Gürsel Tekin: 1.5 milyon vatandaş partisinden umudunu kesmiş

Yayın tarihi: 26 Kasım 2019 Salı 7:46 pm - Güncelleme: 26 Kasım 2019 Salı 7:47 pm

CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin, son bir buçuk yıllık süreçte umudunu kesen 1-1.5 milyon vatandaşın partilerinden istifa ettiğini söyledi. Tekin süreci; ‘İktidar partisi kurucularının yarıdan çoğu, partinin çıkardığı ilk Başbakan, ilk Cumhurbaşkanı partisinden istifa etmiş’ diye yorumladı.

Siyasi partilerden sorumlu Yargıtay Savcılığı’nın verilerini aktaran Tekin,” Bütün siyasetçilerin dikkat etmesi gereken bir şeyi bir şeyi söylüyorum. Vatandaşın siyasetten soğuması bizi başka bir noktaya götürür. Neden istifa ediyorsunuz, çünkü siyasete güven kalmamış, siyaset güvensiz bir ortama yol alıyor” uyarısında bulundu.

Siyasi partilerin milletin derdini, çıkarlarını savunmak için Hazineden para yardımı aldığına dikkat çeken Tekin, “Ne yazık ki siyaset özellikle iktidar, uzun süredir yaratmış olduğu basının, medyanın, sivil toplum örgütlerinin sesinin kesilmesine vesile olarak toplumu başka bir noktaya getirdi ve vatandaş siyasetten soğumaya başladı” dedi.

 Medyafaresi.com’dan Hülya Karabağlı’nın haberine göre:  İstifaların yüksek oranda iktidar partisinde olduğunu ifade eden Tekin,” İktidar partisi kurucularının bugün yarıdan çoğu partiden istifa etmiş. Partinin çıkardığı ilk Başbakan, ilk Cumhurbaşkanı partiden istifa etmiş. Partinin çıkardığı 3. Başbakan ve ikinci genel başkan istifa etmiş. Yıllarca bakanlık yapan bakanlar partiden istifa etmiş. İstanbul ve Ankara’nın da içinde olduğu seçilmiş 5 belediye başkanı istifa ettirilmiş” dedi.

Türkiye’de 8.5 milyon insanın aylık 140 dolarla geçindiğini, sefalet sıralamasında dünyanın bütün ülkelerinde Türkiye’nin sondan onuncu sırada olduğunu ifade eden Tekin, Medya Faresi’ne vatandaşın sorunlarına çözüm bulmak zorunda olan siyasetin son tablosuna ilişkin şu değerlendirmelerde bulundu:

 

Gürsel Tekin’den Kılıçdaroğlu’na ‘Saray kapısına giden CHP’li’ çağrısı

“Vatandaş siyasetten soğumaya başladı”

Siyaset çözüm için var olan bir mekanizma, siyasi partiler devletin hazinesinden para alıyorlarsa bunu milletin derdini, çıkarlarını savunmak için kullanacak. Ne yazık ki siyaset özellikle iktidar, uzun süredir yaratmış olduğu basının, medyanın, sivil toplum örgütlerinin sesinin kesilmesine vesile olarak toplumu başka bir noktaya getirdi ve vatandaş siyasetten soğumaya başladı. Şimdi büyük bir işsizlik, yoksulluk ve sefalet var, sefalet sıralamasında dünyanın bütün ülkelerinde Türkiye sonda onuncu sıradayız neredeyse Afrika ülkelerinin altındayız.

“8.5 milyon insan aylık 140 dolarla geçiniyor”

8.5 milyon insan aylık 140 dolarla geçiniyor. 700 bin-800 bir tl ile insanlar geçinmeye çalışıyor. Bu da 140 dolar ediyor. Hayatımızda ilk kez toplu intihar gerçeğiyle karşı karşıyayız. Hatta daha dün pazar parası bulamayan bir babanın dramı ile karşı karşıya kaldık yarın hangi hikayelerle karşı karşıya kalacağımızı da bilmiyoruz.

Geçmiş dönemlerde iyi, kötü bu parlamentoda sadece ekonomik kriz nedenlerinden dolayı vatandaş haklı bir reaksiyon gösterebilirdi çünkü dünyanın her hangi yerinde vergisini ödeyen vatandaş vergisinin nereye harcandığını sorar.

Bu hakkını kullanarak 2001 yılında koalisyon hükümetini yıktılar ama bugün aynı Siteler esnafındaki o vatandaşların durumuna baktığımızda perişanlık yaşanıyor, esnafın yarısı dükkanlarını kapatmış, sadece esnaf kapatmakla kalmamış devlet de kepenk kapatmış. İki tane vergi dairesi vardı, esnaf da vergisini ödeyemediği için dairesinden birini kapatmak zorunda kalmış.

“Erken seçimi telaffuz eden tek vekilim”

İşsizlik, yoksulluk, sefalet, yasaklar, baskı uluslararası arenada pespayelik bütün bu tabloya baktığınızda evet iktidar altında çöküyor. Son 4 aydır da erken seçim cümlesini telaffuz eden tek siyasetçiyim, gerekçelerim de tüm bu saydıklarım. Ne yazık ki bu gerekçeler gittikçe derinleşiyor ve gittikçe de çok büyük çıkmazı giriyor.

Geçtiğimiz hafta Sayın Erdoğan’ın doğduğu, büyüdüğü Kasımpaşa’ya gittim. Çok büyük bir dram ve sorunla karşılaştım esnaf memnun değil, tüketici memnun değil, hiç kimse memnun değil. Bütün bu manzaralar da yavaş, yavaş en tehlikeli bütün siyasetçilerin dikkat etmesi gereken bir şeyi bir şeyi söylüyorum.

Vatandaşın siyasetten soğuması bizi başka bir noktaya götürür. Neye göre diyorsunuz, Partilerden sorumlu Yargıtay savcılığına baktığınızda 1.5 milyona yakın vatandaşımız partilerden istifa ediyorsa bu çok önemlidir.

Normal her vatandaşın partilerine üye olurken herkesin gördüğü bu manzarayı partisinden istifa ederken göremiyorsunuz, buraya niye yasak getiriyorsunuz. Bunu bu yasaktan ziyade 1.5 milyon partilerinden istifa eden vatandaşlar için bir araştırma yaptınız mı? Neden istifa ediyorsunuz çünkü siyasete güven kalmamış, siyaset güvensiz bir ortama yol alıyor.

“1.5 milyon vatandaş partisinden umudunu kesmiş”

Son 1, 1.5 yıldır 1.5 milyon vatandaş partilerinden umudunu kesmiş, bunun en yüksek oranı iktidar partisi. İktidar partisi kurucularının bugün yarıdan çoğu partiden istifa etmiş. Partinin çıkardığı ilk Başbakan, ilk Cumhurbaşkanı partiden istifa etmiş. Partinin çıkardığı 3. Başbakan ve ikinci genel başkan istifa etmiş.

Yıllarca bakanlık yapan bakanlar partiden istifa etmiş. İstanbul ve Ankara’nın da içinde olduğu seçilmiş 5 belediye başkanı istifa ettirilmiş. Başka siyasi partilerde parti başkanı olduğu dönemde iktidar partisini en acımasız eleştiren isimler ise iktidar partisine transfer olmuş.

Daha önce kol kola olduğuyla Ergenekon terör örgütü icat etmiş. Açılım demiş şimdi kol kola olduğu partiyi o gün kandan beslenen ilan etmiş. Şimdi kol kola olduğu parti ile o gün açılım da kol kola olduğu partiyi terörist ilan etmiş.

Ergenekon’u terör ilan ederken kol kola olduğunu şimdi Ergenekoncu dedikleri ile terör ilan etmiş. Kısaca iktidar partisi iktidar da hep koltuk değneği kullanmış. Partinin 18 yıllık tarihi benzer hayretlik hallerle doluyken, iktidar medyası cadı kazanı gibi kaynıyor yayını yapıyor. İktidar tek başına medya hakimiyetinde iktidar.