TBMM Genel Kurulu, Meclis Başkanvekili Bekir Bozdağ başkanlığında toplandı. Bozdağ, gündeme geçmeden önce 3 milletvekiline gündem dışı söz verdi. Görüşmeler sırasında, resmi temaslar için Türkiye'de bulunan Somali-Türkiye Parlamentolararası Dostluk Grubu heyeti, Genel Kurulu selamladı ve bir süre Genel Kurul çalışmalarını izledi.
Gündem dışı konuşmalarda söz alan Saadet- Gelecek Partisi Grup Başkanvekili İsa Mesih Şahin, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'in öğretmen atamalarının okullar açıldıktan 3 ay sonra yapıldığını belirterek, "Bu süreci de yüzüne gözüne bulaştırdı. Bölgeler arası farklı puanlama sistemine dikkat çektik. Bu haksızlıktan dolayı binlerce öğretmen adayımız kontenjan dışında kaldı. Torpil oldu demiyorum, farklı bir şeyden bahsediyorum. Buradaki haksızlığın giderilmesi için öğretmenler için ek bir atama yapılması zaruridir" dedi.
KAVUNCU: ÖZ EVLATLARIMIZA, UMUT HAKKINI TANIYACAK BİR SABRI GÖSTEREMİYORUZ
İYİ Parti Grup Başkanvekili Buğra Kavuncu, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler'in, Kara Harp Okulu mezunu teğmenlere yönelik soruşturma süreciyle ilgili "25 Kasım'ı sabırla beklememiz" gerekmektedir sözlerini hatırlatarak, "Fakat 25 Kasım'da hiçbir karar alınmadı. Bugün herhangi bir sonucun ortaya çıkmaması gerçekten düşündürücü. Amaç bu konu üzerinden bir kutuplaştırma mı yaratmak milletin nabzını mı ölçmeye çalışıyorsunuz" dedi.
Kavuncu, "Bir taraftan bir terör örgütün liderine 'umut hakkından bahsederken, öz evlatlarımıza, umut hakkını tanıyacak bir sabrı gösteremiyoruz" diye konuştu.
DEM Parti Grup Başkanvekili Sezai Temelli ise DEM Parti'nin kayyum atanan belediyelerine ilişkin konuştu. Tunceli belediye binasının ablukaya alınmasını eleştiren Temelli, "Bu darbeye karşı çıkmadığımız sürece bu vesayet buranın iradesini de gasp etmeye devam edecektir. Meclis'in bazı sorumlulukları var ve bundan kaçamaz. İçişleri Bakanı seçilmiş olmadığı için, halkın iradesi ve onun sandığa yansıması ve sonuçlarının ne olduğu konusunda bir fikri olmadığı için bu darbe kanunlarına sımsıkı sarılıyor olabilir ama anayasaya hukuka aykırıdır, kuvvetler ayrılığının en önemli merkezi olan Meclis'in iradesine de aykırıdır" dedi.
"JİN, JİYAN, AZADİ" SLOGANLARI
Temelli'nin konuşması devam ederken, DEM Partili kadın milletvekilleri "Jin, jiyan, azadi" sloganları attı. Meclis Başkanvekili Bekir Bozdağ, birleşime 15 dakika ara verdi.
BOZDAĞ: ANAYASAMIZA GÖRE BİZİM RESMİ DİLİMİZ TÜRKÇEDİR
Bozdağ, aranın ardından Temelli'ye verdiği söz süresinin dolduğunu o sırada "ortaya çıkan gürültüler, sloganlar" nedeniyle Genel Kurul'a ara verdiğini söyledi. Bozdağ, "Meclis'imizin çalışmalarının anayasa ve İç Tüzük hükümlerine uygun bir şekilde yürütülmesi için hepimizin uyması gereken asgari kurallar var. O kurallara uyduğumuzda Meclis'imiz daha sağlıklı çalışma imkanı bulur. Anayasamıza göre bizim resmi dilimiz Türkçedir. Hepimiz Meclis'te yemin ettik buna sadık kalacağımıza dair. O nedenle bu husustaki hassasiyeti her partideki milletvekili arkadaşımızın göstermesi gerekir" dedi.
TEMELLİ: BÜTÜN KANUNLARDA ÖZGÜRLÜK ŞİARI OLMUŞ BİR SÖZÜ SÖYLEDİĞİMİZDE SİZ SÖZÜMÜZÜ KESTİNİZ
Temelli ise Bozdağ'ın sözlerine yönelik şunları söyledi:
"Burada sözlerin kesilmesini istemiyoruz tam tersine sözlerin çoğalmasını istiyoruz. Demokrasi için şiddete karşı, kayyuma karşı verdiğimiz mücadele bir siyaset mücadelesi olmalıdır, sözün gücüyle olmalıdır. O yüzden kaldığım yerden devam edeceğim.
Kadına yönelik şiddetten bahseden Temelli, "Tüm bu sorunlar ortadayken Türkiye'nin resmi dili Türkçedir Bunu tartışan yok ki ya da Meclis'in çalışma dili Türkçedir. Bunu da tartışan yok ki. Biz burada evrensel, artık Latin Amerika'dan Uzakdoğu'ya Hindistan'dan, Güney Afrika'ya bütün kadınların özgür mücadelesinin şiarı olmuş, dünyanın ortak sloganı haline gelmiş bir sözü söylediğimizde siz sözümüzü kestiniz. Bu söz dünyanın bütün sokaklarında duvarlara jin, jiyan,azadi diye yazılır. Jin, jiyan, azadi diyerek okunur."
