Göbek Atan
Suriye’de Şam kenti... Bir elinde silah, bir elinde mendil göbek atanı gördük de düşündüm. Belli, seviniyor delikanlı. Peki, bu sevinç, ne zaman şaşkınlığa, ne zaman trajediye dönüşecek. Belki de ne şaşıracak ne de trajedi yaşayacak. Emperyalizmin yeni oyununu anlamadan yaşayacak...
“Yeni Oyun”
Anadolu’yu parçalama tasarıları. Filozof Leibniz’le(1646-1716) başlar. Leibniz 1672 yılında Osmanlı’nın parçalanması için bir tasarı yaptı.Fransa bu tasarıyı önemsemedi. Tasarı gerçekleşmedi.1908’de Reval’de İngiltere’yle Rusya Osmanlıyı parçalamak için toplandılar, ama anlaşamadılar.
Bir “gizli” anlaşmaya, hazırlayanların adlarından dolayı Sykes-Picot anlaşması denir. George Skyes(1870-1951) Fransız diplomat. Mark Picot(1875-1919) İngiliz diplomat.
Skyes-Picot anlaşmasına göre anadolu emperyalistlerce paylaşılacak. Bu sırada Çrlık Rusyası yıkıldı. Sovyet Rusya kuruldu. Troçki, bu “gizli” anlaşmayı açıkladı. Osmanlı Birinci Paylaşım Savaşı’nda yenildikte emperyalistler Anadolu’dan başlayarak Ortadoğu’yu paylaşma devinimini başlattılar.
Emperyalizmi kavrayamamış kimi kişiler ABD mandasıyla adam olunacağına inanıyorlardı. Sivas Kongresi’nde ABD mandası olmak için çok uğraştılar. Mustafa Kemal, emperyalizmin bu oyununu gördü, emperyalizmi Anadolu’da bozguna uğrattı.
Bugün yine emperyalizm, Ortadoğu’yu kaynatıyor.
Tarihin İki Yanı
Bugün çok sözü edilen Selahaddin Eyyübi (Ölüm 1193) Eyyübi Sultanlığı’nın kurusudur. Tarih açısından önemi şudur, Kudüs’ü Haçlılardan kurtarmıştır. Türbesi Şam’dadır. Türbesine kutsallık derecesinde gidilir. Bu tarihin bir yanıdır. Ama tarihin bir yanı daha var. Tarihin bu yanında şimdi hiç sözü edilmeyen bir filozof var, adı Şehabettin Sühreverdi(1154-1191)
Klasik İslam Filozofları ve Düşünceleri adlı yapıtta Sühreverdi şöyle gösterilir, “Yolculuklarının birinde, Şam’dan Halep’e giderek müslüman emir Selahaddin Eyyübi’nin oğlu Zahir’le tanıştı. Şehabettin’i çok seven Melik Zahir, ona sarayda kalmasını teklif etti. Sühreverdi’nin bazı sözlerini İslama aykırı bulan dini liderle anlaşmazlığa düştü. Bu din adamları, onun öldürülmesini istediler. Fakat Melik Zahir bunu reddedince Selahaddin Eyyübi’ye giderek aynı talepte bulundular. Bunun üzerine Eyyübi oğlunu din adamlarının dediğini yapmadığı takdirde tahtan mahrum bırakmakla tehdit etti. Böylece hapse atılan Şehabettin 587/1191 yılında 38 yaşındayken ya öldürüldü ya da açlıktan öldü.”(1)
Sühreverdi’ye ölümünden dolayı “Maktül Filozof” dendi.
Haçlıları yenen Selahaddin Eyyübi, bağnaz din adamlarına karşı koyamadı. Filozofu katletti. Bu islamın çözemediği bir sorudur. Sorunlarıçözemedikleri için devrilip gitti islam devletleri.
Şimdi şu yılbaşı işine bakalım. Yeni yıla girerken birkaç saat yaşayacak insanlar. Diyanet bu neşeli birkaç saate karşı. Cehennem ateşiyle korkutuyor.
İnsanın sevincine... düşüncesine karşı bir devlet, uzun süre dizlerinin üstünde duramaz.
1. İslam Filozofları ve Düşünceleri, Editör M.M. Şerif, Süreverdi bölümünü çeviren. M.Alper Tuğsuz. İnsan Yayınları, İstanbul 2000, Y-270