CHP Grup Başkanı ve Genel Başkan Adayı Özgür Özel, Cumhurbaşkanlığı seçim gecesi Kemal Kılıçdaroğlu'na yaptığı öneriyi açıkladı. Özel, "İlk gece önerim, samimi bir özür ve yakın zamanda bir değerlendirmeydi" dedi.
CHP Grup Başkanı ve Genel Başkan Adayı Özgür Özel, SÖZCÜ Televizyonu'nda İpek Özbey moderatörlüğünde Uğur Dündar ve İsmail Saymaz'ın sorularını Karşı Karşıya’da yanıtladı. Özel Seçim gecesi yaşananlara dair açıklamalarda bulundu. Özel, "Ben ilk gece konuşmasında şöyle bir öneride bulundum, Dedim ki, ‘Bizim konuşma metnimiz hazır. Adaylık metninizi alın elinize, babasına kavuşturamadığım Vera'dan özür diliyorum. Adalet getiremediğim Şenyaşar ailesinden özür diliyorum.' İlk gece önerim, samimi bir özür ve yakın zamanda bir değerlendirmeydi. Eğer böyle bir şey yapsaydık; her şey Kemal bey için, Cumhuriyet Halk Partisi için, seçmenimiz için çok daha doğru ilerlerdi" ifadelerini kullandı.
"GEREĞİNİ YAPMAYACAK MIYIZ?"
Özel'in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle oldu:
“Mayıs'ın 14'ü ve 28'i akşamı iki büyük travma yaşadık. 28'i akşamı, benim kolumu kaldırmaya mecalim yoktu. İlk üç gün boyunca hepimizin telefonlarına şöyle mesajlar geldi; ‘Siz elinizden geleni yaptınız, biz sizden razıyız.' Üçüncü gün falan partide şöyle bir şey konuşuluyor; ‘Kaybedersek çok kötü olur diyorduk ama insanlar hiç de bize kızmıyor…' Orada şöyle bir şey dediğimi çok net hatırlıyorum; ‘Siz hiç yas evine gittiniz mi? İlk üç gün deliler bile konuşmaz. Yas vardır orada. Üçü ile yedisi arası deliler konuşur, eğer doğru bir şey diyorsa sustururlar yoksa kovarlar. Yedisinden sonra kan bağı olmayanlar yavaş yavaş konuşmaya başlar. Kırkı çıktı mı en yakınları da konuşur. Bugünkü yasa bakıp da bu insanlar bize kızmayacak sanmayın. Bu insanlar bizden bir şey bekliyor. Bu samimi üzüntüyü aynen paylaşıyor muyuz, kahroluyor muyuz ve gereğini yapacak mıyız? Biz gereğini yapmazsak her geçen gün daha kötüye gidecek"
https://tele1.com.tr/canli-ozgur-ozel-genel-baskan-adayligini-acikladi-914922/
"KAYBETMEKTEN DAHA BÜYÜK BİR TRAMVA"
" İnsanlar bizim sorumluluk almamızı, özeleştiri yapmamızı ve bir daha bu travmanın yaşanamaması için ne yapmamız gerekiyorsa onu bekliyorlar. Burada parti bir bütün olarak veya sayın genel başkanın önderliğinde gereğini yapsaydı, ben gereği ne yapılıyorsa orada olacaktım zaten. Seçimi kaybetmekten daha büyük travma, kaybetmemiş gibi yapmaktı, kaybettiğin halde sorumluluğu almamaktı. İnsanlar sabaha kadar uyuyamıyorlardı, 20'li yaşlarında gençler hıçkıra hıçkıra ağlıyorlardı, 80 yaşında insanlar ‘gözümüz açık mı gideceğiz' diyorlardı; biz, ‘aslında kaybetmedik, kazanamadık' demeye başladık. Mağlubiyete isimler takmaya başladık. Burada yaşadım kendi duygusal kopuşumu"
İLK GECE ÖNERİSİ
Kılıçdaroğlu'na istifa etmesi gerektiğini söylediniz mi? Sorusuna Özel şu cevabı verdi:
"Hem biz hem de kendisine çok kıymet veren insanların söylediğini biliyorum. Ben ilk gece konuşmasında şöyle bir öneride bulundum; MYK toplantı salonundaydık, Mansur Başkan'la Ekrem Başkan da oradaydı. Dedim ki, ‘Bizim konuşma metnimiz hazır. Adaylık metninizi alın elinize, babasına kavuşturamadığım Vera'dan özür diliyorum. Adalet getiremediğim Şenyaşar ailesinden özür diliyorum.' İlk gece önerim, samimi bir özür ve yakın zamanda bir değerlendirmeydi. Eğer böyle bir şey yapsaydık; her şey Kemal bey için, Cumhuriyet Halk Partisi için, seçmenimiz için çok daha doğru ilerlerdi. Şimdi artık adayım, sorumluluk almaya karar verdim."
"EKREM BEY ‘DEĞİŞİM' DEMESEYDİ DE ÇIKARDIM"
"Genel başkan olursam, kazanma şansı en çok olan kişiyi aday gösteririm, aday gösterilmesini savunurum. Ama bunun için üyelerin de oyuna başvururum. Anketleri yaptırırız, üyelere ilan ederiz, ‘Şu üç kuruluşa bu anketleri yaptırdık, bakın anketlere…' 1.5 milyon kişi, 1 kişiye göre daha doğru karar verir. Adalet Yürüyüşü'ne yaklaşık 150 kişi karar verdik, en doğru kararı verdik. Tek başına bilmem ne danışmanının aklıyla verilen her karardan dilimiz yandı. Sadece aday olamayan Ekrem İmamoğlu değil, aday olmak isteyip olamayan kim varsa hepsinin yerine ben adayım. Ben bütün Cumhuriyet Halk Partililerin adayıyım. Hepsinin adına vekaleti üstlenmeye hazırım. Bir tane emanet var. O emaneti şimdi sayın genel başkan taşıyor. Emanet Atatürk'ten. Ekrem Bey ‘değişim' demeseydi de çıkardım, demesini de çok doğru buldum. ‘Değişim' diyen herkes, bu parti bir daha seçim kaybetmesin istiyor"
"MUHALEFETE MUHALEFET ETMEK MUHALEFETİN İŞİ DEĞİL"
"Muhalefete muhalefet etmek, muhalefetin işi değil. Bizim iktidara muhalefet etmemiz lazım. Meral Hanım'ın açıklamalarıyla meşgul olacak veya muhalefet edecek veya cevap verecek hale gelirsek Tayyip Erdoğan'ın ekmeğine yağ sürmüş oluruz. Meral Hanım'ın açıklamalarından ton olarak veya siyaseten sürdürdüğü hat olarak haklı gördüğü taraf şu: Ben de yarın Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı olursam yapacağım iş şudur; partinin kendi kimliğiyle bağımsız koşması lazım"
İTTİFAK CEVABI
" Beş tane koşucu var, belinden zincirle birbirine bağlıyorsun, ‘hadi koşun' diyorsun. Nasıl koşacağım? Biri orandan çekiyor, biri burandan çekiyor… Partilerin özgürce koşmaları lazım. Partilerin birbirine bellerinden bağlı şekilde koşmaya çalıştıkları ve her gün ittifakın konuşulduğu bir sistemi ben de doğru bulmuyorum. Ama önümüzde bir yerel seçim var. O yerel seçimde şu anda Cumhuriyet Halk Partisi veya ittifak ortakları, ittifak potansiyelini kaybetmiş görünüyorlar. Biz bunu kırmaya çalışıyoruz, bunu kırmalıyız. Çünkü şöyle bir gerçek var; Çok saygı duyarım Meral Hanım'a ama Meral Hanım da meramını anlatamaz İstanbul'u AK Parti'ye teslim ederse… CHP de meramını seçmene anlatamaz İstanbul'u, Ankara'yı, Adana'yı, Mersin'i, AK Parti'ye teslim eder; avucunun içindeki Bursa'yı, Balıkesir'i, Manisa'yı, Denizli'yi alamazsa… Ben özünde, günü geldiğinde Meral Hanım'ın da böyle davranmayacağına inanıyorum. Elbette partiler kendi kimlikleriyle var olacaklar ama günü geldiğinde de doğrularda birleşecekler. Bir ittifaktan bir parti ‘zarar gördüm' diyorsa o da hak değil. Bizim de çok ağzımız yandı. Meral Hanım ‘zehir içtik' dedi ama biz de şerbet içmedik. Bir sürü sıkıntılar var. Bundan sonra geçmişte yapılan hatalardan ders alıp, seçmenimizi çıldırtacak işler yapmamamız lazım."