Pınar Türenç’ten Merdan Yanardağ ve TELE1 çağrısı: Oturduğumuz yerden hiçbir şey olmaz

Yayın tarihi: 9 Temmuz 2023 Pazar 6:36 pm - Güncelleme: 9 Temmuz 2023 Pazar 6:48 pm

Basın Konseyi Başkanı Pınar Türenç Silivri Cezaevi ve TELE1’in önüne toplanmak gerektiğini belirterek “Oturduğumuz yerden hiçbir şey olamaz. Örgütlenmek, ses getirmek, el ele olmak benim için en değerli olay” dedi.

TELE1 Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ, geçen hafta yayınlanan 4 Soru 4 Yanıt programında AKP’nin Abdullah Öcalan ile yeni bir çözüm süreci hazırlığında olduğu görüşünü anlatmak için kullandığı sözlerinin bağlamından kopartılarak sosyal medyada dolaşıma sokulmasının ardından “terör örgütü propagandası yapma” suçlamasıyla tutuklandı. Silivri Cezaevi’ndeki Yanardağ tam 12 gündür tutuklu.

RTÜK de TELE1’e 7 gün yayın durdurma ve yüzde 5 idari para cezası verdi. TELE1 kararı mahkemeye taşıyarak, yürütmenin durdurulmasını isteyecek.

Yanardağ’a basın çevresinden çok sayıda destek gelirken, Basın Konseyi Başkanı Pınar Türenç’ten yeni çağrı geldi.

‘YILMAZ SAVAŞÇI MERDAN YANARDAĞ’

Çağdaş Gazeteciler Derneği Kdz. Ereğli Şube Başkanı Ali Ayaroğlu tarafından 23. Uluslararası Karadeniz Ereğli Sevgi, Barış, Dostluk, Kültür ve Sanat Festivali etkinliklerinde konuşan Türenç şunları söyledi:

“Hangi demokratik ülkede gazeteci gerçeği yazdığı için, yolsuzlukları, rüşveti, sorunları yazdığı için, hangi ülkede gazeteciler yazdığı için hapse gidiyor? İşte bunlardan bir tanesi de TELE1. TELE1’in başındaki o yılmaz savaşçı Merdan Yanardağ, bugün 11. gün, hem de bayramın arife günü alındı, ne büyük bir katmerli cezaydı o… Ailesine de o bayramı yaşatmadılar. Çok bedeller ödedik. Benim eşim de bunlardan bir tanesi.

‘GEÇEN SENE LİSANS İPTALİNİ DÜŞÜNÜYORDU TELE1 ÇALIŞANLARI…’

TELE1 sadece gerçeği size ulaştırmaya çalışan bir televizyon kanalıydı, kitaplarıyla okuruna ulaşmaya çalışan bir gazeteciydi Merdan Yanardağ… Geçen yıl yine TELE1’in başına böyle bir bela geldi. Bela diyorum ben bunlara. Hem bir meslektaşı olarak aynı gazetede de çalıştık Merdan’la hem de bir kurum başkanı olarak TELE1’e gittim. Dedi ki ‘Ya Pınar herhalde televizyon gidecek elimizden, kapatılacak’. Geçen sene lisans iptalini düşünüyordu TELE1 çalışanları. Yani bunun faturası kesilmiş. Barış’lara (Pehlivan-Terkoğlu) bunun faturası kesilmişti. Diğerlerinin hepsine bunun faturası kesilmişti. Yavaş yavaş, adım adım gazeteciler bu yolda o Silivri’yi tadıyorlar. Sadece gazeteciler değil tabii. Atatürk ilkelerine sahip çıkanlar, vatan sevdalıları, gezi ve doğa için direnenler hepsi bunun bedelini ödedi.

‘O KAPIYA GİTMEK GEREKİYOR’

Son 10 yıl Silivri kapısından ayrılamadık. Suç ne yok suç. Bir tutukluluk hali de yok. Ne demiş? Sadece bir fikir özgürlüğünü, düşünce özgürlüğünü sergileyen bir insan olmuş. Ama bu Merdan olayı TELE1 olayına özellikle Karadeniz Ereğli’sinden çok ses çıkmasını bekliyorum. Gidin Silivri kapısına, evet biraz meşakkatli ama biraz da siz yaşayın, hep mahallenin delisi gibi biz yaşamayacağız bunu. Hep beraber yaşayalım gelin. O kapının önünde bir buluşalım. Bir direnç gösterelim. Farkındalık yaratalım. O insan benim için girdi içeri çünkü benim öğrenme hakkımı savunan, anayasal hakkımı savunan o kişiydi, o kalem sahibiydi deyip o kapıya gitmek gerekiyor. TELE1’in önüne toplanmak gerekiyor. Bunları yapmadan oturduğunuz yerden hiçbir şey olamaz. Örgütlenmek ve ses getirmek, el ele olmak benim için en değerli olay.’’