AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın başkanlığını yaptığı, emekli amirallerin yayımladığı bildiriye ilişkin değerlendirme toplantısı sona erdi. Toplantı 2 saat 10 dakika sürdü.
Erdoğan'ın açıklamaları şu şekilde:
"Bir gece yarısı gerçekleştirilen bu eylem kesinlikle art niyetli bir girişimdir. Emekli amirallerin vazifesi 104 tanesi bir araya gelerek darba imaları içeren bildirilen içerikler yayımlamak değildir. Geçmişi darbelerle dolu ülkede, bir gece yarısı 104 emekli amiralin böyle bir girişimde bulunması kabul edilemez. Bunun adına ifade özgürlüğü diyemeyiz. Biz bildiri yayımlanır yayımlanmaz tüm siyasetçilerin karşı duruş sergilerini beklerdik. Hatta bütün siyasetçilerden karşı duruş bekledik.
28 Şubat'ta ülkenin yönetimine bu şekilde saldırdılar. Bu tarz girişimlere karşı sert bir şekilde yanıt verdiğimiz için devamını getiremediler. Ana muhalefet tutum almalı.
Bildiriyi dikkate alıp, gereken her tedbiri uygulama kararlılığımızı ortaya koyuyoruz. Siyasi istismar haline getirenlerle de sandıkta hesaplaşacağız. Bildiride iki iddia ortaya atıldı. Birincisi Montrö. Diğeri de sosyal medyadaki görüntülerdir. Montrö Sözleşmesi dönemin şartlarında önemli bir kazanımdır. Bu sözleşmeyle ilgili akademi dünyasında, medyada, askeri cenahta pek çok görüş ortaya konmuştur. Sözleşme tüm yönleriyle tartışılıyor.
Bildirideki amaç Montrö tartışmasına katkı sunmaksa bunun yolu bildiri yayınlamak değil. Kanal İstanbul ile Montrö arasındaki bağ temelden yanlıştır. Biz şimdi İstanbul Boğazı'nda egemen değiliz. Montrö'den çıkmak gibi bir çalışmamız yok. Ama her sözleşmeyi gözden geçirmekten de çekinmeyiz.
Biz geçmişte cübbeliyle seçilmiş hükümete karşı düzenlenen rektörlere karşı çıkmıştık. Cübbeleriyle siyasileri hedef alanları da eleştirmiştik. TSK'nın disiplin anlayışıyla bağdaşmayan fotoğrafı veren askere olumlu bakmadık, bakmayız. Söz konusu görüntünün yayınlandığı gün TSK içerisinde idari soruşturma başlatıldı. Bu görüntünün bildiri bahanesi olarak kullanılmasını art niyetli olarak görüyoruz.
İmza atan 104 kişi arasında CHP üyesi biri de var. Eşi, yakınları... Hepsini yakında medyada göreceksiniz."