AP’nin ‘Türkiye Raporu’ kabul edildi, Dışişleri’nden tepki yükseldi!

Yayın tarihi: 13 Eylül 2023 Çarşamba 7:58 pm - Güncelleme: 14 Eylül 2023 Perşembe 12:12 am

Avrupa Parlamentosu (AP) Türkiye Raportörü Nacho Sanchez-Amor’un hazırladığı Türkiye raporu, bugün AP Genel Kurulu’nda kabul edildi. Rapora ilişkin açıklamada, “AP üyeleri, Türk hükümeti yönünü değiştirmedikçe, Türkiye’nin Avrupa Birliği‘ne katılım sürecinin mevcut koşullar altında devam edemeyeceğini belirtmektedir” ifadelerine yer verildi. Raporun kabulüne Dışişleri Bakanlığı’ndan tepki geldi. Bakanlık açıklamasında, “AP’nin ilişkilerimizin belkemiği olan katılım müzakereleri yerine farklı arayışları gündeme getirmesini akıl dışı buluyoruz” denildi.

AP Türkiye Raportörü Nacho Sanchez-Amor’un hazırladığı Türkiye raporu, bugün AP Genel Kurulu’nda yapılan oylamada kabul edildi. AP’den yapılan yazılı açıklamaya göre oylamaya sunulan rapor, 434 parlamenterin oyuyla kabul edildi. 152 parlamenter çekimser kalırken, 18 parlamenter ret oyu kullandı.

Açıklamanın devamında şunlar kaydedildi:

“AP üyeleri, Türk hükümeti yönünü değiştirmedikçe, Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne (AB) katılım sürecinin mevcut koşullar altında devam edemeyeceğini belirtmektedir. Türk hükümetini, AB’yi ve üye devletleri mevcut açmazı kırmaya ve daha yakın bir ortaklığa doğru ilerlemeye çağıran AP üyeleri, AB-Türkiye ilişkileri için paralel ve gerçekçi bir çerçeve bulunmasını önermekte ve Komisyon’u olası formatlar üzerinde çalışmaya çağırmaktadır.

AP üyeleri, Türkiye’nin AB üyeliğine aday, NATO müttefiki ve güvenlik, ticari ve ekonomik ilişkiler ve göç konularında kilit bir ortak olmaya devam ettiğini teyit ederek, bu ülkeden demokratik değerlere, hukukun üstünlüğüne, insan haklarına saygı göstermesinin; AB yasalarına, ilkelerine ve yükümlülüklerine uymasının beklendiğini vurguluyor.

AB’den “Türkiye” sözleri: “Karşılıklı çabayla hızla ilerleme kaydedilebilir”

TÜRKİYE’NİN GÜVENLİK POLİTİKASINA UYUM ORANI EN DÜŞÜK SEVİYEDE

Türkiye’yi İsveç’in NATO üyeliğini daha fazla gecikmeden onaylamaya çağıran Parlamento, bir ülkenin NATO’ya katılım sürecinin hiçbir şekilde başka bir ülkenin AB’ye katılım süreciyle ilişkilendirilemeyeceğini vurgular. AP milletvekilleri, her ülkenin AB’deki ilerlemesinin kendi esasına dayandığını belirtir.

Rapor, Türkiye’nin Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu’nda Rusya’nın Ukrayna’ya karşı savaşının kınanması yönünde oy kullanmasını ve ülkenin egemenliği ve toprak bütünlüğüne bağlılığını memnuniyetle karşılarken, Türkiye’nin BM dışındaki yaptırımları desteklememesini üzüntüyle karşılamaktadır.

Türkiye’nin AB’nin ortak dış ve güvenlik politikasına uyum oranı tüm zamanların en düşük seviyesi olan yüzde 7’ye gerilemiş olup, bu oran tüm genişleme ülkeleri arasında en düşük seviyedir.

AP üyeleri, Türkiye’nin yaklaşık 4 milyon kişiyle dünyanın en büyük mülteci nüfusuna ev sahipliği yapmaya devam etmesini takdirle karşılamaktadır.

AP üyeleri, 6 Şubat 2023’te meydana gelen yıkıcı depremlerde yaşamını yitirenlerin ailelerine en içten taziyelerini sunarak, AB’nin Türkiye’nin insani ihtiyaçlarını ve yeniden inşa çalışmalarını karşılamaya devam etmesi gerektiğini ifade ederler. Dayanışmanın AB ile Türkiye arasındaki ilişkilerde somut bir iyileşmeye yol açabileceğinin altını çizerler”

“TÜRKİYE AB YOLUNU CANLANDIRMAK İSTİYORSA, SOMUT REFORMLARLA GÖSTERMELİDİR”

Sanchez-Amor’un ise “Son zamanlarda Türk hükümetinin AB katılım sürecini yeniden canlandırmaya yönelik ilgisinin arttığını görüyoruz. Bu, jeopolitik pazarlıklarla değil, ancak Türk yetkililer ülkedeki temel özgürlükler ve hukukun üstünlüğü alanlarında devam eden gerilemeyi durdurmak için gerçek bir ilgi gösterdiğinde gerçekleşecektir. Türk hükümeti AB yolunu gerçekten canlandırmak istiyorsa, bunu açıklamalarla değil somut reformlar ve eylemlerle göstermelidir” değerlendirmesini yaptığı aktarıldı.

DIŞİŞLERİ’NDEN SERT TEPKİ

Parlamento’nun raporuna kabulüne Dışişleri Bakanlığı sert tepki gösterdi. Bakanlıktan yapılan açıklamada, “Türkiye karşıtı çevrelerin dezenformasyonuna dayalı haksız itham ve önyargılarla dolu bu rapor, AP’nin gerek ülkemizle ilişkiler gerek AB’nin geleceğine ilişkin her zamanki sığ ve vizyonsuz yaklaşımının bir yansımasıdır. Bu rapor, maalesef AP üyelerinin gündelik popülist siyasetin esiri olduklarını, hem AB’ye hem bölgemize yönelik doğru stratejik yaklaşım geliştirmekten ne kadar uzak kaldıklarını da göstermektedir” denildi.

Bakanlık ayrıca açıklamasında, “Türkiye-AB ilişkilerinin yeniden canlandırılması için bir fırsat penceresinin açıldığı, kıtamızın istikrarı ve güvenliği açısından böylesi kritik bir dönemde, AP’nin ilişkilerimizin belkemiği olan katılım müzakereleri yerine farklı arayışları gündeme getirmesini akıl dışı buluyoruz” ifadelerine yer verdi.

Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklama ise şöyle:

“Avrupa Parlamentosu’nun (AP) tavsiye kararı niteliğinde olan 2022 Yılı Türkiye Raporu, 13 Eylül 2023 tarihinde AP Genel Kurulu’nda kabul edilmiştir.

Türkiye karşıtı çevrelerin dezenformasyonuna dayalı haksız itham ve önyargılarla dolu bu rapor, AP’nin gerek ülkemizle ilişkiler gerek AB’nin geleceğine ilişkin her zamanki sığ ve vizyonsuz yaklaşımının bir yansımasıdır. Bu rapor, maalesef AP üyelerinin gündelik popülist siyasetin esiri olduklarını, hem AB’ye hem bölgemize yönelik doğru stratejik yaklaşım geliştirmekten ne kadar uzak kaldıklarını da göstermektedir.

Türkiye-AB ilişkilerinin yeniden canlandırılması için bir fırsat penceresinin açıldığı, kıtamızın istikrarı ve güvenliği açısından böylesi kritik bir dönemde, AP’nin ilişkilerimizin belkemiği olan katılım müzakereleri yerine farklı arayışları gündeme getirmesini akıl dışı buluyoruz.

Ayrıca AP’nin rapora dahil ettiği Ege, Doğu Akdeniz ve Kıbrıs konularında belirli çevrelerin tek taraflı görüşlerini yansıtan, tarihi ve hukuki gerçekliklerden kopuk iddialarının, bizim için hiçbir hükmü bulunmamaktadır.

Önümüzdeki süreçte, Gümrük Birliği’nin güncellenmesi ile ülkemizin vize serbestisi diyaloğunun hızla tamamlanması AB ile ortak hedefimizdir. Bu konularda atacağımız karşılıklı adımlar, Türkiye-AB ilişkilerini ve katılım sürecimizi yeni ve dinamik bir düzleme taşıyacaktır.

Ülkemiz, güvenlik, enerji, iklim değişikliği, göç, ticaret sapması ve ekonomik güçlükler başta olmak üzere mevcut tüm sınamalar karşısında AB’yi küresel güç haline getirecek potansiyele sahiptir. Bu gerçeğin tespiti, bazı çevrelerin günlük çıkarlarına teslim olmayan vizyoner bir bakış açısıyla mümkündür.

2024 yılı AP seçimleri sonrasında oluşacak yeni Parlamentonun tarafsız, rasyonel ve yapıcı bakış açısıyla hareket edeceğini ümit ediyoruz”