Mısır Savunma Bakanın Abdülfattah El-Sisi 3 Temmuz 2013’de İslamcı Muhammed Mursi’yi devirerek iktidara el koydu. O tarihten sonra kendi kriterlerine göre yeni anayasa hazırlatan Sisi cumhurbaşkanı oldu ve yapılan tüm seçimleri kazanarak 2034 yılına kadar iktidarda kalmayı garantiledi. Mursi’nin ideolojik müttefiği olan Cumhurbaşkanı Erdoğan Sisi’ye çok kızdı, Rabia işareti yaparak ona söylemediğini bırakmadı ve Mısırlı İslamcılara yani Müslüman Kardeşlere her türlü yardımda bulundu. Ama aynı Erdoğan her nedense dostu ve müttefiği Sudan’ın İslamcı Cumhurbaşkanı Ömer El-Beşir’i 10 Nisan 2019’da deviren Abdülfattah El-Burhan’a hiç kızmadı ve iki kez Ankara’da misafir etti. Sisi ise geçen süre içinde Erdoğan hakkında bir tek sözcük bile kullanmadı. Peki sonra ne oldu. Suudi Veliaht Muhammed Bin Selman ve BAE Başkanı Muhammed Bin Zayid’e de söylemediğini bırakmayan sonra da onların koşullarıyla onlarla barışmak zorunda kalan Erdoğan dostu ve müttefiği Katar Emiri Temim’e ‘Beni Sisi ile barıştır’ dedi ve muradına erdi. 20 Kasım 2022’de Katar’da yapılan Dünya Kupası açılış törenlerine katılan Cumhurbaşkanı Erdoğan orada bulunan Sisi ile tokalaşıp kucaklaştı. Sonrasında Sisi ile barışma çabasını sürdüren Erdoğan Kahire’nin tüm koşullarını kabul ederek 14 Şubat 2024’de yani Sevgililer Günü’de Mısır’a giderek Sisi ile bir araya geldi ve Sisi’nin de Nisan’da Ankara’ya geleceği söylendi. Ancak geçen süre içinde farklı koşullar ileri süren Sisi nihayet Ankara ziyaretinin tarihini açıkladı. Sisi 5 Eylül’de geliyor. Elbette çok havalı bir şekilde karşılanacak ve meydanları Rabia işaretiyle inleten AKP’li milyonların gıkı çıkmayacak hatta Erdoğan- ‘Darbeci’ ve ‘Katil’ Sisi kucaklaşmasını alkışlayacaklar. Erdoğan’ın Bin Selman, Bin Zayid, 9 Mart 2022’de Ankara’ya gelen İsrail Cumhurbaşkanı Hertzog ve 20 Eylül’de NewYork’da Erdoğan’la kucaklaşan Netanyahu’yu alkışladıkları gibi. Şimdi sırada Erdoğan’ın en hafif ifadeyle ‘katil’ dediği Esad kucaklaşması var. Sisi, Bin Zayed, Bin Selman, Herzog ve Netanyahu ile onların koşullarıyla kucaklaşan Erdoğan her nedense Esad kucaklaşmasına kendi koşullarını kabul ettirmeye çalışıyor. Dün yeni seçilen milletvekillerine konuşan Esad kendi tavrını sürdürerek ‘Türkiye işgal altında tuttuğu Suriye topraklarından çekilsin ve teröristlere verdiği desteği sonlandırsın Erdoğan’la bir araya gelir geri kalan tüm sorunları çözeriz” dedi. Bakalım Erdoğan ya da Dışişleri Fidan ya da Savunma Bakanı Güler Esad’ın bu son açıklamasına ne diyecekler? 5 Eylül’e kadar bir gelişme olmazsa büyük olasılıkla Sisi bu konuyu Erdoğan ile görüşecektir. Tabi o zamana kadar bölgede farklı gelişmeler yaşanmazsa. Çünkü ruh hastası katil Netanyahu her an her türlü çılgınlığa kalkışabilir. Umarım Erdoğan bu olası çılgınlıkları Sisi ile konulur ve bölgenin iki önemli ülkesi Türkiye ve Mısır cinayet şebekesi gibi davranan İsrail’i durdurmak için etkin ve hızlı adımlar atarlar. Gerisi zaten teferruat. Örneğin gerçek Sisi ile onun kopyası İmamoğlu’nun olası karşılaşması. Elbette Erdoğan buna izin vermeyecek ama Sisi ‘ İstanbul’u gezmek istiyorum’ derse o zaman buluşma kaçınılmaz olur. Sonuçta İmamoğlu İstanbul’un Belediye Başkanıdır ve seçimleri Sisi olarak kazanmıştı. Hem de Erdoğan’a karşı! ‘Hafıza-i beşer nisyan ile malül’ olabilir ama tarih her şeyi yazar ve ben hiç bir şeyi unutmam!