Erdoğan’ın hedef aldığı TMMOB: Cumhurbaşkanının demokrasiyle bağı kalmamıştır

Yayın tarihi: 6 Mayıs 2020 Çarşamba 8:27 am - Güncelleme: 6 Mayıs 2020 Çarşamba 7:30 pm

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz, AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın meslek örgütlerinin seçim sisteminin değişmesi yönündeki açıklamalarına yanıt verdi.

AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın meslek odalarının seçim yönteminin değiştirilmesi gerektiği açıklamasına TMMOB Başkanı Koramaz’dan yanıt geldi. Koramaz, “Devletin tüm olanaklarını kullanarak işleyemez hale getirmek, gerekirse kayyumlar eliyle o makamları işgal etmek, AKP’nin yönetme biçimi haline gelmiştir. Cumhurbaşkanı, baskı ve zor yoluyla sindiremediği meslek örgütlerini, ‘yasal düzenleme’ yoluyla işlevsizleştirmek ve kontrol etmek istemektedir.” dedi.

‘Erdoğan’ın planının arkasında Metin Feyzioğlu var’

TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın meslek örgütlerinin seçim sisteminin değişmesi yönündeki açıklamalarına yanıt verdi.

Erdoğan’dan Baro ve Tabip odalarına seçim müdahalesi

Koramaz, meslek örgütlerinin demokratik seçimlerle kazanamayan iktidarın kayyumlarla buraları yönetmek istediğini öne sürerek, “Devletin tüm olanaklarını kullanarak işleyemez hale getirmek, gerekirse kayyumlar eliyle o makamları işgal etmek, AKP’nin yönetme biçimi haline gelmiştir. Cumhurbaşkanı, baskı ve zor yoluyla sindiremediği meslek örgütlerini, ‘yasal düzenleme’ yoluyla işlevsizleştirmek ve kontrol etmek istemektedir” ifadelerini kullandı.

‘BU SEFER DE İNSAN HAKLARINI SAVUNDUĞUMUZ İÇİN BİZİ TEHDİT EDİYOR’

Koramaz, Erdoğan’ın meslek örgütlerine tahammül edemediğini belirterek, şu görüşlere yer verdi:

Erdoğan’ın ‘dolar arşivi’ni açtı!

“İktidara geldiği günden bu yana kamu kurumu niteliğindeki emek ve meslek örgütlerine tahammülsüzlüğünü gizlemeyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, yıllardan beri çeşitli gerekçelerle kurumlarımızı hedef almayı bir alışkanlık haline getirdi.

Daha önceki yıllarda özelleştirme uygulamalarına karşı çıktığımız, kentsel mekanlarımızı koruduğumuz, barışı savunduğumuz için kurumlarımızı hedef alan Cumhurbaşkanı, bu sefer de insan haklarını ve laikliği savunduğumuz için bizi tehdit ediyor.

Gençler ‘gelecek biziz gidecek sizsiniz’ dedi Erdoğan tutuştu sabah 04.00’de paylaşım yaptı

Her şeyden önce şunun altını çizmek isteriz ki, Cumhurbaşkanı’nın meslek örgütlerini hedef alan açıklamaları, antidemokratik ve otoriter bakış açısının yansımasıdır. Kendisi dışında hiçbir görüş ve anlayışa tahammülü olmayan, kendi fikirlerini anayasadan ve hukuktan üstün gören bu anlayışın demokrasiyle bağdaşması mümkün değildir. Zaten uzun zamandan bu yana, Cumhurbaşkanının söylem ve pratiklerinin demokrasiyle bağı kalmamıştır.

‘MESLEK ÖRGÜTLERİNİN YÖNETİMLERİNİN NASIL OLUŞACAĞI YASADA AÇIK’

Meslek örgütlerinin yönetimlerinin nasıl oluşacağı kendi yasalarında açık biçimde düzenlenmiştir. Her üyemiz, bu seçim süreçlerinde yer alarak birlik politikalarının ve yönetim kurullarının belirlenmesinde söz sahibi oluyor. Herkesin özgürce katıldığı demokratik seçimlerle de yönetim kurulları belirleniyor. Üyeler nezdinde hiçbir inandırıcılığı olmadığı için genel kurullar sürecinde başarı kazanamayanlar, yukardan aşağı operasyonlarla ilerici meslek örgütlerine müdahale etmeye çalışıyorlar.

‘Erdoğan’ın ‘Medya virüsü’ sözü emir telakki edildi’

“Bizlere nasıl saldırırlarsa saldırsınlar, savunduğumuz değerlerden geri adım atmayacağız. İftiralarla örgütlerimizin yıpratılmak istenmesine, ilerici ve toplumcu değerlerimizin ortadan kaldırılmak istenmesi izin vermeyeceğiz! AKP’nin demokrasiyi, hukuku ve kamusal varlığımızı çiğnemesine izin vermeyeceğiz. ‘Tek adam, tek parti’ anlayışına karşı, halkın çıkarlarını korumaya, demokrasiyi, özgürlükleri, çoğulculuğu savunmaya devam edeceğiz.”

‘Erdoğan ve sözcüsü 2 günde birbirini yalanladı’

ERDOĞAN ANKARA BAROSU’NU HATIRLATMIŞTI

Erdoğan “Ankara Barosu’nun ve aynı zihniyetteki yapıların Diyanet İşleri Başkanı ile onun şahsında İslam’a yönelik fütursuz saldırılarına şahit olunduğunu” belirtmiş ve şunları söylemişti:

“Sadece bu örnek dahi meslek kuruluşlarının seçim yöntemiyle ilgili düzenlemenin aciliyetini ve ehemmiyetini göstermiştir. Daha önceki yıllarda bu konuda bir hazırlık yapmış ve belirli bir seviyeye getirmiştik. Bu çalışmayı derhal yeniden ele almalı varsa eksiklerini tamamlayıp en kısa sürede Meclisin takdirine sunmalıyız. Aynı şekilde yargı reformu strateji belgemizde yer alan taahhütlerimizden henüz kanunlaşmamış olanlarla ilgili hazırlıkları da hızlandırmalıyız.”