Haber

Zühtü Arslan'dan 'Nihai yetki AYM'de' mesajı: Hukuk devleti yorum anaforuna izin vermez

Anayasal hükümlerin yorumlanmasında nihai ve bağlayıcı yetkinin AYM'de olduğunu belirten Zühtü Arslan "Hukuk devleti yorum çeşitliliğini kabul eder ancak yorum anaforuna izin vermez" dedi.

Hak ihlali kararlarıyla nedeniyle iktidar ortağı MHP'nin hedefinde olan ve 20 Nisan'da görevi süresi dolacak olan Anayasa Mahkemesi Başkanı Zühtü Arslan, Koç Üniversitesi'nde düzenlenen 'Anayasal Yorumun Geleceği: Bireysel Başvuru ve Norm Denetimi için Yeni Perspektifler' konulu konferansta "Nihai yetki AYM'de" mesajı verdi. Türkiye’de anayasal yorumun bugününe dair düşüncelerini aktaran Arslan, anayasal yorumun yorumcunun kişisel dünyası, yorumcunun içinde bulunduğu topluluğa hâkim olan hukuksal paradigma ile ülkenin sosyal ve siyasal durumu olmak üzere iç içe geçen üç dairede gerçekleştiğini belirtti.
'HAK VE HAKKANİYET' Türkiye’de 2010 anayasa değişikliğiyle kabul edilen bireysel başvurunun hak eksenli hukuksal paradigmanın benimsenmesinde etkili olduğunu belirten Başkan Arslan "Anayasa Mahkemesinin benimsediği hak eksenli paradigma, ‘hak’ kelimesinin birbiriyle bağlantılı iki anlamına yaslanmaktadır. ‘Hak’ bir yandan ‘hakkaniyet olarak adalet’, diğer yandan da yaşam hakkı veya mülkiyet hakkında olduğu gibi ‘sahip olunan şey’ anlamına gelmektedir. Bu anlamda, anayasal yorumun içinde gerçekleştiği hak eksenli paradigma, anayasal adaleti sağlayarak temel hak ve özgürlükleri korumayı amaçlayan, başka bir ifadeyle her iki anlamıyla ‘hak’kı tespit ve teslim etmeye çalışan bir paradigmadır" dedi. Arslan hak eksenli paradigmanın temel hak ve özgürlüklerin korunmasına diğer toplumsal ve siyasal faydalar karşısında öncelik tanıyan, hak ve özgürlüğü esas, sınırlamayı istisna olarak kabul eden, anayasal hükümlerin temel hak ve özgürlükler lehine yorumlanmasını gerektiren bir yaklaşım olduğunu dile getirdi. Arslan şöyle devam etti: "Anayasa Mahkemesi birçok kararında anayasa yargısına hâkim olması gereken yaklaşımın hak eksenli paradigma olduğunu belirtmiştir. Mahkemeye göre anayasa hükümleri hak eksenli yorumlandıkları takdirde işlevlerini tam olarak yerine getirebilir. Bu sebeple kamu gücü kullananların anayasal hükümleri özgürlükler lehine yorumlamaları mümkün ve gereklidir. Anayasa Mahkemesi, bilhassa seçme ve seçilme hakları gibi siyasi haklar söz konusu olduğunda ilgili anayasa hükümlerini demokrasinin korunması bağlamında sistematik ve hak eksenli bir yoruma tabi tutmuştur." Arslan konuşmasında hak eksenli yorumun gerek bireysel başvuruda gerekse norm denetiminde anayasal hak ve özgürlüklerin koruma alanını genişletici ve koruyucu bir sonucu beraberinde getirdiğini, hukukun anayasallaşması olarak bilinen sürece katkı sağladığını belirtti ve “Hak eksenli yaklaşım anayasal hükümlerin hukukun üstünlüğü ilkesi ışığında yorumlanmasını gerektirmektedir” dedi.

'NİHAİ VE BAĞLAYICI YETKİ AYM'DE'

Kanun koyucunun, idari ve yargısal mercilerin de görevleri kapsamında anayasal hükümleri yorumladıklarını dile getiren Arslan, bu yorumların sonucunda ihdas edilen normların ve kamu gücü işlemlerinin anayasal denetime tabi olduğunda Anayasanın nihai ve bağlayıcı olarak yorumlanması yetkisinin Anayasa Mahkemesine ait olduğunu vurguladı. Arslan sözlerini "Aksi takdirde herkesin ve her kurumun kendi yorumunun ‘geçerli’ olduğunu ileri sürdüğü bir durum ortaya çıkacaktır. Hukuk devleti yorum çeşitliliğini kabul eder ancak yorum anaforuna izin vermez" diyerek tamamladı. https://tele1.com.tr/zuhtu-arslanin-gorev-suresi-doluyor-iste-aym-baskanligi-icin-konusulan-isimler-1012230/