Suruç'ta Yıldız ve Şenyaşar ailesi arasında yaşanan kavgada tanık olan bir yurttaş, bir ambulansa izin verilmediğini, önünün kesildiğini ve lastiklerinin de patlatıldığını söyledi.

TELE1'den Fırat Yeşilçınar'ın haberine göre, Şanlıurfa’nın Suruç ilçesinde AKP Milletvekili İbrahim Halil Yıldız’ın ailesiyle, Şenyaşar Ailesi arasında yaşanan kavga sonrası hazırlanan iddianamede çarpıcı detaylar yer aldı. İddianamede bir tanık ambulansın önünün kesildiğini lastiklerinin de patlatıldığını ifade etti. İddianamede bir tanığın beyanları şu şekilde yer aldı: "Özel Harekat personelinin bulunduğunu, acil servisin içerisinden silah sesini duyan kalabalığını içeriye girmeye çalışması üzerine kalabalığı engellemeye çalıştıklarını, sağlık görevlilerinin gelerek sevk olacak hastaların gitmesi için ambulanslara kalabalık tarafından izin verilmediği bilgisi üzerine kalabalığı sakinleştirmeye çalıştıklarını, ilk ambulansın sorunsuz şekilde gittiğini, ancak ikinci ambulansın geçtiği esnada çapraz şekilde yolda durduğunu, kalabalığın oraya doğru yöneldiği, ambulansın lastiklerinin patladığı, ön camının kırıldığı, ambulansta yaralı şahıs olduğunu öğrenmeleri üzerine ambulansın çevresinde polis arkadaşlarla daire oluşturarak kimsenin müdahale etmesine izin vermediklerini, kalabalığa biber gazı ile Çevik Kuvvet görevlilerince müdahale edildiği, bu esnada M.B'nin mukavemete uğradığını öğrendiğini, ambulans lastikleri patlak şekilde 100-150 metre ileride bulunan Emniyet Müdürlüğüne intikal ettirdiklerini, daha sonra yaralı şahsı gelen başka bir ambulans devralarak hareket ettiğini, bu ambulansın peşinden otobana kadar gittiklerini, ancak sonrasında ambulansı kaybettiklerini" beyan etmiştir."

ARBEDEDE BURNU KIRILDI

Başka bir tanığın ifadesinde de çapırıcı ifadeler yer aldı. Tanık ambulanslara zorluk çıkarıldığını, çıkan arbedede ise arkadaşının burnundan yaralandığını söyledi.

"ŞENYAŞAR'I ÇIKARIRKEN SALDIRI OLDU"

Başka bir tanığın ifadelerinde de korkunç iddialar yer aldı. Tanık, yaralı Mehmet Şenyaşar'ın hastaneden çıkarılmasına izin verilmediğini ve o anda saldırı olduğunu söyledi. İfadeler iddianame şu ifadelelerle yer aldı: “Şanlıurfa merkez 15 nolu acil sağlık hizmetleri istasyonunda ATT olarak görev yaptığını, olay günü öğleden sonra Suruç Devlet Hastanesi'ne gitmelerinin söylendiğini, çıkış yaptıklarını ve 30-35 dakika sonra Suruç Devlet Hastanesi'ne intikal ettiklerini, hastane bahçesinde, önünde ve dışında yoğun kalabalık olduğunu, hastane önünde beklerken kalabalığın birkaç ambulansın önünü kestiklerini, kapılarını açmaya çalıştıklarını, inin aşağıya diye sözler söylediklerini, polislerin bu şahıslara müdahale ettiklerini, daha sonra hastane içine geçtiklerini, hastane içinde yoğun kalabalık olduğunu, hastane içinde saldırı veya silah sesine şahit olmadığını, hastane içinde sağ çaprazdaki odada iki şahsın yattığını, birinin eks olduğunu, diğerinin yaşadığını, yaşayan yaralı Mehmet Şenyaşar'ı alıp hastaneden çıkış almaya çalıştıklarını, bu esnada 100-150 kişilik bir grubun ambulansı durdurduğunu ve saldırdıklarını, hastayı bize verin diye bağırdıklarını, ambulansın kapılarını zorlayıp tekmelediklerini, ambulansın camlarını taş ile kırdıklarını ve sonradan baktığında aracın lastiklerinin bıçakla kesildiğini fark ettiğini, saldırının 40-45 saniye kadar sürdüğünü, polislerin müdahale ettiğini ve buradan ambulans ile ayrıldıklarını, ambulansı ilçe emniyet müdürlüğüne götürdüklerini, burada yaralıyı başka ambulansa naklettiklerini.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Muhabir: Aziz Turgut Altun