Saat 24.00’ten sonra, insanların rahatsız olmamaları için musiki yasaklandı. Biz bu yazımızda devlet büyüklerimizin ulvi aflarına sığınarak ve hatta demokratik açıdan derin hoşgörülerine dayanaraktan musiki mes’elesini ele almak istiyorum... hamdolsun.
Evvel emirde şunu söyleyelim ki bütün asırların büyük alim ve filozofu Gazali’nin görüşlerini beyan ettiğimiz zaman görülmektedir ki musikiyi yasaklamak acizane doğru değildir. Musiki Gazali’nin koyduğu prensipler tatbik edilirse Musikinin zararı izale olur.
Gazali, büyük bir mücadele vererek, İslam dünyasını felsefe denen hastalıktan kurtarmıştır. Bu konuda şöyle der Gazali “Farabi, İbn Sina ve benzerleri gibi İslam felsefecilerinin kafir olduklarını belirtmek gerekir.” (1) İslam ülkeleri Farabi ile İbn Sina’nın felsefelerinin boyunduruğuna girecekken, Gazali yetişmiş ve İslam ülkelerini boyunduruktan kurtarmıştır.
Osmanlı devleti Zındık İbn Rüşt’ün tuzağına düşmekte iken yine Gazali Osmanlı’yı yıkımdan kurtarmıştır. Cennetmekan ve adalet güneşimiz, gecemizin yıldızı Osman bin oğlu el Fatih Sultan Mehmet hazretleri Gazali ile İbn Rüşt’ü sarayında inceletmiş ve Gazali’yi doğru
bularak Gazali Ali Osman’ın muasır filozofu olmuştur. Osmanlı halkı Cumhuriyet’e kadar felsefeden uzak durarak mesut yaşamıştır.
Cumhuriyet’le birlikte Aristo, Farabi, İbn Sina gibi zındıklar yeniden üremeye başlamıştır.
Dikkat edin bunlar zındıktır.
Şimdi bu girişten sonra geliyorum Gazali’nin musiki için koyduğu prensiplere. Ancak Gazali yalnız musiki ile değil hayatın her alanıyla alaka kurmuştur. Misal olsun diye yemeğe bakalım. Gazali şöyle der, yemekten önce “Elini ağzını yıkamalı (...) yemeği sofra (yemek örtüsü) üzerine koymalı, masa ve yemek tahtası üzerine koymamalıdır (...) sağ dizini kaldırıp sol ayağı üzerine oturarak yemek yemeli” (2) Gazali evlilik konusunda da prensipler koymuştur, şöyle “Kadın huzursuzluk edip kocasının itaatından dışarı çıkarsa, yumuşaklık ve güzellikle itaata çağırmalıdır. Yine itaat etmezse, yatağında ona arkasını dönmelidir. Yine itaat etmezse üç gece ondan ayrı yatmalıdır. Bununla itaat etmezse dövülmelidir. Fakat yüzüne vurmamalı ve bir yerini kıracak kadar kuvvetli vurulmamalıdır.” (3) “Cima (cinsel ilişki S.C.G.) ederken yüzü kıbleye yönelik olmamalıdır (...) Erkek hayvan gibi aniden kadının üzerine binmemelidir.” (4) Gazali’nin musiki ile alakalı görüşleri, (5)
“Bil ki gerçi sema (Türkü, S.C.G.) mubahtır ama beş sebeple haram olur, onlardan kaçınmak gerekir.
“Birinci sebep, Şehveti tahrik eden kadın, kız veya oğlandan sema dinlemek haramdır.
İkinci sebep, Sema ve taganni ile saz, ud, keman ve nota ile çalınan diğer çalgılarla zurna çalmak yasaktır.
Üçüncü sebep, Kadınların sıfatlarını erkeklerin meclisinde anlatmak caiz değildir. (... sevdiği kadın ve oğlan düşüncesiyle söylerse kesin olarak haram olur.)
Dördüncü sebep, Dinleyen kimse genç olursa (...) şeytan boynuna biner, şehvetini harekete geçirir. Beşinci sebep, Gerçi halkın keyif, neşe, eğlence şeklinde adet edindikleri sema mubahtır. Fakat onu devamlı yapmakla mubahlık çerçevesinden çıkar. Bazı günahlar
küçük iken adet edinmekle büyük günah olur.”
Musiki Gazali’nin koyduğu prensipler içinde icra edilirse mubahtır. Aksi halde günahtır, yoksa kafir oluruz.
Dipnotlar:
1- İmam Gazali El-Munkizü Mined Dallal
Hazırlayan Abdulhalim Mahmud, çev. Salih Uçan, Kayıhan Yayınevi, İstanbul, 1992,
y.141.
2- İmam Gazali, Kimya-yı Saadet, çev. Ali arslan, Birinci Cilt, Yeni Şafak, İstanbul,
2004, y. 244
3- Gazali, age, y. 271
4- Gazali, age, y. 397
5- Gazali age. y. 401-402.