Heybeliada Sanatoryumu’nun Diyanet’e tahsisinin mahkeme tarafından durdurulması çare olmadı. Diyanet’in Heybeliada ısrarı devam ederken mahkeme sürecinde sehven dava dışı bırakılan alan İstanbul Müftülüğüne tahsis edildi. Alan için tahliye işlemi yapılırken Ada sakinleri yaşananlara TELE1 aracılığıyla tepki gösterdi. Müftülüğe bırakılan alanda işletmesi bulunan Yasin Mercan, “Müftülük burada ne yapacak?” dedi.

Pandemi sürecinde tartışmaların odağında olan Heybeliada Sanatoryumu’nun  Diyanet İşleri Başkanlığı’na devri büyük tartışma yaratmıştı. Meslek örgütlerinin açtığı dava 2022 yılında sonuçlanmış ve sanatoryumun olduğu alanın Diyanet İşeri Başkanlığı’na devri mahkeme kararıyla iptal edilmişti. Sanatoryum’un Diyanet işleri başkanlığına tahsisi işleminin kesin olarak iptal edilmesi sürecinde sehven dava kapsamında bırakılan Çamlimanı Koyu’nun bir bölümü hukuki boşluktan yararlanılarak İstanbul Müftülüğü’ne tahsis edildi.

Tahsisin yapıldığı plaj işletmecisinin bölgeyi boşaltması için gönderilen yazı üzerine ortaya çıktı. Adalar Kaymakamı’ndan işletmeciye gönderilen tebligatta hazineye ait alanın Diyanet İşleri Başkanlığı’na plajın da İstanbul Müftülüğü’ne tahsis edildiği belirtildi. İşletmeciden alana kurulu yapıyı boşaltması istendi.

Heybeliada’da aqua park bitti tartışma büyüdü! ‘Verilen sözler tutulmadı’

“DİYANET BURAYA KAFAYI TAKMIŞ DURUMDA”

Alanı boşaltması istenen işletmeci Yasin Mercan, 11 yıldır bu alanı işlettiğini vergisini ödediğini belirterek, “11 senedir burayı işletiyorum. 11 senedir Milli Emlak’a işgaliyemi ödüyorum. Vergi levham var, elektriğim, suyum var, yapı kayıt belgem var. Bunun üzerine bu işletmeyi yapıyorum. Ama 2 senedir müftülük, diyanet ve ada kaymakamlığı buraya kafayı takmış durumda. Müftülük burada ne yapabilir? Ada halkının yıllardır gelip denize girdiği yer. Müftülük burada ne yapacak?” dedi.

“BİR KESİME BIRAKILMASINA KARŞIYIZ”

Adalar Belediye Başkanı Ali Ercan Akpolat TELE1’e yaptığı açıklamada alınan karara tepki gösterdi. Akpolat, alanın yeniden tahsisini isteyeceklerini belirterek,  “Bu alanın sadece bir kesimin kullanımına bırakılmasına tamamen karşıyız. bu alanın en doğru şekilde adada yaşayan halkın İstanbul’dan gelen hemşerilerimizin kamu hizmetlerinde en doğru şekilde kullanılması için buranın tahsisini tekrar isteyeceğiz” ifadelerini kullandı.

ADA SAKİNLERİ DE KARARA TEKİ GÖSTERDİ

Ada sakini Habibe San, kıyı işgaline dikkat çekerek, “Dört tarafımız denizlerle çevrili ama biz ücretsiz olarak kıyılardan yararlanamıyoruz” diye konuştu.

‘Gidecek başka yerimiz yok’ diyen bir başka ada sakini Berivan Banudinç, “Adalı olarak buralar adalıların olması gerekiyor. Burada başka planların yapılmasını istemiyoruz. Bizim gidecek başka yerimiz yok. Çam limanı bizim için vazgeçilmez bir yerdir” ifadelerini kullandı.

“HUKUK DIŞI”

Kararın hukuk dışı olduğunu belirten ada sakini Orhan Sililer, “Bu tahsis sürecinde bir parsele ait dava sonuçlandırılmadı diye bunu fırsat bilip oldu bitti ile bugün değilse yarın yarın değilse öbür gün mutlaka geri dönecek bir işlemle buralar adalarla ilgisiz, adalılara burayı kapayan bir biçimde bir başka kuruma devredilmeye çalışılıyor. Biz bu kararı hukuk dışı buluyoruz yasa dışı buluyoruz. Türkiye’nin imzacı olduğu tüm sözleşmelere, anayasaya, kıyı kanununa da aykırı bir işlem olarak görüyoruz” dedi.