Eskiler çok daha iyilerini söylemişler ama ben kendimce şöyle derim: Kimin nesi yoksa osu diline vururmuş.
Siyasal bilimler uzmanı bir büyüğümle konuşurken Türkiye’ye dair iddialı bir tespitini anlatmıştı:
“Batı’da bir siyasi partinin ismi onun ideolojisini yansıtır. Bizde siyasi partilerin isimleri maniler, deyişler gibidir ve kim partisine ne isim koyuyorsa onun tersine hizmet etmiştir.”
Düşününce hak vermiştim. Adında demokrat olanlar anti-demokratikti, adalet olanlar ise adaletsiz. Kalkınacağız diyenler benzeri görülmemiş yoksullaşma yaratmış, refah vadedenler huzursuzluk çıkarmıştı. Doğru yolcular yanlış yollara sapmış, faziletçiler erdemsiz davranmış, milliyetçiler emperyalistlerin hizmetine girmiş, halkçılar halktan uzaklaşmış, işçi partisi patronlardan oy almıştı.
AKP veya kendi deyimleriyle AK Parti… Adalete ve kalkınmaya vurgu yaparak kuruldular. Günü gününe, söylemi söylemine uymadığı için AKP’nin açılımı sanki ‘Anda Kal Partisi’ olmalıymış gibi gelir bana. Dile kolay 23. yıllarını kutluyorlar. 23 yıllık parti 22 yıldır iktidarda! Ve 22 yıldır adalete de kalkınmaya da doyduk!
Biri görev edinse ekonomiyi bu kadar bozamazdı. Alım gücünü bu kadar düşüremez, yiğidi kuru soğana muhtaç edemezdi.
Biri görev edinse adalet duygusunu böylesine yerle yeksan edemezdi.
ADALET
Osman Kavala’yı, Can Atalay’ı, Tayfun Kahraman’ı, Çiğdem Mater’i, Ali Hakan Altınay’ı, Mine Özerden’i yıllardır içeride tutan ADALET!
Sokak röportajında konuşan Dilruba Y.’yi dört gündür tutuklu cezalandıran ADALET…
Bir AKP mucizesiyle 10 yılda sıfırdan zirveye ulaşan Furkan Dağlı’yı 31 suç kaydına, Beşiktaş’ta bir kadını ezip kaçmasına rağmen serbest bırakan ADALET…
Kızılay’ın eski başkanı Kerem Kınık'ın, Batın Barlas Çeki'nin (16) ölümüne neden olan, kazada yüzde 100 kusurlu kızı Fatma Zehra Kınık’ı serbest bırakan ADALET…
Çocukların ırzına geçenleri aklayan ADALET…
Katillerin, suçluların kaçmasına göz yuman ADALET…
Sürekli yanlış parmakları kesen ADALET…
Depremde yıkılan binalardan neredeyse ölenleri suçlu bulan ADALET…
Binaların müteahhitlerini serbest bırakan veya vaktinde yakalamayan ADALET…
Hatay’da vatandaşın mülküne rezerv alan bahanesiyle çöken devlet (ADALET)!
Sadece kendi yandaşını kalkındıran ADALET…
KALKINMA
Sadece yandaşını zenginleştiren ekonomi modeli geliştiren KALKINMA…
Merkez Bankası’nın rezervlerini eksiye düşüren KALKINMA…
Tarımdan hayvancılığa, sanayiden teknolojiye her alanda dışa bağımlılığı artıran KALKINMA…
Kendi vatandaşını mülksüzleştiren, ülkeyi yabancıya peşkeş çeken KALKINMA…
Ülkeyi sayısız ve kayıtsız göçmenle dolduran KALKINMA…
Gavsları, şeyhleri milyarderler listesine sokan KALKINMA…
Mülakatla yandaşını işe alan KALKINMA…
Asgari ücreti açlık sınırının altında tutan KALKINMA…
Emekli maşını, asgari ücretin altında bırakan KALKINMA…
İtibardan tasarruf etmeyip kilometrelerce uzunlukta konvoylar oluşturan KALKINMA…
Görkemli uçak filolarıyla dostu düşmanı üstümüze güldüren KALKINMA…
Müptela olunan müteahhitleri dünya sıralamasında zirveye oturtan KALKINMA…
Uyuşturucu baronlarının, mafyanın ülkede cirit attığı KALKINMA…
Afiyet olsun! Nasıl doydunuz mu adalete ve kalkınmaya?
Anda Kal Partisi (AKP) bakalım daha ne kadar eğlenceyi sürdürecek?