Önceki gün kendi YouTube kanalımda yayınladığım videoda ve dün Tele’deki Forum Hafta sonu programında konuya değindim. Bana göre konu çok ciddi olduğu için bugün de burada yazayım dedim.
Ukrayna’dan dolayı herkes 3.Dünya Savaşı olası senaryolarını konuşuyor . Üç gün önce Eski Başkan Trump’ın mahkeme jürisi tarafından suçlu bulunduğu saatlerde Başkan Biden Ukrayna’ya verilen Amerikan silahlarının Rusya’nın içindeki hedeflere karşı kullanılmasına izin verdi. Biden izin verince doğal olarak köle ruhlu Avrupa ülkelerinin bir çoğu benzer tavır sergilemeye başladı. Bu konuda en hızlı ve çılgın davranan ülkelerin başında Ankara’nın önce itiraz ettiği sonra da NATO üyeliğine onay verdiği İsveç ve Finlandiya geliyor. Bıraksalar hemen yarın Rusya’ya saldıracaklar.
Peki bundan sonra neler olabilir ?
Şimdiye kadar 400 binden fazla kayıp veren Ukrayna ordusu son çare olarak ABD ve NATO ülkelerinden aldığı uzun menzilli füzelerle birlikte gelişmiş uçakları Rusya’ya karşı kullanacak.
Örneğin silah fabrikalarını, ağır sanayi komplekslerini, liman ve havaalanlarını ve hatta nükleer enerji santrallerini vurmaya çalışacaktır. ABD ise Ukrayna’daki nükleer reaktörleri bombalayarak suçu Rusların üzerine atabilir. Bütün bunlara sessiz kalmayacağını herkesin bildiği Başkan Putin’in her türlü silahı kullanarak karşılık vereceği kesindir. Rus yetkililer ve medya Putin’in tereddüt etmeden taktik nükleer füzelere baş vuracağını açıkça anlatıyor ve yazıyor.
İleri gidenler ise Rusya’nın gerektiğinde Ukrayna’ya uzun menzilli füze veren ya da askerini bu ülkeye gönderen ülkeleri ( örneğin Fransa ve Almanya) de hedef alacağını söylüyor.
Türkiye’den bir örnek.
İncirlik’ten kalkan uçaklar Ukrayna’ya gidip oradan da Rusya’ya saldırır ya da buradaki nükleer bombaları Ukrayna’ya taşırsa Rus füzeleri İncirlik’i hedef alabilir.
Böyle bir durumda NATO üyesi, Karadeniz’de uzunca kıyısı olan ve Boğazları kontrol eden Türkiye kendiliğinden ‘düşman safına’ geçmiş olur ve Erdoğan’la Putin arasındaki kişisel dostluklar işe yaramaz.
Kurtuluş Savaşında Mustafa Kemal’ın destek aldığı Lenin’in ülkesi Rusya ile Türkiye’nin düşman olması bölgede ve dünyada bir çok denklemi etkiler. Ama buna rağmen ve her nedense Türkiye’de ne medya ne de politikacılar bu konuyla çok fazla ilgilenmiyorlar. Umarım ben yanılırım ama Bunak Biden’ın şimdilik 4-6 puan önde görünen Deli Trump’a karşı seçimi kazanabilmesi için 3.Dünya Savaşı’nı göze alması gerekiyor. Bir trilyon dolarlık dış ticaret açığı, Tayvan’dan dolayı Çin’le gerginlik, Ortadoğu, Latin Amerika ve Afrika’da çuvallama ve son olarak Kasım’da yapılacak başkanlık seçimi öncesinde ya da sonrasında iç savaş senaryoları Başkan Biden’ı zor kararlar almak zorunda bırakabilir. Sonuçta o; Japonya’ya atom bombası atan, Kore ve Vietnam’a savaş ilan eden, son olarak Irak, Afganistan ve Suriye’nin doğusunu işgal eden emperyalist bir ülkenin başkanıdır. Belki de bu nedenle Rusya ile nükleer kapışmayı planlayan Başkan Biden beklenmeyen bir şekilde Gazze’de savaşı durdurmak için aniden Netanyahu’ya baskı yapma kararı aldı. İsrail’in saldırılarını durdurmakla bölge ülkelerini kazanabileceğini düşünen Biden aynı zamanda petrol zengini Suudi Arabistan’la İsrail’i barıştırabileceğini, bununla Yahudi lobilerinin mutlak desteğini garantileyeceğini ve böylece Trump’ı yenebileceğini hesaplıyor.
Adam bunak ama Deli’yi yenmek için acayip numaralar çeviriyor.
Nasıl olsa bunama ve demans hali yakında Alzheimer’a dönüşür ve kendisi hiç bir şeyi hatırlamayacaktır.
Seçimi kaybettiğini de!