İntihar ettiği öne sürülen askerin şüpheli ölümü

Yayın tarihi: 8 Haziran 2020 Pazartesi 2:14 pm - Güncelleme: 8 Haziran 2020 Pazartesi 2:14 pm

Babaeski’de intihar ettiği öne sürülen askerin vücudunda kesik ve morlukların olduğunu belirten ailesi, etkin bir soruşturma talebiyle savcılığa suç duyurusunda bulundu.  Baba Hasan Araz, “Öldürüp, oraya attılar” dedi.

Kırklareli’nin Babaeski ilçesinde bulunan 1’inci Zırhlı Tugay Komutanlığı Hava Savunma Füze Komutanlığı’nda askerlik yapan Araz’ın 12 Mayıs günü hayatını kaybettiği duyurulmuştu.

23 yaşındaki asker Mustafa Araz’ın ölümü, “Aniden rahatsızlandığı için yaşamını kaybetti” şeklinde haberleştirilmişti.

11 Mayıs günü rahatsızlanması üzerine hastaneye kaldırıldığı açıklanan Araz’ın ailesine, çocuklarının intihar ettiği söylendi. Olaya dair başlatılan soruşturma kapsamında ifadesi alınan Araz’ın arkadaşı ve komutanı ise, Araz’ın herhangi bir psikolojik sorunun bulunmadığını ve intihar edecek birisi olmadığı yönünde beyanda bulundu.

‘YÜKSEKTEN ATLAYAN BİR KİŞİNİN SIRT ÜSTÜ KALMASI İMKANSIZ’

Mezopotamya Ajansı’nın haberine göre; Araz ailesinin avukatı Cesim Parlak, intihar iddialarına ilişkin “Ceset, Babaeski Devlet Hastanesi’ne 2 kilometre uzaklıkta metruk bir AVM’nin arka duvarının dibinde bulunuyor. 15 metre yükseklikten atlayarak intihar eden kişinin, duvarın dibine yapışık bir biçimde düşmesi temel fizik kurallarına aykırı. Yine, Mustafa’nın cansız bedeni sırt üstü bulunuyor. Yüksekten atlayan bir kişinin sırt üstü kalması da imkânsız” ifadelerini kullandı.

Söz konusu ifadeler ve ölümdeki şüpheler üzerine Araz’ın Kars Kağızman’da bulunan ailesi harekete geçti. Araz ailesi, olayla ilgili sorumluların ortaya çıkarılması için “kasten öldürme”, “işkence” ve “görevi kötüye kullanma” suçlamaları ile Babaeski Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu.

‘ÖLDÜRDÜLER, GÖTÜRÜP ORAYA KOYDULAR’

Araz’ın öldürülmesine ilişkin konuştuğumuz baba Hasan Araz, otopsi işleminin ardından oğlunun cenazesini gördüğüne işaret ederek, “Biz çocuğu askere sağlam gönderdik, bize cenazesini gönderdiler. Çocuğun hiçbir sıkıntısı yoktu. Akşam bizi aradı, ertesi gün komutanları aradı, hastaneye götürdüklerini söylediler. Hastaneden ulaşamadıklarını söylediler. Ben de aradım ulaşamadım. Ertesi gün bana haber verdiler. Cenazeyi bir binanın arkasında bulduklarını söylediler. Hastaneye uzak, sapa bir yerdeydi.

Şüphemiz; öldürdüler, götürüp oraya koydular. Birileri tarafından öldürülmüş yani. Bileklerinde, ellerinde bağlama izi vardı. Bağlamışlardı. Yüzünün her tarafında morluklar, darp izi vardı. Savcı da öyle yazmış. Kalçasında her tarafından darp izi vardı. Çenesinde derin bir yarık vardı. Yine sırtında aşırı morluklar vardı. Oğlumun, darp ile öldürüldüğünü düşünüyorum. Arkadaşları ile konuştum sıkıntısı olmadığını söylediler” diye konuştu.

AVUKAT PARLAK: YETKİLİLER ÇELİŞKİLİ İFADELER VERİYOR

Araz ailesinin avukatı Cesim Parlak ise, Babaeski Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunduklarını paylaşarak, askeri yetkililerin verdikleri ifadelerde çelişkilerin bulunduğunu söyledi. Av. Parlak, Araz’ın hastaneye kaldırıldığında sadece giriş çıkışının kameralara yansıdığını söyledi. Hastanede yattığı söylendiği ünitede ile öldüğü iddia edilen metruk binaya giderken bir kayıt olmadığını ifade eden Parlak, Araz’ın hastaneye ambulans ile sevk edildiğine dair yazılı hiçbir kaydın olmadığını ifade etti. Dilekçelerinde uzun uzun sorularını ilettiklerini belirten Parlak, Babaeski’nin küçük bir yer olması nedeniyle askeri komutanın etkisinin olayın aydınlatılmasına olumsuz etki etmesi endişesi yaşadıklarını söyledi.

KAMERA KAYITLARI YOK

Babaeski’ye savcıya dilekçeyi sunmak ve görgü tanıkları ile görüşmek için gittiklerinde adım adım askerlerce takip edildiğini belirten Parlak, “Hatta, Tuğgeneral Ercan İlhan, savcı ile yapılan görüşme dahil bir çok yerde bizzat bulunmuş. Bu durum, küçük bir ilçedeki soruşturmanın sağlıklı yapılamayacağı endişesi yaşamamıza neden oluyor. Öte yandan, halen olay yeri çevresi ile ilgili kamera kayıtları alınmamış” diye konuştu.