Cumhuriyet Halk Partisi'nin (CHP) Cumhurbaşkanı Adayı ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun gözaltına alınması ve tutuklanması sürecinde başlayan protestolar yurt geneline yayılmış ve öğrenciler eylemlere öncülük etmişti. Protestoların ardından çok sayıda öğrenci tutuklandı.
Öğrencilerin tutukluluğuna itiraz ve tepkiler çığ gibi büyürken, İstanbul'da eğitim alan öğrenciler, tutuklu sıra arkadaşları için bugün Kadıköy'de bir araya geldi.
Kadıköy Rıhtım ve Süreyya Operası önünde buluşan öğrenciler, burada sloganlar ve şarkılar söyleyerek sıra arkadaşlarının tutuklu olmasını protesto etti. Burada toplanan öğrenciler 'Gençlik Dayanışma Sahnesi' etkinliğinin düzenlendiği Festivalpark'a yürüdü. Düzenlenen etkinliğe, Burhan Şeşen ve Can Kazaz gibi sanatçılar da katıldı.
AİLELER DE DESTEK VERDİ
Düzenlenen etkinliğe tutuklu öğrencilerin aileleri de destek verdi. Etkinlik öncesi 15 öğrenci kuruluşu ortak basın açıklaması yaptı.
Yapılan basın açıklaması şöyle:
"Bilindiği üzere İmamoğlu’nun diploma iptaliyle başlayan demokrasi seferberliğini öğrenciler olarak biz sırtladık. Önce Beyazıt’taki barikatı aşıp Saraçhane’yi bir direniş alanına çevirdik. Ardından forumlar aldık, günlerce üniversitelerimizdeki hayatı durdurduk. Ardından birleştik, İstanbul Üniversiteler Koordinasyonu’nu kurduk. Onbinlerce öğrenci hep birlikte Şişli Belediyesi’ne yürüdük. Ancak bugün, birlikte yürüdüğümüz arkadaşlarımızın bir kısmı aramıza değil. Çünkü demokratik haklarının gasp edilmesine izin vermedikleri için, kayyum rejimine karşı haklı ve meşru bir mücadele verdikleri için tutuklandılar! Oysa demokratik hak ve özgürlükleri savunmak suç değildir! Bugün tutsak olan arkadaşlarımızın uğradığı baskıların hiçbir hukuki dayanağı yoktur! Bütün tutuklu arkadaşlarımızın sesine ses olmak için bugün burada toplandık ve tek bir ağızdan tüm siyasi tutsakların derhal serbest bırakılmasını talep ediyoruz!
Bizler çok iyi biliyoruz ki bugün hapishanelerde mahkum edilen arkadaşlarımız, suç işledikleri için değil, koltuğunu kaybetmek üzere olan tek adam rejimine tehtid oluşturdukları için tutsaklar! Kayyum rejiminin ve temsil ettiği sermaye kesimlerinin; biz öğrenciler, emekçiler, ezilen halklar lehine demokratik alanları genişletmekten hiçbir menfaatleri yok! Bu yüzden, daha fazla mücadeleci arkadaşımızın, sanatçıların, öncü işçilerin sarayın sopasını yememesi için demokratik taleplerle gerçekleştirdiğimiz bu seferberliği büyütmekten ve gerçek bir mücadele planı etrafında bir araya gelmekten başka çaremiz yok.
Bu doğrultuda biz öğrenciler olarak önce sıra arkadaşlarımıza sesleniyoruz: seferberlik süresince inşa ettiğimiz komiteleri, kurulları ve tüm diğer seferberlik örgütlerini kalıcılaştıralım. ÖTK seçimleri aracılığıyla, demokratik hakkımız olan seçme ve seçilme hakkını kullanarak okullarımızda temsilciler seçme hakkımızı kazanalım! Okullarımızda ÖTK seçimleri için seferber olalım!
Ayrıca emekçilere sesleniyoruz: mücadelelerimizi birleştirelim, en temel demokratik haklarımızın dahi gasp edilme çabasına karşı birlik olalım. Biz öğrenciler yolu açtık, ancak bu seferberliği ileri taşımak için kader ortaklığımızı mücadele ortaklığına çevirmemiz gerekli. Başta Türk-iş, Hak-iş, Kesk ve Disk gibi konfederasyonlarla bağımsız, mücadeleci sendikalar olmak üzere tüm sendikalara ve emek örgütlerine çağrımızdır: öğrencilerin özgürlük talepleriyle işçilerin üretimden gelen gücünü birleştirelim, mücadelemizi genel grevle büyütelim!
Sözlerimize son vermeden önce, bu seferberlik süresince bizimle dayanışan, haksız yere tutuklanan arkadaşlarımızı sahiplenen halkımıza çok teşekkür ediyoruz. Bizimle birlikte direnen, mücadelemizi büyüten sanatçılarımıza, akademisyenlerimize, emekçi halkımıza da teşekkürü borç biliyoruz. Öğrencilerin boykot çağrısına grev çağrısıyla destek olan Eğitim-Sen’e açılan soruşturmaların da hukuksuz olduğunu, eğitim-sen’in yalnız olmadığını bildiriyoruz! Tutuklu eğitim-senli hocamız Levent Dölek de tıpkı tutuklu sıra arkadaşlarımız gibi bir siyasi tutsaktır!
Son olarak “üniversitelerden belediyelere, kayyum rejimine son” şiarımızı tekrarlıyor, tüm baskılara ve hukuksuzluklara rağmen mücadelemizi sürdüreceğimizi bir kez daha belirtiyoruz. Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiç birimiz!"
"KORKUYU AŞTIK"
Anne Baba Dayanışma Ağı adına yapılan konuşmada ise, "Zor günler geçiriyoruz ama bizim bir sürü kızımız oğlumuz var. Yüz binlerce insan sizinle dayanışma içinde. Sıra arkadaşlarınızı hukuksuz yere tutukladılar. Onlardan sizlere selam var. Sizleri çok özlüyorlar. Bu ülkenin gençleri ayağa kalktığında nasıl korkuyu aştıklarını gördüler. Sizinle buluşmak istiyorlar, aranıza dönmek istiyorlar. Biz çok kısa sürede ülke gündemine anneler babalar olarak girdik. Biz aileler birbirimize emanetiz, sokak sokak kanal kanal geziyoruz. Bizi gündem eden medyaya teşekkür ediyoruz. Korkuyu aştık, bakın gözlerimize hiç korkudan eser var mı? İktidara sesleniyoruz, çocuklarımızı serbest bırakın" dendi.
TTB, TBB, TMMOB ile görüştükleri anlatılarak, gençlere seslenildi: "Sizler bizlere, bizler sizlere emanetiz. Sıra arkadaşlarınız sizleri çok özlemiş, sizler de onları özlediniz. Ama neşelerinden hiçbir şey kaybetmediler, bunu bilmenizi istiyorlar. Neşenizi kaybetmeyin."
"DİMDİK ÇOCUKLAR YETİŞTİRDİK"
Bir kadın ise, çocuğunun gözaltı sırasında darp edildiğini anlatarak, "Yarın diyorlar ki, şiddete hayır, KADES'i indirin. Biz nasıl güvenip de polisten, devletten yardım isteyeceğiz? Devletin polisine güvenmek imkansız. Herkese bizi bu günde yanlış bırakmadığınız için teşekkür ederiz" dedi. Bir başka kadın ise "Ben hepinizle gurur duyuyorum. Çocuğumu Saraçhane'ye ben yolladım. Ben bir anneyim, çocuğumu haksızlığa boyun eğmemesi için yetiştirdim. Benim kendi yolladığım çocuk, Vatan Emniyet'e alındı. Bilgi almak istedim, bana bilgi veremeyeceklerini söylediler. Çocuğumu Gayrettepe'ye yolladılar, hiç göremedim. Herkesle onur duyuyorum, ben dimdik duran bir çocuk yetiştirdim" diye konuştu.
BİNLERCE ÖĞRENCİ FESTİVALPARK'TA
Tutuklu sıra arkadaşları için bir araya gelen binlerce öğrenci Festivalpark alanını doldurdu.
Binlerce öğrenci tutuklu sıra arkadaşları için Kadıköy'de!
— Tele1 TV (@tele1comtr) April 8, 2025