Aksaray Merkez Kocasinan Cami imam hatibi Osman Canlıer, ilde her hafta camilerde cemaatten toplanan paraların nereye harcandığını sorguladığı için İl Müftüsü tarafından mobbinge maruz kaldığını iddia etti. Canlıer, üç aydır çeşitli hastalıkları sebebiyle hastanede yatmasına rağmen tayininin posta yoluyla yapıldığını ifade etti. 

Aksaray’da Cami İmamı olarak görev yapan ve Mil Diyanet Sen İl Temsilciliği görevini yürüten Osman Canlıer görevini yaptığı sürede yaşanan olumsuzluk ve haksızlıkları dile getirince raporlu olmasına rağmen başka bir ile sürüldüğünü iddia etti. Canlıer, "yetkisini, kendisine ve ailesine karşı kötüye kullandığı gerekçesiyle" il müftüsü Hasan Hüseyin Güller hakkında 24 Mayıs'ta Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığı'na şikayet dilekçesi vererek cezalandırılmasını talep etti.

KORONAVİRÜS SORUSU ŞİKAYET SEBEBİ SAYILDI

Mil Diyanet-Sen Aksaray Sendika Başkanı olduğunu söyleyen Din Görevlisi Osman Canlıer, hastane önünde yaptığı açıklamada, "Sendika Şube Başkanı olmam hasebi ile toplantılara katıldım. O toplantılarından birinde İl Sağlık Müdürü Kerem Yeşildal’a covid’in pik yaptığı dönemlerde kendilerine birkaç soru sordum. İl Sağlık Müdürü beni azarlayarak, kendisine sorduğum soruları kişiselleştirdiğimi öne sürdü ve beni İl Müftüsüne şikayet ederek hakkımda soruşturma başlatmasını istedi. Oysaki sorduğum soru küresel covid salgını ile mücadele ile ilgili sıradan sorulardı" dedi.

TEDAVİ ALTINDA OLMASINA RAĞMEN TAYİN EDİLDİ

Sağlık Müdürlüğü'nün, İl Müftüsü'ne şikayeti üzerine mobbing sürecinin başladığını savunan Canlıer, "Müftü Bey'in yanına her gittiğimde azarlanmaya başlandım. Aksaray İl Müftüsü benim sendika başkanı olmam hasebiyle İl Müftülüğündeki şube müdürleri ve memurlara baskı yaptığımı iddia etti. Ben de İl Müftüsü’ne ‘devlet daireleri sözlerle değil belgelerle idare edilir’ cevabını verdim. Buna rağmen İl Müftüsü bana soruşturma açtı" dedi. Açılan soruşturma sonucunda gelen müfettişe bu konuları anlattığını söyleyen Canlıer eski bir kaza nedeniyle kolundaki kangren başlangıcı için üç aydır tedavi gördüğünü belirterek, “Din görevlisi bile benim hakkımdaki iddialara hayretler içerisinde baktı. Pandemi döneminde ben çocuk okutmamışım, zoom üzerinden öğrencilerle ilgilenmemişim, öğrencilere Kur'an-ı Kerim öğrettiğim halde, benim sistemimi kapatarak ders yapmadığımı iddia etmişler, bana cezalar verdiler. Hepsine itiraz etmeme rağmen Aksaray İl Müftüsü Güller benim hastalığım sürecinde ve tedavi gördüğüm halde bu durumumu fırsata çevirip benim haberim olmadan eşime posta yoluyla tayin teklifimi göndererek beni Balıkesir'e tayin etmiştir."

PARALARIN PEŞİNE DÜŞTÜ BAŞINA GELMEYEN KALMADI

Hukuksuz bir tayin süreci nedeniyle zor durumda bırakıldığına dikkat çeken Canlıer, "Hasta yatağındayım Balıkesir'i arıyorum, Balıkesir İl Müftülüğü 10 gün içerisinde işe başlamazsam müstafi durumuna düşeceğimi söyledi. Oysaki hastayım ve ameliyatlarım devam ediyor. Şu an Aksaray İl Müftülüğü tarafından boşa alındım" dedi. Her hafta cumalarda camilerde toplanan paraların nereye gittiğinin akıbetinin belli olmadığını iddia eden Canlıer, "Geçtiğimiz Ramazan ayı içerisinde müftülük 500 kişilik, bin kişilik yemekler verdi. Bu paraları nereden verdi? Vatandaşlardan topladığımız paraları makbuzla Müftülüğe teslim ediyoruz. Müftülükten bizden aldıkları paraların karşılığında bize herhangi bir belge vermiyorlar. Biz paraları veriyoruz, paraların nereye harcandığına dair bize hiçbir dönüş yapılmıyor. Ben bu toplanan paraların nerelere nasıl harcandığını araştırmaya başladığım anda Müftü Bey beni buradan göndermeyi istedi" diye konuştu.

"TOPLANAN PARALARIN AKIBETİ BELLİ DEĞİL"

Aksaray ve ilçelerinde 385 görevlinin her hafta cuma günü camilerde cemaatten para topladığını iddia eden imam hatip Canlıer, şöyle konuştu: "Paraların nereye harcandığı meçhuldur. Bu paralar hangi Kur'an kursuna hangi inşaatlara harcanmıştır? Bilen yoktur. Bu konuyla ilgili bilgi verilmemektedir. Camilerde para toplanan işlemler şüphelidir. Ben Müftü’ye bu paralar ne oldu, İmam hatiplilerin ek ödemeleri neden yatırılmıyor, ödeme yok diye sorduğumda; ‘bu senin sorunun değil, bu senin konunun değil’ diyerek beni azarladı. İl Müftüsü Hüseyin Güller peşime murakıpları taktı, açığımı aradı. Camime gönderdiği murakıplar beni sürekli takip etti. Bir dizi ameliyat geçirdim. Bu süreçte raporumu nereye vereceğimi Aksaray İl Müftüsü’ne sorduğum zaman artık benim Aksaray'da bir işimin olmadığını, raporlarımı Balıkesir'e vereceğimi söyledi. Resmi olarak da imza atmadığım için nerede görev yaptığımda belli değil, boştayım, ama raporluyum. Başıma ne geldiyse sendika şube başkanı olduktan ve yapılan haksız uygulamaları sorduktan sonra geldi.”

“MÜFTÜLÜKTE PERSONEL SİGARA İÇİYOR”

Diyanet İşleri Başkanlığı'nın ‘sigara içmek haramdır’ demesine rağmen Aksaray Müftülüğü'nün kahvehane benzeri yerlere döndüğünü iddia eden Canlıer, “Kapalı alanda ve üstelik Diyanet İşlerine bağlı İl Müftülüğü’nde personel sigara içiyor. Eşim şeker hastası, kızım kalp hastası benim de durumum ortada. Din adamında ahlak, edep, vicdan ve merhamet olması gerekirken, zulüm ve benim bulunduğum konumdaki bir hastaya ihanetin en ağırını gösterdiler. Dinle İslam'la içerisinde bulunduğumuz kurumun hiçbir tarafına yakışmayan üslupla bana davranılmıştır" diye konuştu. https://tele1.com.tr/ali-erbastan-muftulere-devletin-burokratlarina-rehberlik-edin-cagrisi-637094/

İL MÜFTÜSÜ AÇIKLAMA YAPMAYACAĞINI BELİRTTİ

ANKA Haber Ajansı’nın din görevlisi Canlıer’in iddiaları hakkındaki görüşünü sorduğu Aksaray İl Müftüsü Hasan Hüseyin Güller, konunun yargıya taşındığını ve ismi geçen din görevlisi ile ilgili kurum içi soruşturma olduğu, müfettişlerin raporlarını hazırladığını, konunun yargıya taşınmasından dolayı açıklama yapamayacağını söyledi.

CEMAAT İMAMIN ARKASINDA

Cami cemaati, Osman Canlıer'den memnun olduklarına dair imza topladı. Toplanan imza listesinde Canlıer ile herhangi bir problem yaşamadıklarını belirterek görevine devam etmesi istendi. İmza listesi şöyle: