Ayhan Bora Kaplan’ın hikayesi tek kelimeyle ‘korkunç’!
Hikaye; ülkenin tüm kurumlarıyla nasıl çürüdüğünü ya da çürütüldüğünü açık bir şekilde kanıtlamaktadır.
Siyaset, güvenlik, yargı ve iş dünyasının bazı kesimleri elele vererek ülkeyi bu hale getirdiler.
Sinan Ateş’le tartışma henüz devam ederken ve elbette sonuç alınmazken birileri Ayhan Bora Kaplan dosyasını açtırdı ve bildik yöntemleriyle toplumu meşgul etmeyi başardı. Her zaman ve her konuda olduğu gibi ‘teşhis var tedavi yok’.
Mafya yani yeraltı dünyasının taraf olduğu geçmişin tüm olaylarında olduğu gibi şimdi de değişen bir şey yok.
Konu en ince detaylarıyla konuşulacak ve üç beş ‘yetkilinin’ görevden alınması ya da gözaltına alınmasıyla dosya kapanacak.
Peki bu ‘yetkililerin’ her zaman güç aldığı siyasilere ne olacak ?
Şimdiye dek yaşanan tüm olaylarda olduğu hiç bir şey olmayacak hatta bazıları daha ‘kıymete binecek’!
Türlü türlü yolsuzlukların en yaygın biçimde var olduğu bir düzende bu hep böyle olmuş ve köklü çözümler olmadığı sürece öyle devam edecektir.
İktidarı eleştirdikleri için binlerce gazeteci, aydın, akademisyen, politikacı, sanatçı ve sade vatandaşı anında göz altına aldıran, hapislere atan ve muhalifleri susturmak için devletin tüm kurumlarını istediği gibi kullanan iktidar ülkeyi her konuda ve her alanda uçuruma sürüklemektedir.
Yerli ve yabancı yeraltı ve yerüstü çeteler Türkiye’yi mesken edinmiş durumdalar. İnterpol tarafından aranan yabacı mafya lider ve elemanlarının elini kolunu sallayarak Türkiye’ye gelip vatandaş oldukları, ikamet aldıkları ve ‘mesleklerini’ idame ettiklerini bilmeyen yok. Bunların bazıları son aylarda yakalandı, bazıları karanlık bir şekilde öldürüldü bazıları da bir yerlerde işine gücüne bakıyor.
Dünya basınında bu konularla ilgili çok haber var ama benim ilgimi çeken en ‘sempatik’ olanı yerli ve milli ‘Cehennem Necati’ hikayesidir.
1972’de Almanya’da doğmuş, 1990 yılında 'Hells Angel's' (Cehennem Melekleri) kulübüne üye olmuş, kendine bağlı Türk motorcular sayesinde kulüp içindeki gücünü artırmış, 1999’dan itibaren Köln, Leverkusen ve Malorca'daki (İspanya) gece kulüplerinden haraç almaya başlamış, 2002’de Almanya'da fuhuş, insan kaçakçılığı , saldırı, gasp, haraç kesme suçundan tutuklanmış, 2004'teki duruşmasında suçlarını itiraf etmiş ve dokuz yıl hapis cezasına çarptırılmış ve 2008'de Türkiye'ye sınırdışı edilince İzmir'e yerleşmiş, sahte Bulgar pasaportu ile tekrar Almanya'ya gidip gelmiş ve ‘mesleğini’ sürdürmüş. 2015 yılında İspanyol yetkililer ‘Cehennem Necati’ için Avrupa Birliği genelinde geçerli olan bir tutuklama emri çıkarmış, resmi belgede sahtecilik suçlamasıyla 2020’de Çeşme’de tutuklanmış, adam öldürme olayında azmettirici olarak Temmuz 2023’de yeniden Bodrum’da tutuklanmış ve on gün sonra serbest bırakılmış.
‘Cehennem Necati’ yani Necati Arabacı son olarak Ayhan Bora Kaplan’ın oğlunun Ankara’nın göbeğinde yapılan düğününde ‘şeref konuğu’ olarak katılmış. Görüntüleri olan düğüne ülkenin ‘eşrafı’ yeraltı dünyasının hemen hemen tüm liderleri katılmış. Bu düğünden bir hafta sonra Ayhan Bora Kaplan filmvari bir operasyonla gözaltına alınıyor ve hikaye bildik noktaya getiriliyor ama ‘Cehennem Necati’ yine kayıp.
Bir gün bir yerden çıkarsa kimse şaşırmasın.
Önemli olan ‘vatan, millet, din, iman, bayrak ve ezandır’!
Yani hamasi söylemlerdir.
Müslüman ve Arap ülkelerinin tümünde olduğu .
İsrail sekiz aydır Filistin’de katliam ve soykırım yapıyor ama Arap liderler bugün Amerikan 5.Filosunun bulunduğu Bahreyn’de toplanıp Gazze’yi konuşacakmış.
Tam anlamıyla rezalet.
Çürüme her yerde.