33 aydının katledildiği Sivas Katliamı davası zaman aşımından düştü!

Yayın tarihi: 14 Eylül 2023 Perşembe 4:36 pm - Güncelleme: 14 Eylül 2023 Perşembe 5:26 pm

Firari üç sanık hakkında süren Sivas Katliamı davasında savcı, 30 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu gerekçesiyle davanın düşürülmesini talep etti. Mahkeme 30 yıllık zaman aşımı süresinin dolduğunu gerekçesiyle düşürüldü.

Sivas’ta 2 Temmuz 1993 tarihinde Madımak Oteli’nde 33 kişinin gerici grup tarafından yakılarak katledilmesine dair firari sanıklar Murat Sonkur, Eren Ceylan ve Murat Karakaş hakkında devam eden davanın duruşması Ankara 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Savcı, 30 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu gerekçesiyle davanın düşürülmesini talep etti. Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesi, firari üç sanık hakkında süren Sivas katliamı davasında 30 yıllık zaman aşımı süresinin dolduğu gerekçesiyle davanın düşürülmesine karar verdi.

 

Sivas Katliamı anması ‘Grup Yorum katılabilir’ denilerek yasaklandı

‘KARAMOLLAOĞLU İFADEYE ÇAĞIRILMADIĞI SÜRECE TÜRKİYE KARANLIKTA’

Duruşmada söz alan Madımak Oteli’nde katledilen Gülsüm Karababa’nın ağabeyi Hüseyin Karababa dönemin belediye başkanı Temel Karamollaoğlu’nun, dönemin valisinin, ordu komutanlarının, emniyet müdürünün mahkemede dinlenmesi gerektiğini söyledi. Karababa “Karamollaoğlu belediye önüne taşları getiren kişidir. Burada katliamı basitleştirmesinler. Karamollaoğlu buraya ifadeye çağrılmadığı sürece Türkiye karanlıkta kalacaktır” dedi.

 

‘SANIKLAR ÖRGÜTLÜ BİR ŞEKİLDE KAÇIRILDI’

Dava avukatlarından Şenal Sarıhan ise mahkeme heyetine şunları söyledi:

“İnsanlığa karşı işlenen suçlardan zaman aşımı olmaz. 30 yıldır sanık sandalyelerinin boş kaldığı bir dava sürecine tanık olduk. 30 yıldır buradayım. 30 yıldır davaya bakıyorum. Mahkeme dosyasında ne zaman karar verdiniz zaman aşımına? Sanıkların yargılanması için her türlü veri ve belge var. Zaman aşımını nasıl ifade edersiniz karar içinde? Burada bu kadar insanın içi titriyor zaman aşımı olacak mı diye. Buna ne hakkınız var? 2011 yılında sanıkların teslim edilmesi için Almanya’dan talepte bulundunuz. Suçsuz olsalar talep edilir miydi? Mahkeme açıkça insanlığa karşı işlenen suçu geçmiş duruşmalarda dile getirmiş oldu aslında. 38 kişi hakkında idam cezası verildi geçmişte. 1994’te 15 kişi tahliye edilmişti, hepsi yurt dışında şu anda. Bunlar örgütlü bir biçimde kaçırıldılar, yurt dışına çıkmak kolay değil. Ortada örgütlü bir eylem var. Tarihin bir aynası var ve biz her gün buraya bakacağız. Sayın hakim, bugün önemli bir karar vereceksiniz. O gün aynaya bakınca ne göreceksiniz?”

Sivas’ta aydınları katledenlerin akıbeti ne oldu?

’30 YILDIR KONUŞMAYI BEKLİYORUZ’

Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD) Başkanı Cuma Erçe de duruşmada söz alarak şunları söyledi:

“30 yıldır bu dava dahil olmaya çalışan bir derneğin başkanıyım. 30 yıldır ilk kez konuşma şansı buluyoruz bu mahkemede. Bugün bu salonda olan herkesin, sadece bu salon değil buranın dışındaki milyonların sizden adalet talebi var. Bu mahkemede hiçbir suçlu bugüne kadar dinlenmedi. Adalet sağlanmadığı sürece güçlülerin hukuku işliyor. Şimdi karar sizin. Ya gelecek kuşaklara bu katliamı gerçekleştirenler için insanlık suçlarında zaman aşımı olmaz diyeceksiniz. Ya da suçu işleyenlerin yanında yer alacaksınız. Hızır Paşanın koltuğunda oturuyorsunuz. Karar sizin. Adalet gecikirse katliamlar devam eder…”

Avukat Cafer Koluman, hakim ve savcıların da hukuk ve adalete ihtiyacı olduğunu belirterek “Sizlerden lütuf ya da bir iyilik talep etmiyoruz buna ihtiyacımız yok. Sadece adalet bekliyoruz” dedi.

‘ZAMAN AŞIMI İDDİALARINI ORTADAN KALDIRIN’

Duruşmada söz alan avukat Erdoğan Kılıç mahkemenin önünde aslında tarihi bir fırsat olduğunu belirterek “Bunu değerlendirin. Zaman aşımı iddialarını ortadan kaldırın. Burada olmayan, yurtdışında olan sanıkları kaçak olarak kabul edin ve davayı sonuçlandırın. Yok eğer zaman aşımını kabul ediyorsanız mahkemeden çekilmenizi talep ediyorum” dedi.

Sivas’ta Temmuz 1993’te düzenlenen Pir Sultan Abdal Kültür Şenlikleri’nin düzenleme komitesinde yer alan Ankara Divriği Kültür Derneği’nin dosyaya katılma talebi kabul edildi.

‘ZAMANAŞIMINI KABUL ETMİYORUZ’

Ankara Barosu Toplumsal Dava ve Hukuk Araştırmaları Merkezi (TODAM) ve Yurtsever Hukukçular adına söz alan avukat Deniz Aksoy şöyle konuştu:

“Öncelikle o gün Sivas’ta olmayan güvenlik önlemi bugün şu an adliyede vardır. 2 Temmuz ’93 tarihinde Sivas’ta o dönemin merkezi ve yerel iktidarları bilerek isteyerek olaylara engel olmamış, bitmesini beklemiştir. 30 yıldır da davada tabiri caizse top çevrilmektedir. Sanıklar bilerek yakalanmamakta, yurtdışına kaçmalarına izin verilmekte, kaçanların da iade edilmemesine göz yumulmuştur. Zamanaşımı kararı verilmesini kabul etmiyoruz ve bu kararı tanımayacağız. İnsanlığa karşı suçlarda zamanaşımı uygulanamaz. Sanıkların iadesi, iade edilmemeleri halinde durumun tespiti ile suçun tespit edilmek suretiyle hüküm kurulması, dinlenmemiş olan dönemin Sivas Belediye Başkanı Temel Karamollaoğlu’nun tanık olarak dinlenmesi ve ihsas-ı rey oluştuğu için meslektaşların da talepleri doğrultusunda heyetin çekilmesi talebinin dikkate alınmasını isteriz.”

ZAMAN AŞIMI TALEBİ

Söz alan avukatların konuşmalarının ardından mahkeme, davaya dair zaman aşımı talebinde bulundu. Avukatlar ve davacılar, savcının davanın zaman aşımından düşmesini talep etmesine karşı tepki gösterdi. Mahkeme başkanı ise yaşanan tartışmaya müdahale etti. Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesi, firari üç sanık hakkında süren Sivas katliamı davasında 30 yıllık zaman aşımı süresinin dolduğu gerekçesiyle davanın düşürülmesine karar verdi.

 

Ercan Akyol, Sivas Katliamı dava sürecini böyle çizmişti.