Gazeteci İsmail Saymaz, ilk gençliğinde nasıl Menzilci olduğunu anlattı

Yayın tarihi: 10 Ekim 2020 Cumartesi 1:56 pm - Güncelleme: 10 Ekim 2020 Cumartesi 2:23 pm

Gazeteci İsmail Saymaz Menzil tarikatı bünyesinde yer almasını “Arkadaşım Davut da aynı zamanda Menzilci olmuştu ve bizi peşinden sürükledi. Ben de onunla beraber Menzil’e katıldım” sözleriyle anlattı.

Sözcü Gazetesi yazarı İsmail Saymaz, 5. Boyut programında Merdan Yanardağ’ın konuğu oldu. Saymaz, Yanardağ’ın “Menzil’i tanıyor musun?” sorusu şu sözlerle yanıtladı:

1993’TEN 1997’NİN SONUNA KADAR RİZE ÜLKÜ OCAKLARI BÜNYESİNDEYDİM’

“Ben 1993’ten 1997’nin sonuna kadar Rize Ülkü Ocakları, diğer ismiyle Nizam-ı Alem içerisindeydim. Rize’de MHP bünyesindeydim ve o günlerde bizden bir grup Alperen Ocakları’na katılmışlardı. O günlerde onların Gündüz isimli bir gazeteleri vardı. Ben Servet Avcı’nın orada yazı yazdığını hatırlıyorum. Nizam-ı Alem FM isimli bir radyoları da vardı. Arkadaşım Davut da aynı zamanda Menzilci olmuştu ve bizi peşinden sürükledi. Ben de onla beraber Menzil’e katıldım.”

‘CAMİNİN ALT KATI MEĞER MENZİLCİLER TARAFINDAN DERGAH OLARAK KULLANILIYORMUŞ’

“Ben o zamanlarda 14-15 yaşlarındaydım ve namaz kılıyordum. Şöyle katıldım: Menzilciler o zamanlarda Rize’nin merkezinde Atatürk Caddesi’nde Taşçıoğlu Camii isimli bir cami vardı. Caminin alt katı meğer Menzilciler tarafından dergah olarak kullanılıyormuş. Bu dediğim 95-95 yıllarında oluyor. Ve orada tövbe alırlardı ve kapalı zikir yapılırdı. Ve ben de bir müddet gittim zikirlere. Çorba geleneği de benim oturduğum Kale Mahallesi’nin camisinde yapılırdı. Benim dediğimin bu iki cami de devletin camisi. Taşçıoğlu Camisi’nde zikir yapılırdı, çorba buluşması da Kale Camisi’nde yapılırdı. Benim buraya da gitmişliğim vardır. Benim uzaklaşmamın sebebi çorbanın ortak tencerede yenmesiydi. Benimki tamamen temizlik hissiyatından. “Bu nasıl iş” deyip öyle bırakmıştım. En genç bendim galiba, hepsi yaşlıydı ve aynı tastan çorba içiyorlardı.”