Babacan: Hazırlık var; muhtemelen birkaç sembolik ismin tutukluluğunu sona erdirecekler

Yayın tarihi: 16 Kasım 2020 Pazartesi 11:55 am - Güncelleme: 16 Kasım 2020 Pazartesi 11:55 am

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, “Muhtemelen birkaç sembolik ismin tutukluluğuna sona erdirecekler Osman Kavala, Ahmet Altan gibi. Bunun hazırlığı var gibi” diye konuştu. Babacan AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ‘Ekonomi ve hukukta yeni reform’ sözleriyle ilgili, “Cumhurbaşkanı’nın samimiyet testi, AKP Genel Başkanlığı’ndan ayrılmak olacaktır” ifadesini kullandı.

T24’ten Şirin Payzın’ın sorularını yanıtlayan DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Tekirdağ İl Kongresi’nde söylediği “Yeni bir yaklaşımı hayata geçireceğiz” sözleriyle ilgili olarak, “Bu ifadelerin samimiyet testinden geçmesi lazım. Anayasaya göre Cumhurbaşkanı’nın tarafsızlık yemini var. Bir partili Cumhurbaşkanı nasıl tarafsız olacak? Samimiyet testi genel başkanlıktan ayrılması olabilir. Ama gerçekten genel başkanlıktan ayrılması gerekiyor. ‘Ayrıldım’ diyerek her şeye karışmaması lazım” değerlendirmesini yaptı.

Babacan, “Muhtemelen birkaç sembolik ismin tutukluluğuna sona erdirecekler Osman Kavala, Ahmet Altan gibi. Bunun hazırlığı var gibi” diye konuştu.

Babacan, “KHK zulmünün ortadan kaldırılması, TRT’nin bütün yönetiminin değiştirilerek bütün muhalefete yer verilmesinin” de samimiyet testleri arasında olacağını söyledi.

Babacan’ın yanıtlarından öne çıkan başlıklar şöyle:

“ALBAYRAK’IN BAKANLIĞININ MALİYETİ ÇOK YÜKSEK”

“Sosyal medya üzerinden mektup yayımlanması, bunun teyit edilmemesi, hükümet tarafından kontrol edilen ya da devletin sahibi olduğu medya tarafından haberleştirilmemesi nereden baksak alışılagelmişin dışında bir tablo. Kararnamenin dili de 100 yıllık devlet geleneğine uygun değil. Akraba kayırmacılığı devletin en tepesinde olduğu zaman, işte ‘affını dileme’, ‘affının kabulü’ gibi devlet adabına yakışmayan bir durumu gördük.”

MERKEZ BANKASI DÖVİZ REZERVLERİ

“Partili cumhurbaşkanlığı sisteminin gelmesiyle, yakın bir akrabanın ekonomi ve finansın başına getirilmesi eş zamanlı oldu. Ülkeye maliyeti çok çok büyük oldu. Bir zihniyet sorunu olduğunu da gösteriyor. İki yıl önceye göre hazinenin borcu ikiye katlanmış durumda. Merkez Bankası’nın rezervleri sıfırlanmış, hatta eksiye düşmüş durumda. Merkez Bankası’nın rezervden daha fazla borcu olmuş. İflas etmiş, eksiye düşmüş bir Merkez Bankası tablosu ile karşı karşıyayız.

Merkez Bankası’nın rezervlerinin erimesinin nedeni kuru belli bir noktada tutmak için Merkez Bankası’nın döviz rezervlerinin satılması. Bu döviz kime yaradı? Bu satış kime yaradı? Özellikle yabancı yatırımcıların daha uygun bir kurdan paralarını alıp Türkiye dışına çıkmasına yardımcı oldu.”

“ERDOĞAN TEZİ DOĞRUYSA…”

“Merkez Bankası’nın 19 Kasım’da faiz artıracağı yönünde bir beklenti nedeniyle kur geriledi. Faiz artırırsa kuru belirleyecek ama asıl önemli konu Cumhurbaşkanı’nın ‘faiz neden enflasyon sonuçtur’ teorisinin testini göreceğiz. Tezi doğru ise Merkez Bankası’nın faizi artırmaması lazım ki enflasyon yükselmesin.

Şu anda güven oluşturamadıkları için iki tercih arasına sıkışmış durumdalar. Uzun vadeli yatırımcıyı çekemezsiniz; Anayasa Mahkemesi kararlarını tanımayan, alt mahkemeyi adeta Anayasa Mahkemesi’ne karşı yanlış tutuma zorlayan bir zihniyetin olduğu ülkeye yatırımcı gelmez.”

“BİRKAÇ SEMBOLİK İSMİN TUTUKLULUĞUNU SONA ERDİRECEKLER”

“Muhtemelen birkaç sembolik ismin tutukluluğuna sona erdirecekler Osman Kavala, Ahmet Altan gibi. Bunun hazırlığı var gibi. Olsa dahi bir kişinin talimatıyla hapse gir, bir kişinin talimatıyla hapisten çık. Bu talimat yine yön değiştirebilir. Anayasa, yasalar bir sınır oluşturmuyorsa yarın bambaşka kararlar alınabilir. Sistemin topyekûn revize edilmesi gerekiyor. Güçlendirilmiş parlamenter sistem lazım. Aksi halde bu iyileşmeler geçici olur.”