Ekrem İmamoğlu ‘en büyük dileğini’ açıkladı

Yayın tarihi: 30 Mart 2023 Perşembe 12:06 pm - Güncelleme: 30 Mart 2023 Perşembe 12:10 pm

İBB iştiraki Medya AŞ tarafından hazırlanan “Şehremanetinden Büyükşehre En Güzel Emanet İstanbul” filminin gala gösterimi, Cemal Reşit Rey (CRR) Konser Salonu’nda izleyici ile buluştu. Gala, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, Şişli Belediye Başkanı Muammer Keskin ve eski İBB başkanlarından Ali Müfit Gürtuna’nın katılımıyla gerçekleştirildi. Gösterim öncesinde, İmamoğlu ve Gürtuna birer konuşma yaptı. Emanet kavramının, tarihte önemli ve çok derin bir anlama sahip olduğunun altını çizen İmamoğlu, şunları söyledi:

“BİLİRİZ Kİ EMANET ALDIĞIMIZ ŞEY, ASLINDA BİZİM DEĞİLDİR"

Emanet edilen kişiden emin olmak da çok önemli bir mesele. Sanırım bu kavram, en çok bizim gibi böylesi kadim bir kente hizmet eden insanlar için çok karşılığını vermek gereken bir duygu. Emanet aldığımız her şeyi, aslında onurumuz biliriz, ona en ufak bir zarar getirmeme sorumluluğunu üstleriniz ve canımız gibi koruruz. Emanet almak, büyük bir sorumluluk gerektirir. Biliriz ki emanet aldığımız şey, aslında bizim değildir. Bunu bize emanet edenlerindir. Onun için hassasiyet çok büyük olmalı, onu korumak, geleceğe taşımak ve vakti geldiğinde de asıl sahibine onu bırakmak çok önemli bir görev. İstanbul, geçmiş yıllardan, tarihin derinliklerinden bugüne önemli medeniyetlere başkentlik yapmış, dünyanın bize göre en önemli, en mühim kenti. Hatta her zaman söylüyoruz; dünyanın başkenti sıfatına en yakışan şehir. Hiçbir şehirde olmadığı kadar dinamik. Ve bunu tarih boyunca da yitirmemiş. Bu özelliğiyle de bambaşka. Bulunduğu coğrafyadaki konumlanması, coğrafyanın ona sunduğu nimetler muhteşem. İşte bu kadim kente hizmet etmek, şehremaneti, yani bugünkü tanımıyla belediye başkanlığı görevini yürüterek, bu kenti emanet almak, büyük bir onur. Belediye başkanlığı bir insanın gelecek nesillerde hiçbir zaman eksilmeyecek ve unutulmayacak muazzam bir görev dönemi.

"EN BÜYÜK DİLEĞİM"

Belediye Başkanlığı, bir insanın gelecek nesillerde hiçbir zaman eksilmeyecek ve unutulmayacak muazzam bir görev dönemidir. Elbette ki insan, mahcup olmak istemiyor. Sadece yaşayanlarına, o dönemin insanlarına değil hem geçmişine hem geleceğine mahcup olmamak ve ona hakkını vermek. Sadece geçmişten gelen değerlerini korumakla değil hem bugününü güzelleştirmek hem de geleceğini inşa etme sorumluluğu. Bunun örneklerini tahmin ediyorum en iyi şekilde bu belgeselde bize emeği geçen dostlar, arkadaşlar gösterecekler. Yıllar önce bu kentte kalıcı eserler bırakan şehremanetlerin, büyükşehir belediye başkanlarının yaptıkları hizmetlerin bugün hala İstanbulluların hayatlarını nasıl şekillendirdiğini ve güzelleştirdiğini de göreceğiz. Bunu görmek, bütün atacağımız adımları planlarken elbette ki bize hem ışık tutacak hem de geleceğe de mesaj vere" />

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın İstanbul’un siluetini bozan binalar ve çarpık kentleşmeyi itiraf ettiği konuşmasına gönderme yaptı. İmamoğlu, “En büyük dileğim ve çabam; İstanbul’a ihanet etmedim diyebilmektir” dedi.

İBB iştiraki Medya AŞ tarafından hazırlanan “Şehremanetinden Büyükşehre En Güzel Emanet İstanbul” filminin gala gösterimi, Cemal Reşit Rey (CRR) Konser Salonu’nda izleyici ile buluştu. Gala, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, Şişli Belediye Başkanı Muammer Keskin ve eski İBB başkanlarından Ali Müfit Gürtuna’nın katılımıyla gerçekleştirildi. Gösterim öncesinde, İmamoğlu ve Gürtuna birer konuşma yaptı. Emanet kavramının, tarihte önemli ve çok derin bir anlama sahip olduğunun altını çizen İmamoğlu, şunları söyledi:

“BİLİRİZ Kİ EMANET ALDIĞIMIZ ŞEY, ASLINDA BİZİM DEĞİLDİR”

Emanet edilen kişiden emin olmak da çok önemli bir mesele. Sanırım bu kavram, en çok bizim gibi böylesi kadim bir kente hizmet eden insanlar için çok karşılığını vermek gereken bir duygu. Emanet aldığımız her şeyi, aslında onurumuz biliriz, ona en ufak bir zarar getirmeme sorumluluğunu üstleriniz ve canımız gibi koruruz. Emanet almak, büyük bir sorumluluk gerektirir. Biliriz ki emanet aldığımız şey, aslında bizim değildir. Bunu bize emanet edenlerindir. Onun için hassasiyet çok büyük olmalı, onu korumak, geleceğe taşımak ve vakti geldiğinde de asıl sahibine onu bırakmak çok önemli bir görev. İstanbul, geçmiş yıllardan, tarihin derinliklerinden bugüne önemli medeniyetlere başkentlik yapmış, dünyanın bize göre en önemli, en mühim kenti. Hatta her zaman söylüyoruz; dünyanın başkenti sıfatına en yakışan şehir. Hiçbir şehirde olmadığı kadar dinamik. Ve bunu tarih boyunca da yitirmemiş. Bu özelliğiyle de bambaşka. Bulunduğu coğrafyadaki konumlanması, coğrafyanın ona sunduğu nimetler muhteşem. İşte bu kadim kente hizmet etmek, şehremaneti, yani bugünkü tanımıyla belediye başkanlığı görevini yürüterek, bu kenti emanet almak, büyük bir onur. Belediye başkanlığı bir insanın gelecek nesillerde hiçbir zaman eksilmeyecek ve unutulmayacak muazzam bir görev dönemi.

AKP’li belediye Erdoğan’ın “yatay mimari” sözlerini rafa kaldırdı

“EN BÜYÜK DİLEĞİM”

Belediye Başkanlığı, bir insanın gelecek nesillerde hiçbir zaman eksilmeyecek ve unutulmayacak muazzam bir görev dönemidir. Elbette ki insan, mahcup olmak istemiyor. Sadece yaşayanlarına, o dönemin insanlarına değil hem geçmişine hem geleceğine mahcup olmamak ve ona hakkını vermek. Sadece geçmişten gelen değerlerini korumakla değil hem bugününü güzelleştirmek hem de geleceğini inşa etme sorumluluğu. Bunun örneklerini tahmin ediyorum en iyi şekilde bu belgeselde bize emeği geçen dostlar, arkadaşlar gösterecekler. Yıllar önce bu kentte kalıcı eserler bırakan şehremanetlerin, büyükşehir belediye başkanlarının yaptıkları hizmetlerin bugün hala İstanbulluların hayatlarını nasıl şekillendirdiğini ve güzelleştirdiğini de göreceğiz. Bunu görmek, bütün atacağımız adımları planlarken elbette ki bize hem ışık tutacak hem de geleceğe de mesaj verecektir. Buradan kesinlikle tüm İstanbullular adına, geçmiş dönemde bu kente hizmet etmiş bütün şehremanetlerine, büyükşehir belediye başkanlarına, bir nevi saygıdeğer Ali Müfit Gürtuna nezdinde, hepsine yürekten teşekkür ediyorum. Elbette ki hayatta olanlara sağlık sıhhat dilerken, yaşamını yitirenlere de rahmet diliyorum. Ben de mesai arkadaşlarımla birlikte, tıpkı onlar gibi, bu güzel kentin değerine değer katacak, insanların hayatına güzellikler getirecek hizmetler üretmek için çok büyük çaba içerisindeyiz. En büyük dileğim ve çabam da ileride gönül rahatlığıyla, ‘Ben, emanet aldığım bu güzel şehri, İstanbul’umuzu korudum, geliştirdim. Ve tabii ki hiçbir zaman İstanbul’a ihanet etmedim diyebilmektir.”

İstanbul’a böyle ‘ihanet’ etmişler! Tarihi surun üstüne 5 katlı otel dikmişler