HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, partisinin grup toplantısında, "HDP'nin bir diğer ittifakı ise Kürdistani partilerle olan ittifakıdır. Bunu en yakın zamanda kamuoyuna müjdeleyeceğiz" dedi.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, partisinin grup toplantısında konuştu. Buldan, cezaevinde birçok kişinin kötü muameleye maruz kaldığını iddia etti. "Durumu acil olan hasta tutsakların tahliyeleri, Adli Tıp Kurumu'nun (ATK) hukuk dışı raporları ile her gün engellenmekte" diyen Buldan, cezaevindeki tutuklular için tekrar Adalet Bakanı ile görüşeceklerini söyledi. 

"HDP BİR İTTİFAKIN DAHA İÇİNDE"

Buldan, Emek ve Özgürlük İttifakı'nın emin adımlarla yürüdüğünü belirtirken HDP'nin bir ittifak içerisinde daha olduğunu söyledi. Buldan, "HDP'nin bir diğer ittifakı ise Kürdistani partilerle olan ittifakıdır. Bunu en yakın zamanda kamuoyuna müjdeleyeceğiz" dedi. Buldan konuşmasından öne çıkanlar şöyle: "Müzisyen Onur Şener’in katledilmesini, bu kışkırtılmış cehalet iklimini sürekli besleyenlerini şiddetle lanetliyorum. Yargı sürecinin takipçisi olacağız. https://tele1.com.tr/emek-ve-ozgurluk-ittifaki-resmen-kuruldu-706049/ Sokakları, meydanları nasıl ki faşizme bırakmadık, Meclis’te de siyasette de meydanı iktidara bırakmayacağız. HDP’nin sözünü her yerde yükseltmeye devam edeceğimizin sözünü de bir kez daha vermek istiyorum.

"ÇÖZÜM MECLİS"

Sorunların çözüm yeri Meclis, çözümü demokratik siyasettir. Demokratik siyasetin gücü de cesareti de tabii ki HDP’dir. Sizlersiniz, halkımızdır ve emekçilerdir. Bugün aramızda cezaevlerindeki işkence ve hukuksuzluklara karşı adalet nöbetini sürdüren sevgili annelerimiz var. Haklı ve onurlu mücadelenizi buradan bir kez daha selamladığımı ifade etmek istiyorum.

"AKP MHP ZİHNİYETİNİN CEZAEVİ KARNESİ"

Yalnız değilsiniz sevgili anneler, asla yalnız olmayacaksınız, yalnız yürümeyeceksiniz. Bu mücadeleyi hep birlikte omuzlamaya devam edeceğiz. Bu bizim varlık gerekçemizdir. Annelerin neden aylardır sıcak demeden, soğuk demeden, tüm kötü muamelelere, darp ve gözaltılara rağmen adalet nöbetinde olduklarını bizim dışında soran hiç kimse olmadı. Şüpheli ölümler, keyfi infaz yakmalar, hasta tutsaklara uygulanan düşmanlık hukuku AKP- MHP zihniyetinin cezaevi karnesidir. Son 9 ayda en az 63 mahpus cezaevlerinde yaşamını yitirdi. 63 yaşamı bizden kopardılar. Hepsini bir kez daha saygıyla anmak istiyorum. Aralarında ağır hastalıklara rağmen tedavi ve tahliye edilmeyen de vardı, işkence ile öldürüldüğü iddia edilen de, işkencelere dayanamayıp şüpheli şekilde intihar ettiği iddia edilen de…

"YAKIN ZAMANDA ADALET BAKANI İLE GÖRÜŞECEĞZ"

Adalet hava kadar su kadar önemlidir. Annelerin mücadelesi bir yaşam mücadelesidir. Şu an cezaevlerinde 604’ü ağır olmak üzere 1605 hasta mahpus bulunmaktadır. Birçoğu cezaevinde tek başına yaşamını idame ettiremeyecek durumdadır. Aysel Tuğluk arkadaşımız bunlardan sadece bir tanesidir. Durumu acil olan hasta tutsakların tahliyeleri, Adli Tıp Kurumu'nun (ATK) hukuk dışı raporları ile her gün engellenmekte. İktidara ve kurumlarına yaşatma yükümlülüğünü bir kez daha hatırlatıyoruz. İnsani, hukuki, acil çözümler bulunması için başta Adalet Bakanlığı olmak üzere yetkili tüm kurumları derhal göreve çağırdığımızı bir kez daha belirtmek istiyorum. Cezaevlerinde ölümler yaşanırken siyaset başka neyi konuşabilir, siyaset neyi tartışabilir gerçekten anlamakta güçlük çekiyoruz. Parlamento ve siyaset bu annelerin feryadına kesinlikle kayıtsız kalamaz. Cezaevleri sürekli bizim gündemimizdedir. Dün de grubumuz Adalet Bakanlığı’na bir yürüyüş gerçekleştirdi ve bu acil konuyu kamuoyunun dikkatine sunmaya çalıştı. Yakın zamanda Adalet Bakanı ile yeniden bir görüşme gerçekleştireceğimizi de buradan bir kez daha belirtmek istiyorum. Yeniden bir araştırma önergesi vererek araştırma komisyonunun kurulmasını talep edecek. Buradan hem parlamentoya hem muhalefet partilerine hem de iktidara sesleniyorum.

"KOMİSYON KURALIM"

Gelin bu komisyonu derhal kuralım ve çalışmalarına bir an önce başlayalım. Cezaevinde olup bitenler Meclis olarak müdahale edelim, hem ölümleri hem de hukuksuzlukları durduralım. HDP olarak sonuç alıncaya kadar ailelerle birlikte mücadele etmeye devam edeceğiz".

"ÜLKEYİ AKP'DEN KURTACAĞIZ"

Ekonomik çöküşün ve yolsuzluk çukurunun üzerini kapatmak için envai çeşit kumpaslara başvuracaklarını hepimiz biliyoruz. Hiç kimse iktidarın tuzaklarına düşmemelidir. Bırakın kendileri çalsın, kendileri oynasın. Biz önümüze, işimize bakacağız. Biz kazanmaya bakacağız. Biz iktidarı göndereceğiz ve ülkeyi AKP’den kurtaracağız. Savaş naraları karşısında barışın sesini yükseltme zamanıdır. Yasaklarla, tehditlerle, kutuplaştırmayla korku iklimine sarılan iktidar karşısına cesareti yükseltme zamanıdır. TÜİK, enflasyonu düşürmek için her ay uğraşıyor. Dün eylül ayı enflasyonunu açıkladılar. Türkiye yüksek enflasyonda dünyada 6. sırada. Savaştaki Ukrayna’da bile enflasyon yüzde 14. Demokraside, hukukta, insan haklarında, yargıda ve adalette bırakalım adım atmayı, her gün yeni kumpaslar kurarak yasaklar cehennemine çevirerek ekonomiyi nasıl düzelteceksiniz? Enflasyonun düşmeyeceğinin en açık kanıtı Sayıştay’ın tespit ettiği seri yolsuzluk ve usulsüzlüklerdir. Kurumlardaki çürüme diz boyu. Yolsuzluklar bitmeden enflasyon düşmez bu kadar net ve açık. Bugün biliyorsunuz sansür yasasını görüşmeye başlayacaklardır. Ekonomik kriz tweetlerini yasaklayınca enflasyonu da düşürmüş olacaklarını sanıyorlar."