İtalya, Covid-19 salgınında ikinci aşamaya geçmeyi düşlerken, salgının kontrol altına alınamadığı Lombardiya’da fabrika ve şirketlerin yüzde 40’ında çalışmaya devam ediliyor.
FİOM sendikası yöneticisi Alessandro Pagano, Devlet İstatistik Enstitüsü’nün Mart sonu verilerini dikkate alarak yaptığı açıklamada Çizme’de toplam 800 bin işyerinin 450 bininde tam zamanlı üretime devam edildiğine vurgu yaptı.
Beretta silah üretiyor
Milano’da yerel yönetimin yöneticileri, şehir merkezi ve çevre belediyelerde virüsün bulaşma grafiğinin inişe geçmediğini, yoğun bakım ünitelerine yatırılan hasta sayısında bir azalma gözlenmesine karşın kuzeyde Lombardiya’da ölümlerin halen yüksek seyrettiğine işaret ediyor. Her fırsatta vatandaşa “evden çıkmayın!” uyarısı yapılsa da hiç kimse salgının merkezlerinde biri olan Brescia’da bugünden itibaren silah üreticisi Beretta, metal iş kolunda üretim yapan Feralpi ve otomotiv sektöründeki Streparava’da neden iş başı yapıldığını tartışmıyor.
Bergamo ve Brescia şehirleri, geçtiğimiz günlerde binlerce ölümle sarsıldı. Hastanelerin çökme noktasına geldiği, doktorların Covid-19’a yakalandığı ve hastalara hizmet veremediği her iki şehirde askeri konvoyların tabut taşıdığını belgeleyen fotoğrafları anımsıyor musunuz? Cenaze törenlerini iptal eden, binlerce cenazeyi gömü için başka kentlere gönderen Bergamo ve Brescia’da, Cisl sendikası yöneticileri sanayinin hiç durmadığını, üretime sürekli devam edildiğini duyurdu.
Yürüyene ceza, üretene onay
Paskalya tatilinde vatandaşları dronlarla ve cep telefonlarıyla kontrol eden yetkililer, köpeğiyle dolaşanları, evinin yakınında yürüyenleri uyarırken, fabrikalarda üretime devam edilmesi konusunda ses çıkarmıyor.
İtalyan Sanayi Odası, salgının ilk günlerinden bu yana hükumet üzerinde fabrikalarda üretime devam edilmesi için sürekli baskı yaptı. Yapmaya devam ediyor. “Bilim insanları ve doktorların “önce sağlık” uyarısına kulak asmıyor sanayiciler. İtalya’da Covid-19 nedeniyle yaşamını yitirenlerin 20 bin 500’e tırmanması umurlarında değil.
Salgının ilk evresinde Conte yönetimindeki hükumetin genelgesinde “yaşamsal gerekliliği” olan ürünler dışında hiçbir fabrikanın çalışmayacağı vurgulansa da görünen o ki İtalya’da çok sayıda fabrika ve şirket yöneticisi kulak asmadı.
Sivil Savunma ve Yüksek Sağlık Şurası’nın her akşam basın toplantısında aktardığı rakamlar, virologların paylaştığı gibi “gerçek rakamları” ifade etmiyor. Sivil Savunma’nın rapor ettiği rakamlar, genelde hastane kayıtlarından geliyor. Bu resmi kayıtlarda görünmeyen ölümler ve vaka sayıları bunun dışında kalıyor. Yüzlerce yaşlının huzurevlerinde, konutlarında can vermesi, resmi rakamlarda belirtilenin çok daha üzerinde kayıplar yaşandığını yansıtıyor.
“Milano’da gerçek kayıplar 5/6 katı”
Milano’nun cephe hastanelerinden Sacco’da görevli virolog Massimo Galli, salgının kontrol altına alınamadığı kayıpların resmi verilerin ötesinde Lombardiya’da 10, Milano merkez ve çevre belediyelerde 5/6 katı seyrettiğini duyurdu.
İtalya, günlerdir çok sayıda tampon yapılmasına karşın neden Lombardiya bölgesinde salgının kontrol alınamadığını tartışıyor. Ortak korku, ikinci evreye geçildiği zaman bir başka dalganın yaşanması. Bilim insanları ve hekimler, Covid-19’un insanla beslenen sinsi bir düşman olduğunu ancak henüz kontrol altına alınmadığını tekrarlasa da, sanayi çevreleri işyerlerinin açılması için baskı yapmaya devam ediyor.
Bu kör tartışma, İtalya’yı nereye sürükleyecek göreceğiz. Sendikalar, iş yerlerinin ne zaman açılacağına karar verecek olan Sanayi Odası yetkilileri değil dese de 800 bin iş yerinden 450 bininde, silah üreticileri dahil çalışılması halk sağlığını tehlikeye atıyor. Televizyon ekranlarında her gün “Milano ve Lombardiya’dan gelen rakamlar bizi tedirgin ediyor” diyen yetkililer, 21 bine tırmanan ölümler karşısında (109’u doktorlar) aciz bir tutum sergiliyor.
Her fırsatta “sosyal izolasyon”a dikkat çeken “evde kalın” diyenler buzdağının küçük bir kısmını görmekte direniyor. “Lombardiya’da neden ölümler artıyor?” diye soruyorlar. 450 bin fabrika ve işyerinde üretim devam ederken, işçiler ve çalışanlar işe gidip gelirken, toplu taşıma araçlarını kullanırken “sosyal izolasyondan” söz eden yok.
Bu iki yüzlülük değil de nedir?