CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç, Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’nin; önce “Yangın söndürme uçağımız, helikopterimiz yok” ardından “Uçak olarak dünyada az bulunur bir filo sahibiyiz” diye açıklama yapmasına “Allah kahretsin ya. Yalancı insanlar. Beceriksizler. Yüzsüzler. Gerçekten bu kadar samimiyetsizlik olur mu? Nasıl bir yüze sahipsiniz?" sözleriyle tepki gösterdi.

CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç, TBMM’de basın toplantısı düzenledi. https://tele1.com.tr/bakan-pakdemirlinin-danismanlari-suc-makinasi-cikti-birinin-64-digerinin-ise-47-suc-kaydi-var-448558/ Özkoç’un konuşmasından öne çıkanlar şöyle: “SATILMIŞ İNSANLARIN SALDIRMASINI SAĞLAYAN KİŞİ ERDOĞAN’DIR: İnanılmaz olaylar yaşıyoruz ama öncelikle bir tanesi dile getirmek istiyorum. Sayın Meral Akşener, bir saldırıya uğradı. Onları kim bu saldırıya teşvik etti benim için önemli olan o. Cumhurbaşkanı daha önceki saldırı sonrası ‘dur bakalım başına daha neler gelecek’ dedi. Bu ne demektir? ‘Benim Tayyip Erdoğan olarak haberim var, başına çok şey gelecek’ demektir. Halka kin tohumlarının ekilmesi, satılmış insanların saldırmasını sağlayan kişi Recep Tayyip Erdoğan’dır. Muhalefet liderleri buna benzer saldırıları göğüslerler ama Türkiye’nin hazmedemeyeceği böyle bir cumhurbaşkanına sahip olmaktır. TÜİK, SARAYIN İSTATİSTİKLERİNİ AÇIKLAYAN KURUMA DÖNÜŞTÜ: Esnaf tükendi. İşsizlik aldı başını gidiyor. TÜİK açıklama yapıyor. ‘İşsizlik rakamları düştü’ diyor. Bu yalana kimse inanmaz. TÜİK, sarayın istatistiklerini açıklayan bir kuruma dönüştü. TÜİK’in değil, milletimizin sokakta söylediğini kaile alarak hareket etmeliyiz. KENDİ ÇOCUKLARIMIZ ÜZERİNDEN NASIL BİR PAZARLIK İÇİNDESİN: Türkiye’de bir göçmen ve sığınmacı sorunu var. Böyle bir sorun yokmuş gibi davranmak sorunu çözmüyor. Bu iktidarın bir göçmen politikası var mı? 88 yılda 2 milyon kişi Türkiye’ye mülteci olarak gelmiş. 6 yılda 4 milyon gelmiş. Böyle bir politikasızlık olur mu? Türkiye, böyle bir çaresizliğe itilebilir mi? İstihdam meselesi var. 8 yıllık geçici sığınma statüsü olur mu? Suriyelilerle ilgili sorunu yaşıyorken, açlık, yoksulluk varken; Afganlılarla ilgili göç başlatıldı. Erdoğan, Biden’ın karşısına oturdu. Recep Tayyip Erdoğan oradan açıklama yapıyor. ‘Havaalanını korumak için askerlerimizi tutabiliriz’ diyor. Afganlı gençler Türkiye’ye geliyor. Türk gençleri oraya ölmeye gidiyor. Nasıl kirli bir yaklaşımdır bu? Kendi çocuklarımız üzerinden nasıl bir pazarlık içindesin? Bütün bunlarla ilgili bizim bir politikamız olması gerekiyor. Türkiye’nin yapması gereken her şeyi yapacağız. Önce programa bağlanarak, sonra geldikleri ülkelerle bağlantıya geçerek, herkesin kendi ülkesinde özgür ve barış içinde yaşaması için program yapacağız. Bunun için bir an önce sandık diyoruz. ORMANLARIMIZ ÇIĞLIK ÇIĞLIĞA YANDI: Çok ilginç bir orman bakanı, gerçek yüzü ile tanınmış oldu. Orman Bakanı Pakdemirli, ‘yangın söndürme uçağımız yok, envantere uçak alımıyla ilgili cumhurbaşkanı talimatıyla çalışmalara başlandı’ diyor. Peki, kendi 13 uçağından sadece bir tanesi satılsa 50 tane yangın uçağı alınıyorken bunca can yanmıyorken Türkiye Cumhuriyeti’nin hiç yangın uçağının olmaması yüz kızartıcı değil mi? Bunu açıklayan Recep Tayyip Erdoğan’ın Bakanı. Aradan 48 saat geçiyor. ‘Uçak olarak dünyada az bir filoya sahibiz.’ Allah kahretsin ya. Yalancı insanlar. Beceriksizler. Yüzsüzler. Gerçekten bu kadar samimiyetsizlik olur mu? Nasıl bir yüze sahipsiniz? Nasıl bir vicdana sahipsiniz? Nasıl insansınız? 48 saat arayla bu kadar net yalan söyleyen insan, bakanlık yapabilir mi? Bırak bakanlığı. Doğru ve namuslu insanlar, böyle bir insanı, bu kişilikte insanı misafir olarak eve almaz. Dün Marmaris’te yaptığı açıklama, ‘Çok sayıda yangında görevlendirilmeyen uçağımız olduğu için komşumuza yardımcı olmamız gerekiyor.’ Bizim bildiğimiz üç uçak kiraladın, onlar da zamanında müdahale edemediler, yardım uçakları geldi, geldi gelmedi derken ormanlarımız cayır cayır yandı. Ormanlarımız senin beceriksizliğin yüzünden çığlık çığlığa yandı. Şimdi kullanmadığımız o kadar yangın uçağı var ki başka ülkelere gönderecekmiş. Allah sizi ıslah etsin. Hala bu kişilere destek veren insanlara sesleniyorum. Aklın sesini dinleyin. 18 YILLIK ÖMÜRLERİNDE 8 EĞİTİM BAKAN DEĞİŞTİ: Sınava girenler, AKP iktidarıyla eşit yaştalar. Tek gördükleri iktidar AKP iktidarı. 18 yıllık ömürlerinde 8 eğitim bakanı değişti. En son Ziya Selçuk ayrıldı. Göreve gelirken hedeflerini açıkladı mı? Açıkladı. Peki görevden ayrılırken nedenini açıkladı mı? Açıklamadı? Cumhurbaşkanına teşekkür edeceksin, ayrılıp gideceksin. Böyle bir yaklaşım olabilir mi? Bir yıl önce, ‘eğitimde başarılı olamadık’ dedi. Bir yılda ne yaptınız? Bir iyileştirme mi yaptınız? Hayır. Barajı düşürmüşler. Eğitimde nitelik arıyoruz. Eğitimde kalite arıyoruz. Yazıktır. Böyle bir anlayış Türkiye Cumhuriyeti’ni yok ediyor. Eğitimle ilgili bütün hazırlıklarımız tamam. Ne yapacağımızı biliyoruz. İlk 100 günde, ilk bir yılda ne yapacağımızı biliyoruz. Ama şu an ne yapacağını bilmeyen istikrarsız, beceriksiz bir iktidarla karşı karşıyayız. Biz Türkiye’yi Millet İttifakı ile yönetmeye hazırız. Türkiye daha fazla sıkıntı yaşamamalı.”