Birkaç dakika sonra A Milli Kadın Voleybol Takımımız, Sırbistan’a karşı Avrupa Şampiyonluğu final maçına çıkacak.
Filenin yıldızı Ebrar Karakurt üç gündür en zorlu maçlarından birini de maalesef kendi ülkesindeki bir grup saldırgana karşı veriyor.
Ebrar’ın milli ve manevi değerlere aykırı söylem ve eylem içinde olduğu iddiasıyla ağızlarından tükürük ve beddua saçarak bağırıyorlar.
Yalanlarla ve iftiralarla sosyal medyada linç edenler, milli takımdan atılmasını isteyenler, beddua edenler, Cumhurbaşkanını göreve çağıranlar, yalandan bir Abdülhamit hassasiyeti kasanlar, milli takımın rakibi Sırbistan’ın kazanması için dua edenler…
Ebrar’ın videosuyla akşamki maçı duyuran federasyona saldıranlar, Taksim meydanında maçın izleneceği dev ekranı valilik kararıyla yasaklayanlar…
Yine sistematik, yine organize, yine mağdur edebiyatına sığınarak, yine saldırganca, yine ‘milli’ ve ‘manevi’ değerler kalkan yapılarak…
***
Çoğunlukla bilim insanları, hakikatperverler gerçeği bir kez söyleyip susarken; cahiller ve kötü niyetliler aynı yalanı ısrarla tekrar ederler. Gerçek sakindir, sadedir ama yalan ısrarcıdır, gösterişlidir. Peki gerçekte ne olmuştu? Bu, her gün ‘milli’, ‘yerli’, ‘manevi’ nutku atan kitle, milli takımın yenilmesini isteyecek kadar neden çıldırmıştı?
27 Ağustos günü Türkiye, Belçika’yı 3-1 mağlup etmişti. Abdülhamid Denge isimli bir kullanıcı Ebrar’a Twitter’dan şunu yazmıştı: Müslüman Türk Milleti olarak sana tahammül etmeye devam ediyoruz… (Yazım hataları Denge’ye ait)
Ebrar ona yanıt olarak “Boş yapma Abdülhamid” demişti.
Milli Takım, İtalya’yı yenip yarı finale çıkınca Ebrar üzerinde “Boş yapma Abdülhamid” yazan bir pankartla poz verdi.
Bu pankartta bahsedilen kişi, milli voleybolcumuza karşı sanal zorbalık yapan, onun kişiliğine ve yönelimlerine saldıran Abdülhamid Denge idi. IQ’su 70’in altında birine anlatır gibi anlatıyorum, farkındayım; kusuruma bakmayın.
Önce bu pankarttakinin Sultan Abdülhamit olduğunu ileri sürüp profesyonel mağduriyetlerini sergilediler, yalanlarını yayıp saldırıya geçtiler.
Ebrar, IQ’su 70’in altında birine anlatır gibi bahsi geçen Abdülhamid’in kim olduğuna açıklık getirdi ama nafile. Ayrıca Sultan Abdülhamid bir insandır; kutsal değildir ve eleştirilebilirdir.
***
Sistematik, organize ve hemen hepsinin aynı kelimeleri kullanarak yürüttükleri saldırı hâlâ sürüyor.
Bir sporcunun moral ve motivasyonuymuş, milli takımımız final maçına çıkacakmış, ülkemize Avrupa Kupası getirecekmiş; umurlarında değil.
Daha önce filenin yıldızları kadın voleybolcularımızın şort boylarına, tavırlarına yönelik aşağılayıcı ifadeler kullananları da unutmayalım.
Ebrar, Elidor’un reklamında oynadığında da onu hedefe koyan aynı kitleydi. Marka kararlı bir duruş sergilemiş ve geri adım atmamıştı. Markayı boykot çağrıları yapmışlardı ama hesapları tutmamıştı.
***
Çıkıp da kimse “Ama… Bilmem ne…” diyemez. Bunun bahanesi yok. Ebrar’a yapılan saldırı organize kadın düşmanlığının bir tezahürüdür. Konu sadece Ebrar, Ebrar’ın kişiliği ve cinsel yönelimi değildir.
Ebrar kendinden ödün vermeyen kararlı duruşuyla ve başarılarıyla kadın düşmanı bu kitleyi çıldırtmıştır.
Onlar, Ebrar’ı kolay lokma zannedip saldırıyorlar ama bu memleket, Ebrar’ı size yedirtmeyecek.
Size çok sarı öküz kaptırıldı; bu kez Ebrar’ı hepinizden esirgeyeceğiz.
Bir kişinin kime âşık olduğu ve bedenini kiminle paylaştığı beni ilgilendirmiyor. Sizi de ilgilendirmesin.
Tüm sülaleyi badeci şeyhin altına yatıranlar, kendi de gönüllü yatanlar; çocukların ırzına geçilirken sessiz kalanlar; şiddet gören, canından olan kadınlar için kılını kıpırdatmayanlar ahlak ve manevi değer palavrası sıkıyorlar.
Konu sadece Ebrar değil. Konu sadece cinsel yönelimler değil. Konu: Kadına tahammülsüzlük! Konu: Güdemedikleri kadınları yok etmek! Konu: Kendi faşizmlerini büyütmek için kurban istemeleri.
Ebrar’ı size vermeyeceğiz!
UNUTMA: MERDAN YANARDAĞ 70 GÜNDÜR TUTUKLU.