Ekrem İmamoğlu: Öfkeli değil üzgünüm

Yayın tarihi: 3 Şubat 2023 Cuma 6:17 am - Güncelleme: 3 Şubat 2023 Cuma 6:17 am

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, “Soruşturmaların sayısını kaçırdım. Dört yıldır her gün cenk ediyoruz. Yargı iktidar silahına dönüştü. Bilek güreşinin bitmesine az kaldı” ifadelerini kullandı. İmamoğlu kendisi hakkında başlatılan soruşturmalar için de “Öfkeli değil ama üzgünüm. Yaşananlara karşı gereken refleksi göstermezsek demokrasiye, özgürlüklere kalıcı zarar verebilir. ” dedi.

Son günlerde hakkında soruşturmalar ve siyasi yasakla gündemde olan Ekrem İmamoğlu Cumhuriyet gazetesini ziyaret etti. İmamoğlu ziyarette İstanbul’da yürüttüğü çalışmaları, karşısına çıkan engelleri ve yaklaşan seçim sürecine ilişkin açıklamalar yaptı.

İETT’nin başındaki isim değişiyor

Ekrem İmamoğlu açıklamalarında şunları söyledi:

6’lı masa Türkiye Cumhuriyeti’nin, demokrasi tarihinin en büyük sorumluluğunu üstlendi. Masanın çok kritik bir döneme girdiği de aşikâr. Ben de partimle, genel başkanımla beraber, “Masa için ne yapabiliriz” diye emek sarf ediyorum.

– Hafta başında genel merkezde birkaç toplantıya katıldım. Seçim sürecinin nasıl yönetileceği konusunda kişisel deneyimimizi masaya aktarmak için girişimlerimiz sürüyor. İstanbul’da seçim deneyimi de yaşadık. Dolayısıyla A’dan Z’ye, sandık güvenliğinden birçok noktaya kadar hangi katkıyı sunabileceğimize ilişkin girişimlerimiz sürüyor.

“DEMOKRATİK BİR MASADIR”

– Partimize sunacağımız katkı aynı zamanda 6’lı masaya da bir katkı anlamına geliyor. Süreci takip ediyoruz. 6’lı masa demokratik bir masadır. Ancak bazı konuların ve bazı sorunların çözüme kavuştuğu, en doğru, en nitelikli biçimde seçime gideceğimiz bir yolculuğun tasarlanması şart.

– Seçim için 14 Mayıs tarihi konuşuluyor ancak henüz resmi bir karar yok. Sayın Cumhurbaşkanı “Haziran” da diyebilir. En azından yaklaşık olarak ifade edilen tarihe göre kendimizi planlamamız lazım

“HER GÜN CENK EDİYORUZ”

– 6 Mayıs bir demokrasi zaferidir. Söke söke iki kez aldık İstanbul seçimlerini. Büyük bir kararlılıkla dört yıla yakındır mücadeleye devam ediyoruz. Her gün cenk ediyoruz. Kamu görevlilerinden tutun da devletin herhangi biriminin gösterdiği engellemeler anlatmakla bitmez.

– Terör soruşturmasıymış, özel masalarmış… 7-8 sene öncesindeki dosyalardan dava üretmeye çalışıyorlar. Büyükçekmece’de, Çağlayan’da, Anadolu Adliyesi’nde… Soruşturmaların sayısını kaçırdım. Artık halk diliyle zıvanadan çıktılar. Ne yapacaklarını tahmin bile edemiyorum.

İmamoğlu: Kendini milletin üstünde gören hiçbir odağa boyun eğmeyeceğiz

“BU BİR TEHDİTTİR”

– Bugünün iktidarı İstanbul’a müdahale etme cesareti gösterdi. Bu, ne kadar antidemokratik bir zihniyete sahip olduklarının kanıtıdır. Ellerinden gelse kendilerine mal ettiklerini düşündükleri makamları almak için her şeyi yaparlar. Dolayısıyla bu bir tehdittir.

– Hakkımdaki soruşturmalarla verilen ya da verilmek istenen zarar, Ekrem İmamoğlu’na değil milletin iradesinedir. Öfkeli değil ama üzgünüm. Yaşananlara karşı gereken refleksi göstermezsek demokrasiye, özgürlüklere kalıcı zarar verebilir.

MUHTARLARIN ZİYARETİNE ENGELLEME

İstanbul’daki muhtarlar dün İmamoğlu’na destek ziyaretinde bulunacaktı. Saat 14.00’te Saraçhane’de yapılması planlanan görüşmeye “kaymakamlık engeli” çıktı. Muhtarlara kaymakamlıklar tarafından gönderilen resmi yazıyla buluşmayla aynı saate katılımının “zorunlu” olduğu bir toplantı düzenleneceği bildirildi. Muhtarların ziyareti ileri bir tarihe ertelendi.

BİTMESİNE AZ KALDI

– Son yargı kararıyla birlikte, siyaset yapmamızın engellenmesi girişimi var. Tabii ki Diyarbakır’daki, Mardin’deki kayyuma da karşıyım. Karşı olduğumu da ilk defa burada dile getirmiyorum.

– Dokuz senedir kamu görevi yapıyorum bir şey bulamayıp saçlarını başlarını yolan, çıldıranları görmek beni mutlu ediyor. Bunları sadece İstanbul’da değil her yerde anlatacağım.

– Biz çok umutluyuz. İstanbul’da milletin iradesine karşı yapılan müdahaleyi, milletimize anlatmak, hukuksuzluğu, adaletsizliği ifade etmek ve olanlara karşı dik duruş sergilediğimizi göstermek için şehirlerimizi ziyaret ediyorum. 10 binlerce insanın yanıma geldiğini, 10 yaşındaki bir çocuğun “Yanındayız” dediğini ya da 90 yaşındaki bir ninenin veya amcanın “Korkma, arkandayız” dediğini görüyorsam nasıl umutsuz olayım?

“YARGI SILAHA DÖNÜŞTÜ”

– Üzüntü duyuyorum ancak sonrasında o kadar güçlü, kararlı ve motive bir biçimde karşı koyuşu içimde hissediyorum ki tarif edemem. Türkiye’de ilk defa bir seçim iptal edilmedi ancak bu İstanbul, 16 milyonluk bir şehir. Dünya’daki birkaç kentten biri. Kentin kadim kültürüne baktığımızda da bir örneği yok.

Yargının iktidar silahına dönüştü. Belli tavırlar takınanlar oluyor biz de onlara en sert şekilde cevap vermeye çalışıyoruz. Bakalım, bilek güreşinin bitmesine az kaldı.

 SON 15 YILDA YAPILANDAN FAZLA İŞ YAPTIK

– Öğrenci yurdu kapasitemiz 6 bin yatağa doğru gidiyor. Beni görüp “Sayenizde İstanbul’da öğrenci yurdunuzdayım” diye sarılan genç kızlar var. Bir de İstanbul’da üniversite kazanıp maddi imkânsızlıklar nedeniyle kayıt yaptıramayan öğrenciler var.

– Gençler, seyahatlerimde bana gelip “Başkanım ben altından kalkamam diye İstanbulu tercih etmedim” diyor. En mağdur olanlar ise kız çocukları. Bunların hepsi, tüm bu barınma sorunları iktidarın bir dokunuşuyla çözülebilir.

– Bir de tarikat yurtları var. İBB olarak binayı biz yapmışız, vermişiz. Kira bile almıyoruz, alıyorsak da komik bir kira alıyoruz. Usulsüz tahsisler yapılmış. İade sürecini başlattık. Bir kısmına İçişleri Bakanlığı el koydu, soruşturma dosyalarında.

– Devletin imkânlarının, parasının, bereketinin, bolluğunun ispatını biz yaşıyoruz. Övünüyorum ancak kendi adıma övünmüyorum. İstanbullular adına, çalışma arkadaşlarımın adına övünüyorum. İBB’nin son 10-15 yılına bakılsın, böyle bir kamusal fayda içeren bu kadar iş yapılmış mı yapılmamış mı? Üstelik böyle bir dönemde, engelemeye rağmen.

Ekrem İmamoğlu’nu ziyaret etmek isteyen muhtarlara kaymakamlıklar engel oldu!