Trabzon’da kadınlar, İstanbul Sözleşmesi’ni hedef alan gerici paneli protesto etti!

Yayın tarihi: 21 Aralık 2019 Cumartesi 5:26 pm - Güncelleme: 21 Aralık 2019 Cumartesi 5:32 pm

Trabzon Kadın Savunması üyeleri, aralarında, Ensar Vakfı ve İnsani Yardım Vakfı’nın (İHH) da bulunduğu 33 gerici kurumun destekçisi olduğu “Aileye açılan savaş” başlıklı panelde eylem yaptı

Trabzon’da Kadın Savunma Ağı, 20 Aralık’ta aralarında Ensar Vakfı ve İHH’nın da bulunduğu 33 kurumun destekçisi ve düzenleyicisi olduğu ”Aileye açılan savaş” adlı kadın düşmanı paneli protesto etti.

Sendika.org’da yer alan habere göre, Kadınların kazanılmış haklarını, toplumsal cinsiyet eşitliğini, İstanbul Sözleşmesi’ni hedef alan panelde kadınlar, “Ensar’da çocuklar tecavüze uğradı. Neden bunu konuşmuyorsunuz? Emine Bulut öldürülmeden önce koruma talebi için karakola gittiğinde işlem yapılsaydı şimdi aramızda olabilirdi. Ama siz burada kadınlar için yaşamsal olan İstanbul Sözleşmesi’ni ve 6284 sayılı kanunu hedef gösteriyorsunuz” dedi. Kadınlar eylem yaptığı sırada salondaki güvenlikler tarafından darp edilerek dışarıya çıkarıldı.

“Kim olduklarını biliyoruz”

Eylem sonrası açıklama yapan Trabzon Kadın Savunması “Ensar Vakfı’nı, 45 çocuğa tecavüz etmelerinden, “Bir kereden bir şey olmaz” söylemlerinin arkasına sığınmalarından, İHH’yı, okullarda bağış adı altında topladığı paralarla, memleketi kana bulayan cihatçı çetelere açıktan destek vermesiyle tanıyoruz” dedi.

Etkinliğin hedef aldığı İstanbul Sözleşmesi’nin kadına yönelik şiddet ve aile içi şiddeti önlemek, bununla mücadele etmek için Türkiye’nin ilk imzacısı olmakla övündüğü sözleşme olduğunu belirten kadınlar Adalet Bakanlığı’nın geçtiğimiz günlerde yayımladığı genelgeye atıf yaparak şunları söyledi:

İstanbul Sözleşmesi daha 4 gün önce Adalet Bakanlığı’nın yayımladığı genelgede atıf yaptığı sözleşmedir. Genelge yayınlandığında da söylemiştik, şimdi de söylüyoruz: kadınların aklıyla dalga geçmeyin, İstanbul Sözleşmesi ve 6284 Sayılı Kanunu uygulayın. Siz, İstanbul Sözleşmesi’ni hedef gösteren bu panellere izin verdikçe biz kadınlar ölüyoruz! Şayet imzalanan İstanbul Sözleşmesi uygulansaydı bugün “ölmek istemiyorum” diyen Emine Bulut ve yüzlerce kadın aramızda olurdu. Toplumsal cinsiyet eşitliği sağlansaydı kadınların ne giydiğine, saat kaçta dışarıda olduğuna karışılmaz, kadınlar şiddetin türlü biçimlerine maruz kalmazdı.

Kadınların, hayatlarının her alanına nüfuz etmeye çalışan gerici, kadın düşmanı her türlü etkinliğin bugün olduğu gibi karşısında olmaya ve sözümüzü söylemeye devam edeceğiz. Aklınıza kazıyın: biz kadınlar haklarımızı ve hayatlarımızı hedef alan kadın düşmanlarının yakasındayız!