erdoğan’ın çevresine operasyon mu çekiliyor” başlıklı yazısında “013 Gezi olayları sonrası, sosyal medya ve trollerle birlikte kuyu kazma bir hayat tarzına, siyaset tarzına dönüştü.

Teşkilat, Genel Merkez yöneticileri, bürokratlar, milletvekilleri, hatta bakanlar bile “içerden” gelen sosyal medya operasyonlarının hedefi olmaya, hatta bu yolla linç edilmeye, tasfiye edilmeye başlanmıştı” dedi.

“FETÖ’cü ahlak AK Parti’yi felç etti”

AK Parti’nin sosyal medyaya Gezi olaylarıyla birlikte ağırlık verdiğini söyleyen Ünal, ” Gezi ile baş edildi ama FETÖ’cü ahlak AK Parti’ye sızdı. Bugün içeriye yönelik sosyal medya operasyonları da, bu operasyonları bahane edip başarısızlığa kılıf arama da FETÖ’cü ahlakın AK Parti’yi nasıl yavaş yavaş felç ettiğini gösteriyor” ifadelerini kullandı.

Ünal’ın yazısının bir bölümü şöyle:

Sosyal medya AK Parti’de iç operasyonların aracı olduğu kadar zaafları örtmenin de kılıfı haline dönüştü. Örneğin ülkeye çok ağır bedeller, ağır faturalar ödeten, başarısızlığı, liyakatsizliği tüm dünya tarafından tescillenen ve tüm toplum tarafından haklı olarak eleştirilen bir yetkili çıkıp, “beni kıskanıyorlar, beni çekemiyorlar, başarılarımı hazmedemiyorlar, bana operasyon çekiyorlar” diyerek makamını kolayca muhafaza edebiliyor.

Bahçeli, Erdoğan’dan Süleyman Soylu için ne istedi?

İşin kötüsü, böyle yetkililer, kendilerine bağlı trol ordularının gerçeği örten operasyonlarının etkisinde kalıp, kendilerinin gerçekten başarılı olduğuna, kendilerine gerçekten operasyon çekildiğine inanabiliyor ve kendilerini avutabiliyorlar.

Tam anlamıyla gerçeklikten kopuyor, tam anlamıyla toplumdan kopuş yaşıyorlar.

Yine örneğin, görevi devletin iletişiminin koordinasyonu olan ama gücünü ve imkanlarını neredeyse paranın üzerine resmini bastırmaya varacak kadar istismar eden bir yetkili, halkın bu yaptıklarından iğrenmesini, gençlerin gayet doğal olarak dalga geçmesini “bana operasyon çekiyorlar, topunuz gelin topunuz” mealinde bir yaklaşımla karşılayabiliyor.

Millet kendisine gülerken, gerçekle bağ kurmak yerine, kendi inşa ettiği sanal iletişim fanusunda kendisini mazlum, mağdur görerek daha da, daha da gülünç duruma düşebiliyor.

“Kaçıyorum”

Eski AKP Vekili Aydın Ünal, Yeni Şafak yazarlığını “Kaçıyor muyum? Evet kaçıyorum…” sözleriyle bırakmıştı.

Ünal ayrıca “Pelikan örgütü ağababalarıyla birlikte tasfiye edilmelidir” çıkışında da bulunmuştu.