Dr. Çağlar Ezikoğlu | FETÖ’cüleri kollayan diyalogcular lanete uğrasın!

Yayın tarihi: 3 Ağustos 2020 Pazartesi 12:06 pm - Güncelleme: 4 Ağustos 2020 Salı 11:40 am

Dr. Çağlar Ezikoğlu TELE1 için yazdı…

İsim zikretmek istemiyorum hani birileri zikretmeden bu ülkenin kurucu lideri Mustafa Kemal Atatürk’e lanet okumuş ya. Ama birazdan aşağıya yazacaklarıma herhalde iktidarından muhalefetine toplumun her kesimi katılacaktır eğer içlerinde bir FETÖ sevgisi yoksa. Dolayısıyla bu yazacaklarımı üzerine alınan olacaksa diyecek pek bir şey olmasa gerek.

FETÖ’nün önemli yapılanmalarından birisi ‘Kültürlerarası Diyalog Platformu’du. Bu platformu kuran isim ise, terörist başı Fethullah Gülen’in en yakınındaki isimlerden birisi olan Suat Yıldırım olup platformun en büyük destekçisi , FETÖ’nün yine en önemli organlarından birisi olan Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı’ydı.

Şimdi size Takvim Gazetesi’nin 6 Ocak 2014 tarihli (17-25 Aralık’tan sonra) haberini paylaşmak isterim;

https://www.takvim.com.tr/guncel/2014/01/06/cemaatten-yahudiler-icin-anma-toreni .

Ocak 2014 tarihli bu haberde Kültürlerarası Diyalog Platformu’nun Yahudiler için yaptığı bir faaliyetten bahsedilerek FETÖ destekli bu platformun yöneticilerinin kimler olduğu haberin en altında yazıyor. Böylesi bir terörist örgütün desteklediği oluşumda üyelik yapan her kim var ise, lanete uğrasın!

Yukarıda bahsetmiştik ya; Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı. Bu vakfın 2013 yılında Roma ve Vatikan’da düzenlemiş olduğu Dinler Arası Diyalog toplantıları vardı. Bu toplantılara katılıp, FETÖ elebaşlarından Suat Yıldırım ile poz veren her kim varsa

(https://www.cumhuriyet.com.tr/yazarlar/baris-terkoglu/erdoganin-selamini-tasiyan-baskan-1127872), lanete uğrasın!

Tarihler 23-24 Mayıs 2014’ü gösteriyor. Yani 17-25 Aralık’tan sonra. Sakarya Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nde Medya ve Kur’an konulu bir sempozyum. Sempozyumun ev sahibi yine FETÖ firarisi elebaşlarından Davut Aydüz ve katılımcılardan bazıları FETÖ üyeleri ki yine başlarında Suat Yıldırım var (https://dergipark.org.tr/en/download/article-file/14751) Bu toplantının FETÖ militanlarınca yapıldığını bilmesine rağmen Diyanet adına bu toplantıya katılan her kim varsa, lanete uğrasın!

Gelelim 15 Temmuz darbe girişiminin baş aktörü Adil Öksüz’e. Hepiniz biliyorsunuz kamuoyunda en çok tartışılan konu Öksüz’ün tez jürisinde yer alan isimler. Oraya girmeyeceğim zira akademinin normal prosedürleri içerisinde çok da şaşırılası bir durum değil bu. Ama daha ilginci veya sorgulanmayan hususa değinmek de yarar var. Adil Öksüz Sakarya Üniversitesi’ne Suat Yıldırım referansı ile girmiş ve bu sayede kadro kazanmıştı. Peki ya sonra? Gelin şöyle bir haberlere bakalım 15 Temmuz’dan sonrasına (https://t24.com.tr/haber/52-kere-yurt-disina-cikan-adil-oksuz-universitenin-dikkatini-nasil-cekmedi,380731).

TBMM 15 Temmuz Darbe Girişimini Araştırma Komisyonu, ‘FETÖ’nün bir numaralı ismi olarak gösterilen Sakarya Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Yardımcı Doçent Adil Öksüz hakkında istediği bilgilere ulaştı. Sakarya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Muzaffer Elmas bu konuda ayrıntılı bilgiler verdi. Rektör, İlahiyat Fakültesi Yrd. Doç. Adil Öksüz’ün ‘FETÖ’den yurt dışına kaçan eski dekan Suat Yıldırım zamanında 1994 yılında alındığını söyledi. Bu yapının üniversitede 1994, 2001 ve 2010 yıllarında ‘yükseldiğine’ dikkat çeken rektör, “Göreve başladığım 2011 yılından itibaren eleman alımı, atama yükseltme, yönetici yapma gibi gelişme alanları önlenmiştir” açıklaması yaptı. Rektör Muzaffer Elmas, Öksüz’ün kaç kez yurt dışına çıktığına ilişkin emniyetten aldıkları bilgileri de komisyona bildirdi.

Adil Öksüz’ün son 15 yılda yani 2002’de bu yana 52 kez yurt dışına çıktığına dikkat çeken rektör, “15 yılda yapılan 52 gidişin 4 tanesi yurt dışı izni diğerleri bilgimiz dışında olup kaçak gidişlerdir. Bunların çoğu yurt içi izni bayram tatili hafta sonu ve eğitimin olmadığı zamanlardır” dedi.  Elmas, “Göreve başladığım 2011 yılından bu yana 6 yıl içinde izinsiz olarak gittiği 19 yurt dışının 8 tanesi yurt içi yıllık izinle, 5 tanesi bayram ve yılbaşı tatilinde 2 tanesi hafta sonu 2 tanesi de Perşembe Pazar günleri 2 tanesi de eğitimin olmadığı zamanlardır.

Şimdi biraz matematik yapalım; Öksüz 15 yılda büyük çoğunluğu izin almadan 52 kez yurtdışına gitmiş ve Rektör’ün ifadesine göre 2011’den sonra bu ziyaretlerin sayısı 19. Yani 2002 ile 2011 arasında 52-19=33 kez izinsiz yurtdışı ziyareti var.

Rektör özellikle kendisinin göreve geldiği 2011’den sonra bu ziyaretlerin nispeten azaldığını veya haftasonu-bayram tatillerine denk getirildiğini söylüyor. Dolayısıyla 2011 öncesinde bir zafiyet vurgusu var. O zaman da şunu demek gerekmiyor mu 2002-2011 yılları arasında Sakarya Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’ni kim yönetiyordu? Bir öğretim üyesinin fakülte içerisindeki en büyük amiri kimdir?

Dekan. FETÖ elebaşlarından Adil Öksüz’ün yurtdışına izinsiz çıkışları esnasında yani 2002-2011 yılları arasında Sakarya Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekan ve Dekan Yardımcılığı görevlerinde bulunup bu çıkışları denetleyemeyen veya engelleyemeyen her kim varsa, lanete uğrasın!

Bütün bu yazdıklarım açık kaynaklarla zaten belgelenmiş durumlar. Yukarıda da bahsettiğim gibi herhalde içinde hala FETÖ sevgisi yoksa bu yazdıklarıma bütün Türkiye Cumhuriyeti yurttaşları katılacak ve benimle birlikte lanetleyecektir. Tabi içinde FETÖ sevgisi olan onları hala korumak-kollamak isteyen hatta bu terör elebaşlarını kutsayanlar da var, biliyoruz. Ama unutmasınlar ki, bu ülkenin yurtseverlerinin, Cumhuriyetçilerinin de kutsalı bu laik Cumhuriyetin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’tür. Onu lanetlemeye kalkanlar her zaman bu cumhuriyeti benimseyen yurttaşlardan gerekli cevabı alacaktır, kimsenin şüphesi olmasın!