Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda Türkiye'deki sığınmacılara ilişkin açıklamada bulundu. Karamollaoğlu paylaşımında "Hükûmetin kontrolsüz göç politikası, yasal yollarla ülkemizde bulunan sığınmacıları da zor durumda bırakmaktadır." ifadelerini kullandı.
Saadet Partisi lideri Karamollaoğlu, sosyal medya hesabından Türkiye'deki mülteci sorununa değindi. Ekonomik ve sosyal sıkıntıların faturasının mültecilere değil, hükûmete kesilmesi ve bizzat hükûmetten hesap sorulması gerektiğini savunan Karamollaoğlu, "Cumhurbaşkanı Erdoğan da olayları önce sadece seyredip, ardından kamuoyunun nabzına göre şerbet vermek yerine; ivedilikle sorumluluk almalı ve olayların büyümesine engel olmalıdır." notunu paylaştı.
HÜKÜMETTEN HESAP SORULMALI
Temel Karamollaoğlu sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda şu ifadeleri kullandı:
Son günlerde, özellikle sosyal medyada, sığınmacılara yönelik nefret söylemlerini üzülerek takip ediyoruz. Derinleşen ekonomik krizle birlikte sığınmacılara yönelik müsamahanın azaldığını, bazı kesimlerin de nefret söylemleriyle tepkileri daha da yoğunlaştırdığını görüyoruz.
Fakat bilinmelidir ki, karşı karşıya kaldığımız tüm problemlerin birinci derecede sorumlusu olduğu gibi, göç konusunda da asıl sorumlu; kontrolsüzlüğü benimseyen iktidardır!
Ak Parti iktidarı, kapsamlı ve toplumsal yapıyı zedelemeyecek bir göç politikası ortaya koyamamıştır.
Bu siyasilerin sığınmacılara yönelik söylemlerinin yol açtığı tepkisellik, hükûmetin seçim sürecine girerken aradığı güvensizlik ortamına hizmet etmekte ve siyasi mühendisliğe zemin hazırlamaktadır. Geldiğimiz noktada, hükûmetin göç konusundaki politikasızlığı ve artan ekonomik krizle birlikte bu durum sürdürülemez bir noktaya gelmiştir. Hükûmetin kontrolsüz göç politikası, yasal yollarla ülkemizde bulunan sığınmacıları da zor durumda bırakmaktadır. Ekonomik ve sosyal sıkıntıların faturası mültecilere değil, hükûmete kesilmeli ve bizzat hükûmetten hesap sorulmalıdır. İktidar, bir an evvel sınır güvenliğini sağlamalı ve toplumun geleceğe yönelik endişelerini giderecek kapsamlı bir göç politikası ortaya koymalıdır.
Hükûmete yönelik eleştirileri bir kenara bırakıp, mültecileri hedef gösteren siyasiler ise ırkçı ve nefret dolu söylemlerinden vazgeçmelidir. Unutulmasın ki, tarihe kara leke olarak geçen üzücü olaylar, genel de sonucu hesap edilmeyen sorumsuzca sözlerden kaynaklanmıştır. Bu nedenle başta siyasiler olmak üzere herkes yaşadığımız zor günleri de dikkate alarak, toplumun dinamiklerine kast edecek sözlerden ve eylemlerden kaçınmalıdır. Özellikle de birbirlerini ucuz kahramanlıklarla parlatmaya çalışan siyasiler akıllarını başlarına devşirmelidir!
ERDOĞAN NABZA GÖRE ŞERBET VERMEK YERİNE SORUMLULUK ALMALI
Karamollaoğlu açıklamasına şöyle devam etti:
Türkiye Cumhuriyetinin İçişleri Bakanı olma sıfatını taşıyan birisi ise, bu tarz süreçlerde herkesten çok daha hassas ve duyarlı davranmalıdır. Cumhurbaşkanı Erdoğan da olayları önce sadece seyredip, ardından kamuoyunun nabzına göre şerbet vermek yerine; ivedilikle sorumluluk almalı ve olayların büyümesine engel olmalıdır. Bölgemizdeki ülkelerle normalleşmeden ve iç çatışmalar durmadan bu sorunların çözümü mümkün değildir; bu husus da iyi idrak edilmelidir. Herkesi aklıselime ve sağduyuya davet ediyorum.
https://tele1.com.tr/karamollaoglu-ben-olsam-bugun-istifa-ederim-612370/