En büyük iki mes'elemiz son günlerde unutturulmak gaye ve hedefiyle sözde mes’eleler icat ve beyan edilmektedir. Güya dükkanlar kapalıymış güya bir aya gidememişiz güya halk borçla yaşıyormuş. Esasta bunlar kripto, ateist, dinsiz, purperest, din ve ahlak ve vatan düşmanı komünizma ideologlarının sahip ve temsil olup hepsi mücerrettir. Ve işin esası nedir?
Biz komünizmaya sahip kör cahiller gibi fikir beyanı ve mücerret iddialar sürmeyiz. Biz her zaman ilmi ve felsefi metotlarla hareket ederiz. Ayrıca biz şunu hiçbir zaman unutmayız. Biz Pamir’de at koşturan, Turan’da at sulayan, Viyana’da at şahlandıran bir neslin torunlarıyız. Buradan hareketle yola çıkıp şunu deriz ki, biz 17. asır alim ve feylesoflarından Cenubu efendinin işaret buyurduğu gibi vatanın ve insanlığın iki büyük düşmanı vardır. Bunlardan biri aşırı cereyan olup adı komünizmadır. Bu en büyük mes’ele ve tehlikedir. Bir dakika bile uyumak caiz değildir. Çünkü en büyük tehlike komünizmadır.
Amma velakin, komünizmadan daha büyük ve dahi en büyüğün daha büyüğü, gözle görülmez ve elle tutulmaz, avuca alınmaz, yenmez, içilmez abuk sabuk bir cereyan olup, bu cereyan eşcinselliktir.
Şimdi sualimiz şu. Bu cereyan nerden geldi... Zira neden derseniz bizim halkımız çalışkan bir halktır. Çalışmaktan baş edip eşcinsellik yapamaz. Lakin, Batılı putperest, laik dinsizler bizim halkımızı bozmak için eşcinsellik virüsünü kanımıza akıttılar.
Bir zamanlar muzur medeniyet için başımızla uğraştılar. Fesi kaldırıp şapkayı icat ettiler. Şimdi de mabadımızla meşgul oluyorlar.
Bizim mabadımız yol geçen hanı mı... Herkesin bu handa gecelemesi şart mı. Kim çıkardı, nerde çıkardı. Soğuk havalarda örtünmeyip de ne yapacağız. Açıkta mı kalsın mabadımız. Biz halkımızı eşcinselliğe karşı korur ve mabadımızın yol geçen hanı olmasını önleriz.
En büyük mes’elemiz budur.