Romanya'da yaşayan 56 yaşındaki mühendis Gıcu Sahaıdec, 13 yıl önce Parkinson hastalığıyla tanıştı. Hastalığın bulgularının ilerlemesi sonucu titreme, tutukluk, hareketlerde yavaşlama, yürüme ve konuşma güçlüğü yaşayan Rumen mühendis, Türkiye’de Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Ali Zırh tarafından beyin pili ameliyatına alındı. Narkozsuz gerçekleştirilen operasyonda Gıcu Sahaıdec, önce şarkı söyledi ardından eşiyle görüntülü konuştu.
Romanya’da yaşayan mekanik mühendisi Gıcu Sahaıdec, 43 yaşında sol elinde başlayan titreme sonucu soluğu hastanede aldı. Yapılan tetkikler neticesinde Gıcu Sahaıdec’e Parkinson teşhisi konuldu. 13 yıl boyunca hastalıkla mücadele eden ve zaman içerisinde yakınmaları ilerleyen talihsiz adam, zamanla yürümede ve konuşmada güçlük yaşadı. Beyin pili ameliyatı için soluğu Türkiye’de aldı.
AMELİYAT SIRASINDA ŞARKI SÖYLEDİ
Narkozsuz gerçekleştirilen operasyon boyunca hasta ile iletişim kuruldu. Ameliyat sırasında Let Me Try (Bırak Tekrar Deneyeyim) adlı şarkıyı seslendiren Gıcu Sahaıdec, Romanya’daki eşiyle görüntülü konuştu. Operasyon esnasında herhangi bir acı duymadığını belirten Gıcu Sahaıdec, kendisini iyi hissettiğini ifade etti ve Parkinson ile mücadele eden kişilerin ameliyat olmasını önerdi. Eşiyle görüntülü konuşan Sahaıdec, sağlıklı bir şekilde ona kavuşacağı için ise çok mutlu olduğunu dile getirdi.
“HASTA AMELİYAT SIRASINDA HİSSETTİKLERİNİ BİZİMLE PAYLAŞIYOR”
Beyin pili ameliyatlarının ağrısız ve acısız bir şekilde gerçekleştirildiğini ifade eden Op. Dr. Ali Zırh, operasyon hakkında şu bilgileri:
“Yaptığımız işlem, beynin içerisine koyduğumuz iki küçük ince elektrotu birer uzatma kablosuyla göğüste cilt altına yerleştirdiğimiz pile bağlamak. Dışardan bilgisayar aracılığıyla pili programlayarak beynin içerisine elektrik akımı vermek. Böylelikle hastalıktan sorumlu bölgelerdeki aşırı aktiviteleri kontrol ederek hastalık bulgularını düzeltmeye çalışıyoruz. Operasyon sırasında ucu yaklaşık 2 mikron kalınlığındaki elektrotu beynin içerisinde mikron mikron bilgisayar aracılığıyla ilerletiyoruz. Bu elektroda bağladığımız oldukça karmaşık ve pahalı bir elektronik sistem sayesinde hem beyindeki tek bir hücrenin elektriksel aktivitesini dinliyoruz hem de o bölgeye uyanık ameliyat ettiğimiz hastada elektrik akımı verip hastanın cevaplarına bakabiliyoruz. Ameliyatın tamamı karşılıklı sohbet ederek hasta ile konuşarak gerçekleşiyor. Hastalar toplamda 6 iğnenin batmasının acısını duyuyor. Hastanın başına bir çerçeve takıyoruz. Hasta çerçevenin takılması sırasında dört adet uyuşturucu iğnenin batmasını duyuyor. Ameliyatta da iki taraflı birer küçük delik açarken cildi uyuşturuyoruz. Bunun dışında ameliyat ağrısız, hasta ile konuşarak geçiyor. Böylelikle hastanın ameliyat sırasında hissettiklerini bizimle paylaşması sayesinde yaptığımız girişimin kalitesini ve başarısını artırabiliyoruz.”
PİLİN ÖMRÜ 25 YILA KADAR UZADI
Teknolojinin gelişmesiyle birlikte kullandıkları beyin pillerinin de ömrünün uzadığını hatırlatan Op. Dr. Ali Zırh, “Taktığımız piller son teknoloji ürünleri. Dışardan şarj edilebilen ve beynin içerisine verdiğimiz elektrik akımının yönünü değiştirebildiğimiz beyin pillerini kullanıyoruz. Birkaç ay öncesine kadar şarj edilemeyen pilleri kullanıyorduk. Parkinson hastalarında hastaya verilen elektrik akımının miktarına bağlı olarak takılan pilin 4 ila 6 yıllık bir ömrü vardı. “Distoni” adını verdiğimiz aşırı kasılmaları olan hastalarda bu süre daha da kısadır. Şu anda taktığımız piller dışarıdan şarj ediliyor. Ortalama 20-25 yıllık ömrü olduğu iddia ediliyor. Beyin pilleri basitçe yüksek doz ilacın etkilerini taklit ediyor. Pil ayarlarını yaptığınızda hasta ne kadar iyileşirse aldığı ilaç dozunu da o kadar azaltıyoruz. Önemli bir grup hastada büyük ölçüde ilaç dozlarını azaltmamız mümkün oluyor” değerlendirmesinde bulundu.
“ÇOĞU HASTA AMELİYAT SONRASI MESLEĞİNE GERİ DÖNÜYOR”
İşlemi ‘hastalığın saatini geri almak’ olarak tanımlayan Op. Dr. Zırh, “10 yıllık bir hastayı ameliyat ettiğimizde hastalığın birinci-ikinci senesindeki haline getirebiliyoruz. Bu da bağımsız yaşayamayan, başkalarının yardımı ile hareket eden; yatakta dönmek, beslenmek için yardım isteyen hastanın yeniden eski bağımsız yaşamına kavuşması, çoğunun mesleğine geri dönmesi anlamına gelmektedir” dedi.