Pek muhterem okurlarım, bu yazımda asil memleketimiz için acil bir mes’eleyi, kronolojik ve parapsikolojik ve jeolojik zaviyeden ele alıp teşhis edip teorik ve patetik manası tesbit ve tahlil ederek tetkik edeceğim.
Evvela manda nedir ve mandacı kimdir, bunun üstünde durmak lazım gelir. Çünkü 17inci yüzyılın ünlü kapıcıbaşı solak Salim’in oğlu Topal Ahmet adıyla maruf muhterem zat buyurur ki, ey ademoğlu sebebini bilmediğin el dahi mevzuda fikir beyan eyleme. Bizde bu muhterem zattan mülhem mevzu duhul eyleyeceğiz.
Sual eyledik manda nedir, mandacılık nedir, dedik. Türk Dil Kurumu’nun sözlüğünde manda için iki tarif var. “Manda: (1) is.zool. Geviş getirenlerden derisinin rengi siyaha yakın, uzun seyrek kıllı bir hayvan, su sığırı.” (Türk Dil Kurumu, Türkçe Sözlük, 2 K.Z. Ankara, 1988, sayfa 985.)
Pek âlâ bilinir ki ülkemiz kalkınmada iken mandacılar türedi. Bu mandacılara göre memleketimiz siyasi ve iktisadi ve siyasi kriz içindeymiş. Yine bu muhaliflere göre memleketimizde bal, tuz ve havyar sıkıntısı varmış.
Buna rağmen siyasi ve iktisadi ilimlere vakıf ve ehliyetli zatlar bu asılsız iddiaları sürenlerin mandacı oldukları tesbit ve ilan ettiler. Peki bunlar manda mı yetiştirip satıyorlar da mandacı dendi… Doğrusu, bu piyasa çok müsait. Bir mandanın fiyatı 500 bin ila 750 bin arasında değişiyor ve fakat ehil insanların mandacı dediği kişilerin manda alışverişi ile alakası yok.
Mandacı dendiği zaman bunun manası şudur ki, bu kişiler, memleketi, yabancı bir devlete teslim edenler. Bunlar, “Biz idare edemiyoruz. Memleketi batırdık. İktisadiyatı bozduk. Gelin bizi adam edin, bizi idare edin.” derler.
Bu inkarı propagandaya karşı sual eyleyelim. Bu yolları, köprüleri, tünelleri, hava alanlarını, 20 katlı apartmanları biz yapmadık mı? Biz yaptık.
İnsanımızın dinini imanını teminat altına almadık mı? Biz aldık.
Jurnalcileri, münafıkları ve faizleri düşürmeyenleri görevden almadık mı.
Hızla kalkınırken bu mandacılar doları yükseltip kalkınma savaşımını engellemek istediler.
Biz iman dolu göğsümüzle bunlara karşı durduk. Ve istiyoruz ki bilumum türkücüler, bilumum artistler mandacılara karşı dursunlar.
Bunlar… bu mandacılar kasten ekmek kuyruğu meydana getiriyorlar. Vatandaşa çok ekmek yedirmek onların beyinlerini hamura çevirecekler. Fazla ekmek yemek insanı aptallaştırır. Önemli olan ızgara köfte ve balıktır. Biz sabahları hamsi çorbası, öğlenleri palamut kızartma, akşamları lüfer salatası teklif ediyoruz.
Mandacılara göre tuz sıkıntısı varmış. Senin derdin tuzla tansiyon yükseltmektir.
Bu yazımızda bir hayvan olan manda ile memleket düşmanı manda’nın farklarını meydana koyduk.
Allah bu memleketi mandacıların şerrinden imtina eylesin.