Olağanüstü bir gelişme olmazsa Mısır Cumhurbaşkanı Sisi Perşembe günü Ankara’ya geliyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan dün sabah Suudi Arabistan Veliahtı Muhamned Bin Selman ile telefonla görüştü.
Açıklamaya bakılırsa ‘iki lider öncelikli olarak İsrail’in Gazze ve Batı Şeria’daki saldırılarını görüşmüş’. Muhamned Bin Selman Erdoğan’dan sonra Sisi’yi aradı ve uzun uzun sohbet etti. Elbette ona Erdoğan’la konuştuklarını da anlatmıştır. Erdoğan’ın stratejik müttefiği Katar’ın Başbakanı Muhammed Abdülrahman El-Sani bugün Tahran’a gidiyor. Olağanüstü bir gelişme yaşanmazsa İran Cumhurbaşkanı Bezişkiyan ilk dış gezisini Perşembe günü Irak’a yapacak. Bölgeden gelen haberlere bakılırsa bu hafta sonuna kadar liderler arası telefon trafiği devam edecek ve karşılıklı ani ziyaretler olabilecek.
Bölgenin en önemli sorunu İsrail’in Gazze ve Batı Şeria’da devam eden katliamlarıdır. İsrail’in ruh hastası Başbakanı Netanyahu, Arap ve Müslüman ülkelerinin kendi aralarındaki anlaşmazlık ve kavgalardan yararlanarak Filistin halkını öldürmeyi sürdürüyor. İsrail bunu hep yapıyor ama İsrail ile diplomatik ilişkileri olan Mısır, Ürdün, BAE, Bahreyn, Fas ve Türkiye bu ilişikleri kesmiyor, bazıları ekonomik ilişkilerini sürdürüyor ve hep birlikte ‘lanetlenmenin’ ötesinde hiç bir şey yapmıyorlar. Özürlükleri olmayan Arap ve Müslüman halklar ise her şeye seyirci. İsrail’in en çok korktuğu ülke ise Suriye. Çünkü İran, İsrail’in korkulu rüyası Lübnan Hizbullah’a silahları Suriye üzerinden gönderiyor.
Suriye’nin doğusunda ABD, NATO ve İsrail destekli PYD/YPG işgali var ve kuzeyini Türkiye destekli muhalif silahlı gruplar kontrol ediyor. Suriye’de durum netleşmeden bölgede HİÇ BİR KONU netleşmez. Deyim yerindeyse Suriye bölgenin hem kilidi hem de anahtarıdır. Anahtar ise büyük ölçüde Ankara’nın kontrolünde. Herkesle barışan Erdoğan’ın Esad ile barışmaması durumunda bölgede hiç bir sorun çözülemeyecektir. Bölge sorunları çözülmeden Türkiye içi tüm sorunlar daha da derinleşecek ve ülke uçuruma doğru hızla çekilecektir. Bunun farkında olan Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov önceki gün “ Suriye ile Türkiye hızlı bir şekilde barışmalı ve kendi aralarındaki sorunları çözmeli” dedi.
Anlaşılan Ruslar yani Ukrayna’da başı belada olan Putin, Erdoğan-Esad buluşması için tekrar devrede.
Bir gazeteci sezgileriyle bu haftanın çok önemli olduğunu düşünüyorum. Başta Esad-Erdoğan barışması olmak üzere bir çok konuda önemli gelişmeler yaşanabilir. Bu süreci etkileyecek en önemli faktör ise Erdoğan’ın tavrıdır. Erdoğan isterse Türkiye-Suriye ilişkileri 2011 öncesindeki duruma dönebilir. Bu olursa ve bölgenin liderleri samimi ve dürüst yani ülkelerinin ve halklarının çıkarını düşünerek adım atarlarsa bu coğrafyada hiç bir sorun kalmaz. Aksi takdirde şimdiye kadar olduğu gibi ruh hastası Netanyahu ve bunak Biden onlarla dalga geçmeyi sürdüreceklerdir.
Karar onların ya bir kez olsun onurlu davranırlar ya da bozuk genleriyle köle olmanın ezikliğiyle yaşamayı sürdürürler.
Buna da yaşamak denirse!