Deniz Gezmiş’in ailesine yazdığı son mektubu suç sayıldı!

Yayın tarihi: 22 Eylül 2023 Cuma 6:48 pm - Güncelleme: 22 Eylül 2023 Cuma 6:48 pm

Antalya’da Deniz Gezmiş ve arkadaşlarını andığı için gözaltına alınan 24 kişiye emniyetin, “Türkiye Halk Kurtuluş Ordusu (THKO) terör örgütü kurucuları Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ın anmasına katıldığınız tespit edilmiştir” suçlamasını yönelttiği ifade edildi. Deniz Gezmiş’in son mektubunun okunmasının da “suç unsuru” sayıldığı ileri sürüldü.

Antalya’da dün sabaha karşı ev baskınlarıyla Emek Partisi, Halkevleri, Türkiye İşçi Partisi, SOL Parti, DİSK/Emekli-Sen ve Eğitim Sen üye ve yöneticisi 24 kişi Antalya Terörle Mücadele (TEM) Şube Müdürlüğü polislerince sabah saatlerinde gözaltına alındı. Gözaltına alınan 24 kişiden 3’ü emniyette, geriye kalan 21 kişi de savcılık sorgularının ardından serbest bırakıldı.

Gözaltına alınan isimlere “terör örgütü propagandası” yaptıkları suçlamasının yöneltildiği öğrenildi. TEM polislerinin gözaltına alınanlara “Türkiye Halk Kurtuluş Ordusu (THKO) terör örgütü kurucuları Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ın anmasına katıldığınız tespit edilmiştir” dedikleri belirtildi. Ayrıca Deniz Gezmiş’in idam edilmeden önce babasına yazdığı son mektubun anmada okunması da suç unsuru oldu. Gözaltına alınanlar ise savunmalarında “3 Fidan”ın anmasına katılmanın suç olmadığını ve hiçbir “terör örgütüne” üye olmadıklarını ifade ettiler.

Deniz Gezmiş, Yusuf Arslan ve Hüseyin İnan’ı andıkları için gözaltına alınanlar serbest!

MEKTUPTA NE YAZIYOR?

Deniz Gezmiş’in idam edilmeden önce babasına yazdığı ve bugüne kadar sayısız kitaba, çalışmaya aktarılmış olan veda mektubu şöyle:

“Baba,

Mektup elinize geçmiş olduğu zaman, aranızdan ayrılmış bulunuyorum. Ben, ne kadar üzülmeyin desem, yine de üzüleceğinizi biliyorum. Fakat, bu durumu metanetle karşılamanı istiyorum. İnsanlar doğar, büyür, yaşar ve ölürler… Önemli olan çok yaşamak değil, yaşadığı süre içinde, fazla şeyler yapabilmektir.

Bu nedenle ben, erken gitmeyi normal karşılıyorum. Ve kaldı ki, benden önce giden arkadaşlarım, hiçbir zaman ölüm karşısında tereddüt etmemişlerdir. Benim de etmeyeceğimden şüphen olmasın.

Oğlun, ölüm karşısında aciz ve çaresiz kalmış değildir.

Bu yola bilerek girdi. Sonunda da bu olacağını biliyordu.

Seninle düşüncelerimiz ayrı ama, beni anlayacağını tahmin ediyorum. Sadece senin değil, (…) anlayacağını inanıyorum.

Cenaze için, avukatlarıma gerekli talimatı verdim. Ayrıca savcıya da bildireceğim. Ankara´da 1969´da ölen arkadaşım Taylan Özgür´ün yanına gömülmek istiyorum. Onun için cenazemi İstanbul´a götürmeye kalkma.

Annemi teselli etmek sana düşüyor. Kitaplarımı küçük kardeşime bırakıyorum. Kendisine özellikle tembih et. Onun bilim adamı olmasını istiyorum. Bilimle uğraşsın ve unutmasın ki, bilimle uğraşmak da bir yerde insanlığa hizmettir.

Son anda, yaptıklarımdan en ufak bir pişmanlık duymadığımı belirtir seni, annemi ve kardeşimi devrimciliğimin olanca ateşiyle kucaklarım…

Oğlun Deniz Gezmiş
6 Mayıs 1972, Merkez Cezaevi”

Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan, 6 Mayıs 1972’de Ankara’da Ulucanlar Cezaevi’nde idam edilişlerinin her yıl dönümünde yurdun birçok yerinde anılıyor.