Soylu’nun bu sözleri Erdoğan’a mı?

Yayın tarihi: 23 Ağustos 2022 Salı 3:12 pm - Güncelleme: 23 Ağustos 2022 Salı 3:12 pm

Muhalefetin “Yargılanacaksın” sözlerine yanıt veren Soylu, “Yargılayacaksınız da ne yapacaksınız, büyükelçilerin talimat verdiği, ‘Şu adamı çıkaracaksınız’ dediği talimatları, birebir yerine getireceksiniz” dedi. Soylu’nun bu sözleri akıllara Rahip Brunson ve Deniz Yücel’i getirdi.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, AKP’nin Yüz Yüze 100 Gün etkinliğine katılmak için Silivri’ye gitti. Soylu burada yaptığı konuşmasında muhalefetten yükselen ‘Yargılanacaksınız’ sözlerine yanıt verirken, “Yargılayacaksınız da ne yapacaksınız, büyükelçilerin talimat verdiği, ‘Şu adamı çıkaracaksınız’ dediği talimatları, birebir yerine getireceksiniz” ifadelerini kullandı.

Soylu’nun bu ifadeleri ise AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın daha önceki eylemlerini akıllara getirdi.

“BEN BU MAKAMDA OLDUĞUM SÜRECE…”

Erdoğan daha önce, Türkiye’de 14 Şubat 2017’de tutuklanan Die Welt muhabiri Deniz Yücel’in serbest bırakıp bırakılmayacağına ilişkin bir televizyon programında “Hiçbir surette olmayacak, ben bu makamda olduğum sürece asla” yanıtını vermişti.

Bunun üzerine dönemin Almanya Başbakanı Angela Merkel, dönemin Başbakanı Binali Yıldırım ile birlikte Berlin’de düzenlediği basın toplantısında “Deniz Yücel konusu çok büyük önem taşıyor. Kendisi için 1 yıldır iddianame hazırlanmadan tutuklu bulunmaktadır. Bugün tekrar bu davanın çok büyük önem taşıdığını ifade ettim” demiş, bu sözlerden bir gün sonra, 16 Şubat 2018’de, Deniz Yücel serbest bırakılmıştı.

BRUNSON SKANDALI

Eylül 2016′ da ise, İzmir Diriliş Kilisesi Rahibi ve ABD vatandaşı Andrew Craig Brunson’ın ‘milli güvenliği tehdit eden faaliyetlerde bulunduğu’ gerekçesiyle, eşi Norine Lyn Brunson ile birlikte sınır dışı edilmesine karar verildi. 20 yıldır Türkiye’de yaşayan Brunson çifti, İzmir Mimar Sinan Mahallesi’ndeki evlerinden alınarak Göç İdaresi’ne teslim edildi. Sınır dışı işlemleri devam eden Rahip Brunson için, 15 Temmuz soruşturmasında bir ‘gizli tanık’ aleyhte ifade verdi. Brunson bunun üzerine, Gülen ve PKK bağlantılı olduğu gerekçesi ile tutuklandı. “Devletin gizli kalması gereken bilgilerini siyasal veya askeri casusluk amacıyla temin etmek” suçlamasıyla 20, toplamda 35 yıla kadar hapsi istendi.

AL PAPAZI, VER PAPAZI

AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise, 28 Eylül 2017’de, Saray’da yaptığı konuşmasında “Diyorlar ki, papazı bize verin. Bir papaz da sizde var. Siz onu bize verin biz de onu yapalım yargıda gereğini size verelim” ifadelerini kullandı. Bu ifadeler ‘pazarlık’ eleştirilerine neden olmuştu.

Gelişen süreçte bu tutuma cevaben ABD tarafından yaptırım uyarıları gelmiş ve dönemin ABD Başkanı Donald Trump, 28 Mayıs 2018’de, “Brunson masum. O casus ise ben ondan da casusum. Türkiye’de yargılanması devam ediyor, ama yargı süreci de pek yargı süreci değil. Türkiye’dekilerle bu konuda bir şey yapılması için konuşuyoruz. Rahip Brunson, umarım bizi duyabiliyorsunuz, bir noktada size yardım edeceğiz. Bunun üzerinde uzun zamandır çalışıyoruz” ifadelerini kullanmıştı.

F-35 TEHDİDİ

Bu tarihten sonra F-35 savaş uçakları konusu ABD’de Brunson ile birlikte anılmaya başlanmış ve dönemin Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, F-35’lerin teslimatı karşılığında ‘FETÖ soruşturmasından’ tutuklu bulunan ABD’li rahip Andrew Brunson’un serbest bırakılması talebinin bir tehdit olduğunu ifade etmişti.

18 Haziran 2018’de ise Brunson’ın tahliye başvurusu üçüncü kez reddedildi. Bu karar sonrası ABD Başkanı Trump, Twitter üzerinden olayı ‘rezalet’ olarak tanımlayıp Erdoğan’a çağrıda bulunarak, Brunson’ın serbest bırakılmasını istedi. Amerikan Senatosu da, Türkiye’ye uluslararası finans kurumlarınca kredi verilmesine engel olmak için harekete geçti.

Amerika’dan yükselen bu sert tepkiler üzerine, 25 Temmuz 2018’de, 35 yıl hapis cezası istenen Brunson’ın tutukluluğu “sağlık sorunları” dikkate alınarak ziyaretçi kabul edebileceği, internet ve tüm iletişim araçlarını kullanabileceği şekilde ev hapsine çevrildi. ABD ise bu durumu yetersiz buldu.

“SERBEST BIRAKIN YA DA SONUÇLARINA KATLANIN”

Bir gün sonra ise dönemin ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence, “Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Türkiye hükümetine ABD Başkanı Trump adına mesajım var: Pastor Andrew Brunson’u hemen serbest bırakın ya da sonuçlarına katlanmaya hazır olun” ifadelerini kullandı. Pence, “ABD, Türkiye’ye karşı bazı ekonomik yaptırımlar uygulayacak” dedi.

Trump ise Twitter üzerinden “ABD, harika bir Hristiyan, aile babası ve harika bir insan olan Rahip Andrew Brunson’ın uzun süreli tutukluluk hali sebebiyle Türkiye’ye geniş yaptırımlar uygulayacak. Brunson çok acı çekiyor. Bu masum din adamı hemen serbest bırakılmalı” paylaşımını yaptı.

İzmir’de, ‘terör örgütleri adına suç işlediği ve casusluk yaptığı’ iddiasıyla hakkında 35 yıl hapis cezası istenen ve ev hapsinde olan ABD’li din adamı Andrew Craig Brunson’a, 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezası verildi. 12 Ekim’de verilen hükümle birlikte serbest bırakılan Brunson’ın ev hapsi ve yurt dışı yasağı da kaldırıldı.

“YAPILAN TEK ANLAŞMA PSİKOLOJİK BİR ANLAŞMADIR”

Bir gün sonra 13 Ekim’de ABD’ye dönen Rahip Brunson’ı ABD Başkanı Trump karşıladı.  Brunson’ı Beyaz Saray’da ağırlayan Trump şu ifadeleri kullandı:

“Bence bu ilişkilerimizde büyük bir adım olacak. Yaşananlardan dolayı birkaç aydır Türkiye’yle ilişkilerimiz gergindi. Burada şimdi kimseyi suçlamayacağım. Bir şey söylemeyeceğim.

Sadece şunu belirtmek istiyorum: Türkiye’yle ilişkimiz mükemmel olabilir ve olan da bu yönde atılmış harika bir adım. Türkiye’yle harika bir ilişkimiz olacağını biliyorum.

Türkiye’ye karşı tavrımız çok sertti. Kesinlikle hiçbir anlaşma yapmadık. Doğruyu söylemek gerekirse yapılan tek anlaşma, ona da anlaşma dersiniz, psikolojik bir anlaşmadır. Türkiye hakkında bugünkü hislerimiz dünden çok farklı. Türkiye’ye çok daha yakın olabileceğimizi düşünüyorum. Belki de çok çok iyi bir ilişkimiz olacak”