İzmir'de grevin sürdüğü Lezita'da şirket işçilerin hakkını vermek yerine onlara yüksek sesli şarkılar dinletmekle meşgul.
İzmir’in Kemalpaşa ilçesinde bulunan Abalıoğlu Grup'a ait piliç üreticisi Lezita’da Öz Gıda İş Sendikası’nda örgütlü işçiler, patronun toplu sözleşme masasına oturmaması nedeniyle 7 Mart’ta iş bıraktı.
Geçtiğimiz hafta patronun grevi kırmak için grevin başladığı günden bu yana 483 işçinin işe aldığını tescillemiş, bu işçilerin arka kapıdan üretime sokulduğunu açığa çıkaran grevcilere jandarma müdahale etmişti. Müdahale sonucu 8 işçi hastanelik etmiş, 18 işçi de gözaltına almıştı.
Sol Haber'den İrem Yıldırım ve Etkin Kolbaşı'nın haberine göre Lezita yöneticileri bu kez yüksek sesle müzik açarak vardiya değişimlerinde işçilere, grevdeki işçilerin ulaşmasını engellemeye çalışıyor. Ancak açtıkları şarkılar işçilerle alay edecek cinsten. Görüntülerde vardiyası biten işçi servisleri fabrikadan çıkarken "Serdar Ortaç-Ne Olur Gitme", "İsmail YK-Bas Gaza Aşkım", "Atiye - Sefam Olsun" gibi şarkılar açıldı.
https://tele1.com.tr/grevdeki-lezita-iscileri-gozaltina-alindi-1047033/
YÖNETİMİN 'ŞARKI' SESSİZLİĞİ
Hem 49 gündür grevde olan işçilere hem de işten çıkan işçilere karşı açılan bu şarkılarla verilen mesaja ilişkin Lezita yönetimine sorular yöneltildi. Ancak şirket "Bu şekilde şarkılar çalınması politikası ne zaman başladı? Kimin kararıyla ve hangi gerekçeyle başladı? Şarkıları kim seçiyor?" şeklindeki sorulara yanıt vermeyeceğini iletti.
Lezita grevin başladığı ilk günden bu yana yüksek sesli müzik yayınları sürüyor. Yönetim grevin başladığı saatlerden itibaren bu uygulamayı sürdürüyor. Habere göre şarkıları çalan kişi şirketin güvenlik amiri. Ancak, şarkıları seçen kişiler yöneticiler.
'ASLA VAZGEÇİREMEYECEKLER'
Öz Gıda-İş Sendikası Örgütlenme Uzmanı Egemen Karadeniz konuyla ilgili şunları söyledi: "Grevimizin ilk gününden itibaren patron tarafından duyduğunuz rezillik sabahtan akşama kadar devam ediyor. Özellikle de işçilerin vardiya giriş-çıkış saatlerinde. İşveren tarafı, sendikacıların ve grevcilerin sesinin duyulmaması için kendilerine göre ‘anlamlı’ buldukları yüksek sesli müzikler açıyor. Mücadelemizden asla vazgeçiremeyecek böyle davranışlar. Biz içerideki arkadaşlarımızla konuşmaya, örgütlenmeye devam ediyoruz. Kalplerinin bizim yanımızda olduğunu biliyoruz. Kazanana kadar bu alanda mücadelemizi sürdürmeye devam edeceğiz."