‘Veyis Ateş’in Süleyman Soylu ile paralel yükselişi’

Yayın tarihi: 10 Haziran 2021 Perşembe 9:50 am - Güncelleme: 10 Haziran 2021 Perşembe 9:58 am

Korkusuz gazetesi yazarı Memduh Bayraktaroğlu, bugünkü köşesinde İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve HaberTürk programcısı Veyis Ateş’i gündemine aldı. Bayraktaroğlu yazısında Soylu ve Ateş’in kariyerinin birbirlerine paralel olarak yükselişine dikkat çekti.

Memduh Bayraktaroğlu, “İnemeyeceğiniz yüksekliğe başkalarının yardımıyla çıkmayın” başlıklı yazısında Süleyman Soylu’nun 2009’da Demokrat Parti’den (DP) istifa edip AKP’ye katılma sürecini ele aldı. Bayraktaroğlu, Soylu’nun DP seçmeninden AKP’nin 2010 referandumuna ‘Evet’ oyu istediğini iddia etti.

Bayraktaroğlu, Soylu’nun AKP ve AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’a destek olması sebebiyle DP Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk tarafından Disiplin Kurulu’na verildiğini yazdı. Bayraktaroğlu, Soylu’nun AKP’ye geçmesiyle beraber Veyis Ateş’in yükselişine dikkat çekti. Yazısında bu süreci şu ifadelerle anlattı:

“Süleyman Soylu’nun İçişleri Bakanlığı’na atanması üzerine Habertürk Genel Müdürlüğü’ne tayin edildi. Soylu yürüyüşü sayesinde ve sadece 4 yılda. Sıradan bir haber kanalı ve sıradan bir internet sitesi köşesinden. Ülkenin en etkin 3 haber kanalından biri olan Habertürk Genel Müdürlüğü’ne.”

Bayraktaroğlu, suç örgütü lideri Sedat Peker’in iddialarının hedefinde olan Soylu’nun düşüşünün yine aynı şekilde Ateş ile paralel olduğunu ifade etti. Yazıda süreç şu ifadelerle anlatıldı:

O genç adamı, İçişleri Bakanı’nın talimatlarıyla füze hızıyla yükselten TV kanalı patronajı. Yine füze hızıyla “zorunlu” izne çıkardı. Geri döner mi? Kanal yönetimi durum değerlendirmesi yapacaktır… Soylu, bakanlık görevine devam ederse. Hiç şüpheniz olmasın ki; o da görevine dönecektir. Soylu görevden alınır ise. Onu füze hızıyla yükselten patronaj bu defa “Kirlenmiş kişilerle çalışmamız mümkün değildir” diyerek bir tekme de onlar vuracaktır. Elbette hayatının bundan sonrası da yine, bir eli yağda bir eli balda geçecektir. Çünkü, kaçak tefeciden aldığı iddia edilen paralar torunlarının torunlarına yetecek miktardadır… Ama artık: Klavyesini, kalemini, beynini ve ruhunu; kirli paraya satmış biri olarak anılacaktır…